"alakalı değil" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليس بشأن
        
    • ليس حول
        
    • الأمر لا يتعلق
        
    • ليس عن
        
    • ليس متعلق
        
    • ليس متعلقاً
        
    • ليس بخصوص
        
    • لا تتعلق
        
    • وليس عن
        
    • لا يتعلّق
        
    • لايتعلق
        
    • لا يتعلق الأمر
        
    • ليس بشأني
        
    • المسأله ليست
        
    • إنه لا يتعلق
        
    Yalnızca güçle alakalı değil duruma göre uygun servisi kullanman lazım. Open Subtitles الامر ليس بشأن القوة فحسب, عليك ان تختار الشكل المناسب للموقف
    Bu benim ne istediğimle alakalı değil! Ailemin nasıl olduğunu biliyorsun! Open Subtitles انه ليس حول ما اريده انا انت تعلم والدي من يكونون
    Tam olarak bilmekle alakalı değil. Open Subtitles إنَّ الأمر لا يتعلق بالمعرفة ولكنه يتعلق بالمواجهة أكثر،
    Sorum silah kontrolüyle alakalı değil, bir son dakika haberi hakkında. Open Subtitles سؤالي ليس عن أزمة السيطرة على السلاح، ولكنٌ عن خبرٌ عاجل.
    Çünkü bu biz ayrıyken yaptığın bir şeyle alakalı değil. Open Subtitles لأن هذا ليس متعلق بأي شيء فعلته بينما نحن منفصلين
    Hiçbirşey. Bu birşeyi olmakla ya da olmamakla alakalı değil. Open Subtitles لا شئ، الأمر ليس متعلقاً بما تملك أو لا تملك
    Bu, mobiletle alakalı değil. Önümüzdeki 5 sene boyunca yapmak istediğimiz her şeye, güle güle dedik. Open Subtitles هذا ليس بخصوص الدراجة سوف تعاقبنا لمدة5سنين ولن نتمكن من فعل شئ
    Çünkü her şeye rağmen bilim aslında bilgiyle alakalı değil. TED لأنه في النهاية، العلوم لا تتعلق بالمعرفة.
    Bu kimin borçlu olduğuyla alakalı değil. Görgüyle alakalı. Open Subtitles الموضوع ليس بشأن من يدين لمن، الموضوع يخص الآداب.
    Bakın bu sigortayla alakalı değil. Open Subtitles لك هذا هل تفهم هذا ليس بشأن التأمين
    Ama mesele araziyle alakalı değil, değil mi? Open Subtitles لكن هذا ليس بشأن الأرض، أليس كذلك؟
    Ama bu sen ve senin şüphenle alakalı değil, ve saygısızlığın haddi aştı. Open Subtitles ولكن هذا ليس حول لك والشك بك، وعدم الاحترام الخاص هم خارج الخط.
    Bak, bu tamamen seksle alakalı değil, sana insan olarak da saygı duyuyorum. Open Subtitles إنه ليس حول الحب فحسب أنا حقاً أحترمك كشخصاً
    Bu film sikiş-sokuşla alakalı değil. İnsan haklarıyla ilgili. Open Subtitles الفيلم ليس حول النكاح الفيلم حول حقوق الإنسان
    Sadece Hintlilerle alakalı değil. Bizi kaç kişi destekliyor? Open Subtitles الأمر لا يتعلق بالهنود فقط كم من الناس يدعموننا؟
    Tamam, aslında avcılıkla alakalı değil. Open Subtitles حسن ، الأمر لا يتعلق في الإقتناص بحد ذاته
    Buradan ayrılmakla alakalı değil bu hala burada olacaklarını bilmekle alakalı. Open Subtitles إنـّه ليس عن الهروب فقط مجرد معرفة أنّهم لايزالون هناك
    Olay o adamla alakalı değil. Sorun o değil. Sorun sizsiniz. Open Subtitles الأمر ليس عن الرجل ذلك الرجل هو ليس بمشكلة , بل أنتِ المشكلة
    Bunların hiçbiri sizin yazdığınız bir kitapla alakalı değil Sen kitap yazmıyorsun Melinda Gordon Open Subtitles حسنا فى النهاية ينتهى اذا.دعينا نبدأ الامر ليس متعلق بكتاب انتم تكتبونه
    Evet ama şekille alakalı değil bu. Open Subtitles اخترتِ الدائري أجل, لكنه ليس متعلقاً بالشكل
    Bu parayla alakalı değil, bu Liz ile kendi sorunlarımla... Open Subtitles هذا ليس بخصوص النقود بل بخصوص قضيتي الخاصة
    Fakat bu durum hayvan haklarıyla alakalı değil. Open Subtitles و لكن هذه القضية لا تتعلق بحقوق الحيوانات
    Tekneyi düzmek isteyen biriyle alakalı değil. Open Subtitles وليس عن الرجل الذي يريد أن يمارس الجنس مع القارب.
    Bu sizin yada benim beğenmemle alakalı değil, Ülke ile alakalı... Open Subtitles لكنّ الأمر لا يتعلّق بما يُعجبنا نحن، و إنّما يتعلّق بالبــلاد.
    Bu peri masallarıyla alakalı değil. Open Subtitles لأن الأمر، لايتعلق بالقصص الخياليّة
    Kendi bakışımı ya da ona benzer birşeyi zorlamak ile alakalı değil. TED لا يتعلق الأمر بالإساءة إلى رؤيتي أو أي شيء من هذا القبيل.
    Bu benimle alakalı değil, bu hepimizle alakalı. Open Subtitles هذا ليس بشأني انه بشأننا جميعا
    Bu göçmenleri semtten uzak tutmakla alakalı değil. Open Subtitles إن المسأله ليست إبقاء المهاجرين خارج ذلك الحيّ
    Futbolla alakalı değil. Open Subtitles إنه لا يتعلق بكرة القدم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more