| Ama burada oturuyorum. Kuş yemi almaya çıkmıştım, Anahtarımı unutmuşum. | Open Subtitles | ولكني أعيش هنا، خرجت لشراء طعام للطائر ونسيت مفتاحي. |
| Anahtarımı aramaya nereden başlamam gerektiğini biliyorsa eğer... | Open Subtitles | إذا عرفت المكان الذي سأبدأ فيه بالبحث عن مفتاحي |
| Nasılsınız? Anahtarımı odamda unutmuşum. 715. | Open Subtitles | تركت مفتاحي فوق في غرفتي أنا أحمق 715 كابوت |
| Sonraki şeyi biliyorum, benim Aston Martin'le gittiler sürtük benim Anahtarımı almış olmalı. | Open Subtitles | ثم اختفوا وكذلك سيارتي الاستون مارتن العاهرة لا بد وانها قد أخذت مفاتيحي |
| Anahtarımı buzluğa düşürmüştüm, odama giremedi herhalde. | Open Subtitles | أوقعت مفاتيحي في آلة صنع الثلج لم يتمكن من دخول غرفتي |
| Sana Anahtarımı vereyim eğer meraklı insanlardan korkuyorsan | Open Subtitles | يمكن أن أعيرك مفتاح خزنتي إذا كانت مخاوفك كبيرة. |
| Hayatımı daha fazla mahvetmeden Anahtarımı geri ver. | Open Subtitles | اعطنى مفتاحى قبل أن تخرب حياتى اكثر من ذلك |
| Alarm panosuna Anahtarımı yerleştirmem için 30 saniyem var. Sonra şifremi gireceğim. | Open Subtitles | لدي 30 ثانية لأضع مفتاحي في لوحة الانذار، ثم أدخل الكود الخاص بي |
| - Hiçbir şey yapmadım ki ben! - Yanlışlıkla Anahtarımı unutmuşum. | Open Subtitles | لستُ أخطط لأي شيء , قد نسيت مفتاحي بدون قصد |
| İşimiz bitti! Anahtarımı, posta kutuma koymanı ve söz verdiğin gibi hayatımdan defolup gitmeni istiyorum! | Open Subtitles | أريدك أن تضع مفتاحي بصندوق البريد وتخرج من حياتي كما وعدت |
| Anahtarımı unutmuşum. | Open Subtitles | لكنني هرولت بسرعة من منزلي، فنسيت مفتاحي |
| Şöyle komik bir şey oldu. Biri dün benim ana Anahtarımı çalmış. | Open Subtitles | إليكم هذا الخبر الطريف, شخصٌ ما سرق مفتاحي الرئيسي. |
| Ama uzak ihtimal, bulursak diye yedek Anahtarımı alacağım. | Open Subtitles | ولكن سأجلب مفتاحي الإحتياطي تحسباً للإحتمال الضئيل جداً في إيجادها |
| Cevap vermeyince Anahtarımı kullanıp odasına girdim. | Open Subtitles | و عندما لم يرد عليّ إستخدمت مفتاحي الخاص لدخول غرفته |
| Ve yedek Anahtarımı almam için beni eve götüreceğin için de teşekkürler. | Open Subtitles | وشكراً لك أخذي إلى المنزل أجلب نسخه من مفاتيحي |
| Ve yedek Anahtarımı almam için beni eve götüreceğin için de teşekkürler. | Open Subtitles | وشكراً لك أخذي إلى المنزل لجلب نسخه من مفاتيحي |
| Sadece adamlarının, 15 Anahtarımı sağ salim geri getirmelerine emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أتأكد بأن رجالك حصلوا على مفاتيحي الـ15 بمرة واحدة |
| Buraya gelip beni dövdüler ve Anahtarımı aldılar. | Open Subtitles | فجاؤوا هنا وضربوني بشدة ثم أخذوا مفاتيحي |
| Ona eğer Anahtarımı kullanmamı istemeseydin, kilidi çoktan | Open Subtitles | على الرغم من أني أوضحت لها إن لم تكوني ترغبي في أن أستخدم مفاتيحي |
| Anahtarımı dolabıma taktığımda, Tamamen şaşırıyorum. | Open Subtitles | لكني كنت فقط أتسائل متي سأحصل على مفتاح دولاب الملابس |
| Baygın olduğum sırada biri fırlatma Anahtarımı almış. | Open Subtitles | عندما كنت فاقداً الوعي قام أحدهم بأخذ مفتاح الإطلاق خاصتي |
| - Anahtarımı aldıklarına hala inanamıyorum. Sen bana güvenirdin değil mi? | Open Subtitles | لقد اخذوا مفتاحى هل ستثقي بي و تعطيتي مفتاحك؟ |
| Bak Luke, kendimi çok komik hissediyorum ama Anahtarımı unuttum. | Open Subtitles | انظر لوك، أَبْدو مضحكَ جداً، لَكنِّي تَركتُ مفتاحَي بالداخل اتَعْرفُ أين. |
| Evet. Dün Anahtarımı kaybettim. Eddie, dedim. | Open Subtitles | نعم، الذي، فقط أمس قُلتُ، "إدي، فَقدتُ مفاتيحَي." |