"anlattığım" - Translation from Turkish to Arabic

    • قلتها
        
    • أخبرتُ
        
    • أخبرتكم
        
    • أرويها
        
    • أخبرتك عنها
        
    • حكيت
        
    • رويتها
        
    • التي وصفتها
        
    • أخبرتك بها
        
    • اخبرتكم
        
    • التي حكيتها
        
    • الذي أخبرتكِ عنه
        
    • أخبرك بها
        
    • أخبرك عنها
        
    • اخبرتك عنها
        
    Bir şey itiraf etmem gerekiyor. Soyulma olayım tam olarak anlattığım gibi gerçekleşmedi. Open Subtitles حسناً ، يجب أن أعترف بشيء تلك السرقة لم تحدث بالطريقة التي قلتها
    Ki buda hiç mantıklı değil, çünkü anlattığım o hikaye. Open Subtitles ذلك لا يصبح مفهوماً , أبسبب القصة التي قلتها ؟
    Polise anlattığım gibi, saat 14:30 ile 17:00 arasında toplantımız vardı. Open Subtitles مثل أنا أخبرتُ الشرطةَ، قابلنَا ذلك اليومِ بين 2: 30 و5: 00.
    Size ilk adımlarını anlattığım hikayenin bir parçası bir milyar sene aldı. TED لذا فالخطوات الأولى من القصة التي أخبرتكم بها استغرقت ملايير السنين في كل مرحلة.
    anlattığım hikaye şuydu. Yukarıdaki tanrılar. İki insan vardı. TED إليكم القصة التي كنت أرويها. الآلهة هناك. وهناك شخصين.
    Tatlım, o sadece bir domuz. Sana anlattığım domuz kumbarası. Open Subtitles هذه هى الحصالة التى على شكل خنزير والتى أخبرتك عنها
    Ona güvenip anlattığım her şeyi, kocamın bile bilmediği şeyleri. Open Subtitles الأشياء التي قلتها له أشياء، زوجي لا يمكن أن يعرفها
    Ben-ben... seninle ve benimle ilgili anlattığım bazı şeyleri birazcık süsledim. Open Subtitles لقد وضحت القليل فقط بعض الأشياء قلتها لك وأنا
    Tanrı bizi korur, Meryem. Çocuklara anlattığım yeni bir kral hikâyesi bile onlar için hiçbirşey ifade etmiyor. Open Subtitles ـ حتى الكلمات التي قلتها للأولاد ليتأملوا لهؤلاء الذين لا يملكون شئ
    Eşinize bunu anlatmanızı öneririm. Benim Dr Costa hakkında eşime anlattığım gibi. Eski eşi. Open Subtitles أَقترحُك تُخبرُ زوجتكَ عنه، مثل أخبرتُ زوجتي عن الدّكتورِ كوستا.
    ABC'deki adama da anlattığım gibi "Tehlike benim göbek adım." Open Subtitles كما أخبرتُ ذلك الرجل على قناة"أي بي سي"، الخطر هو إختصاصي.
    Sen ve Connell'ı, Lisa'ya anlattığım için özür dilerim. Open Subtitles أنا آسف لقد أخبرتُ " ليزا بي" "عنكِو " كولنيل.
    Size ilk anlattığım hikayeler ve ikinci anlattıklarım arasında bu değişimlerin nasıl olduğunu gördünüz mü? TED انظروا كيف غير هذا أول مره أخبرتكم بهذه القصص وفي المره الثانية أخبرتكم بهذه القصص؟
    Bugün size anlattığım hikâyeler sıradan örnekler değil. TED القصص التي أخبرتكم بها اليوم ليست أمثلة عشوائية.
    Derste anlattığım hikayeler sadece örnek. Open Subtitles القصص التي أرويها في الصف ما هي إلا للايضاح.
    Sana hayaletlerle ilgili anlattığım rüyayı hatırladın mı? Open Subtitles , أتتذكر تلك الأحلام التي أخبرتك عنها التي رأيت فيها الأشباح؟
    Sana anlattığım, Wyatt Earp'e benim karşılığımda silahı teklif eden kişi bu. Open Subtitles هذا هو الشخص الذي حكيت لك أنه عارض ويات إيرب بسببي
    Ama neyse ki, şu fotoğrafa harcanan emek ve size anlattığım hikâyeden tahmin edebileceğiniz gibi dünya çapında başka yüzlerce insanın yüzlerce tuhaf, eksantrik hikâyesi var. TED وعلى أية حال فالجهد الذي بذلته على تلك الصورة والقصة التي رويتها لكم كما تصورتموها هنالك المئات من القصص الغريبة والعجيبة لمئات من البشر حول العالم.
    anlattığım o özgün, mucizevi yıldan on yıl sonra Einstein genel görelilik teorisinin, parçalarını bir araya getiriyordu; en büyük başarısının. TED ‫بعد عشر سنوات من السنة المعجزة ‬ ‫التي وصفتها سابقًا،‬ ‫كان آينشتاين يضع آخر اللمسات ‬ ‫على نظريته للنسبية العامة،‬ ‫أعظم إنجازاته،‬
    Ona, aynen size anlattığım gibi, tüm hikayeyi anlattım. Open Subtitles أخبرتها بالقصة كلها ، مثلما أخبرتك بها للتو
    Bizler de iletişim seslerine sahibiz, yunuslarda anlattığım gibi. TED وكما اخبرتكم عن وجود نداءات معينة للتواصل كتلك التي وضحت عندما تحدث عن الدلافين
    anlattığım tek gerçek hikayeydi ama kimse bana inanmadı. Open Subtitles القصة الوحيدة التي حكيتها و كانت مُحتملة و مُمكنة كانت الوحيدة الحقيقية و مع ذلك لم يصدقني أحد
    Tru, bu o adam. Sana anlattığım adam. Open Subtitles (ترو ) هذا هو الشخص هذا هوة الشخص الذي أخبرتكِ عنه
    Biliyorum. Ve sana anlattığım her hikayede yalanlar olduğunu da biliyorum. Open Subtitles و أعرف بأنك تستطيعين أن تري خلال أي حكاية أخبرك بها
    Birlikte yaşamaya başladığımızda, sana anlattığım kızı hatırladın mı? Open Subtitles أتذكر الفتاة التي كنت أخبرك عنها دائماً عندما انتقلنا معاً
    Sana anlattığım cadı bana bunu yapan öldüğümde ruhumu alacak. Open Subtitles الساحرة التي اخبرتك عنها, التي فعلت ذلك بي, عندما اموت, ستحصل على روحي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more