- Tüm bunları ona neden anlatıyorsun anlamıyorum. Seni anlayamıyor. | Open Subtitles | انا لا اعلم لماذا تحبره بكل هذا انه لن يفهم |
Kitabın para kazanma yöntemi olmadığını, bir ifade biçimi olduğunu anlayamıyor. | Open Subtitles | لا يستطيع أن يفهم أن الكتابة ليس طريقة لكسب المال . ولكنها للتعبير |
Kendini ifade edemiyor. yada duygularını anlayamıyor. | Open Subtitles | لا يستطيع التعبير عما بداخله ولا يفهم حتى مشاعره بطريقة عادية |
Mia, insanlara yardım etmeye çalışıyorum bazen annen benim metodlarımı anlayamıyor | Open Subtitles | أنا أحاول مساعدة الناس ، مايا. أحياناً أمك فقط لاتفهم أساليبي. |
- Anlamıyor. Hey, seni anlayamıyor. | Open Subtitles | ــ إنها لا تفهمك ــ لقد ساعدتنيّ, أتفقنا |
Hakkınız var Madam Guérin. Sizi anlayamıyor olabilir ama onunla mümkün olduğunca konuşmalıyız. | Open Subtitles | سيدة غيران، إنه لا يستطيع أن يفهمك لكن علينا التحدث إليه كلما استطعنا ذلك |
Kendisini ifade edemiyor ya da kendi duygularını bile anlayamıyor. | Open Subtitles | لا يستطيع التعبير عما بداخله ولا يفهم حتى مشاعره بطريقة عادية |
Ona 3 milyon dolar kaldı ve para kavramını anlayamıyor mu? | Open Subtitles | ورث لتوه 3 ملايين دولار ولا يفهم مفهوم المال؟ |
Scully neden kendinizi savunmadığınızı anlayamıyor. | Open Subtitles | سكولي لا يفهم لماذا أنت لا تحاول الدفاع عن نفسك. |
Ama bazen John olayları anlayamıyor. Bizim bu ülkede yaşattığımız yapı taşının değer yargıları olmadığını hiç anlamadı. | Open Subtitles | لا يفهم أننا نحمل مقدسات لهذه البلاد بلا قيم |
Tabii ki.Neden ilaçların işe yaramadığını anlayamıyor. | Open Subtitles | هل حدثته بهذا؟ نعم، بالطبع لا يفهم لماذا لا يعمل الدواء |
Sivil kayıpların bizim için önemli olmadığını anlayamıyor. | Open Subtitles | انه لا يفهم لِمَ لا يمكننا تجنب سقوط ضحايا من المدنيين |
Ben kötü değilim. İyi adam benim burada. Bunu anlayamıyor bir türlü. | Open Subtitles | أنا لست بسيىء، أنا الرجل الطيب هنا، إنه لا يفهم هذا. |
Alex'le benim bunları aştığımızı neden anlayamıyor ki? | Open Subtitles | لمذا لا يستطيع ان يفهم ان انا واليكس تجاوزنا |
Bazıları söylediklerimizi doğru anlayamıyor diye konuşma özgürlüğümüzden mi vazgeçelim yani? | Open Subtitles | يجب علينا إبطال حرية التعبير لأن البعض لا يفهم ما نتحدث عنه |
Annesini artık neden göremeyeceğini anlayamıyor. | Open Subtitles | فهو لا يفهم لما لا يمكنه رؤية والدته بعد الآن |
Ve daha iyisi, her zaman dilimizi anlayamıyor. | Open Subtitles | و أيضاً هو لا يفهم لغتنا دائماً |
Ama yeğenim yeryüzüyle farkı anlayamıyor. | Open Subtitles | لكن أبنة أخي لاتفهم الأشياء متلفة على الأرض |
Sen işleri tek başına hallettiğin için bunu anlayamıyor olabilirsin. | Open Subtitles | حالياً، ربما لاتفهم ذلك كونها عملية من رجل واحد وما إلى ذلك |
Tatlım, kuşlar seni anlayamıyor. | Open Subtitles | يا رجل ، الطيور لا تفهمك |
- Seni anlayamıyor... | Open Subtitles | -هو لا يفهمك أنت دائما تتخفى هذا ليس جيد |
Ve çoğu insan hâlâ büyük resmi anlayamıyor, değil mi? | TED | ولا يزال معظم الناس لا يفهمون الصورة بالكامل حقًا، أليس كذلك؟ |
Konu para değil. Bunu anlayamıyor musun? | Open Subtitles | ليس هو المال ، الا تستطيع فهم ذلك? |