| - annenden istesene, adamım. - Senin anneni biraz önce becerdik. | Open Subtitles | ـ خذ من أمك ـ لقد استولينا للتو على مخدرات والدتك |
| Kimse seni annenden piyano dersi almak istemediğin için suçlamıyor. | Open Subtitles | لا أحد يلومك على رفضك لأخذ دروس البيانو من أمك |
| Eğer buralarda dolanırsan, çok yakında annenden daha zeki olacaksın. | Open Subtitles | ان بقيتِ هنا دائماً فانكِ قريباً ستصبحين أكثر ذكاءً من والدتك |
| Sebebi annenden nefret etmen mi, annenle yatmak istemen mi? | Open Subtitles | اهوانكتكرةامك ، ام تريد ان تقوم بالجنس مع امك ؟ |
| Belki bir diğeri de, annenden, 400 yıllık iyi bir güç aldığındır. | Open Subtitles | ربما الأخر هوَ أن جانبَ والدتكِ قد مرروا القوة الطيبة لـ400 عام |
| İşte bu, poşette duran annenden daha rahatsız edici bir şey. | Open Subtitles | حسناً , هذا أكثر قرفاً من وضع رماد أمكِ في حقيبة |
| annenden, muhabir olma hayalinden, her şeyden vaz mı geçeceksin? | Open Subtitles | هل ستستسلمي بهذه السهولة? هل فقدت الأمل من أمك ومن الصحافة |
| Sen annenden alınarak, bir sala bağlı olarak nehre bırakıldın. | Open Subtitles | لقد أخذت من أمك و ألقي بك على غير هدى فى النهر فى قارب مربوط بعقد صائدى الطيور |
| Senin annenden söz edelim. Annen o kadar aptal ki... park etmiş bir arabanın altında kalmış. | Open Subtitles | لاسيدي لنتحدث عن أمك ، هي غبية جداً بحيث صدمتها سيارة متوقفة |
| Birinin annesinden bahsetmiyoruz. Senin annenden bahsediyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نَتحدّثُ عن أم شخص ما نحن نتحدث عن أمك |
| Bu işte hiç başarılı olmamışımdır. annenden yardım istemeliyiz. | Open Subtitles | لست الأفضل في تلك الأشياء نريد أمك للمساعدة في هذا |
| Sonra bir çocukla ortaya çıkıp, babasının ben olduğumu iddia etti annenden ayrılıp onunla evlenmemi istedi. | Open Subtitles | ثم ظهرت يوماً ما حاملة طفل مدعية بأنه أبني وطالبت بأن أترك أمك وأتزوجها |
| Futbol oynamak istediğinde annenden telefonumu al. | Open Subtitles | عندما تكون مستعدا للعب كرة القدم خذ رقمي من والدتك |
| 6 ay önce annenden mesajlar aliyordun. | Open Subtitles | منذ ستة أشهر كنت تتلقّى الرسائل عن والدتك. |
| Evet, çok iyi zaman geçiriyoruz. Bende annenden biraz kaçabilirim. | Open Subtitles | أجل, نحن نقضى وقتاً ممتعاً فى الواقع يمكننى أن أرتاح قليلاً من والدتك أيضاً |
| annenden biraz kağıt iste. Mutfakta olacaktır. Anneye sor. | Open Subtitles | فلتطلب من والدتك بعض الأوراق إنها في المطبخ إسأل والدتك |
| annenden bu kadar nefret ediyorsan neden ona benzemek için bu kadar uğraşıyorsun? | Open Subtitles | انظري انتي تكرهي امك كثيرا ولكنك تعملي بجد لتكوني مثلها |
| annenden uzaklara kaçmayı sürdüremezsin. | Open Subtitles | لا يمكنكِ الإستمرار في الإبتعاد عن والدتكِ |
| Biraz sonra şeytan annenden çıktığında kalmak için yeni bir yer arayacak. | Open Subtitles | حالما يترك الكائن الشيطاني هذا أمكِ سيبحث عن مكان أخر ليجلس فيه |
| Orası sen annenden süt içerken kapandı oğlum. | Open Subtitles | أقفلوه عندما كُنتَ لا تزال ترضع من ثدي أمّك |
| Kore kültürü hakkında fazla bir şey bilmiyorum ama biraz dik durup annenden özür dilemeye bir son vermelisin. | Open Subtitles | حسناً، أنا لا أعلم الكثير عن الثقافة الكورية، لكن أعتقد بأنه يجب أن تدافع عن نفسك والتوقف عن الإعتذار لأمك. |
| Doğduğun gece gerçek annenden kaçırıldın. | Open Subtitles | لقد أُخِذتَ مِنْ أمِّكَ الحقيقيةِ في ليلةِ ولادتك |
| annenden hiç bahsetmedin. | Open Subtitles | أنتَ لا تتحدث مطلقًا عن أمّكَ. |
| annenden şüphelendiğim için özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | انا أردت القول فقط أني متأسف لأني شككت بوالدتك |
| - Kendini annenden aşağı görmemelisin. - Sen de görmemelisin. | Open Subtitles | لا يجب أن تشعر بالصِغر بالنسبة لوالدتك |
| Ben de ona tatlım böyle bir suratla ve annenden aldığın bu vücutla o kitaplara o kadar takılman gerekmiyor diyorum. | Open Subtitles | عزيزتي ، مع وجه مثلكِ . وجسم مثل أمّكِ أنت لست بحاجة إلى . للتقط كتاب |
| annenden sonra hiçbir şey aynı olmuyor. | Open Subtitles | والدتكَ عضو يصعبث تتبعهُ |
| annenden korkunç canavarları kaçırmasını istersin. | Open Subtitles | نريد أمنا أن تبعد الوحوش |