Apple önümüze taş koymaya çalışabilir ama ben koyacağını sanmam. | TED | ربما تحاول أبل إيقافنا، ولكنني لا أظن أنهم سيفعلون ذلك. |
Ayrıca da son model, sıfır Apple saatimde öncelikli kişi olarak ekli. | Open Subtitles | وهو أيضاً في قائمة الأتصال الأولية في علامتي التجرية الجديدة لساعة أبل |
Apple, Sherman olsun; World Wide Web ise Joe Johnston. | TED | شركة أبل هي ويليام شيرمان، والشبكة العنكبوتية العالمية هي جو جونستون. |
Fakat Apple'ın Alex sesi şu ana kadar duyduğum en iyi ses. | TED | ولكن حتى الآن صوت آليكس الذي تنتجه آبل هو افضل صوت سمعته |
Aynı 1985'te olduğu gibi olacaktı, bir Apple Macintosh 512 aldığınızdaki gibi. | TED | سيكون الحال كما كان عليه عام 1985، حينما اشتريت آبل ماكنتوش 512. |
ABD devleti Kaliforniya'da Google ve Apple'a vergi koyacak ve bunu, Bangladeş'teki işsizlere temel gelir ödemek için mi kullanacak? | TED | فستقوم الحكومة الأمريكية بفرض ضرائب على جوجل وأبل في كاليفورنيا، واستخدام ذلك لدفع الدخل الأساسي للعاطلين عن العمل من البنغاليين |
Eğer böyle olursa, Apple'ın değeri birkaç sene içerisinde 50-100 milyar artabilir. | TED | لو كان ذلك صحيحًا، ستزيد أبل من 50 إلى 100 مليار دولار في بضع سنين مما هي عليه اليوم. |
Amazon'un veya eBay'in ya da Google, Apple ve Microsoft'un yeşile döndüğünü ve bunu sizin sağladığınızı düşünebiliyor musunuz? | TED | هل تتخيل ماذا سيحدث لو قرر أمازون أو إي باي أو جوجل او ميكروسوفت أو أبل أن يتجهوا للتقنيات الخضراء؟ |
Apple'ın devrimsel ürünler ortaya çıkaracağı sözünü veriyor. | TED | يتركهم واعدًا إياهم بأن شركة أبل ستنتج منتجات أخرى ثورية. |
Sağdaki Apple'dan en az benden sonraki kişinin etkileneceği kadar etkilendim, fakat soldaki Apple -- yani, logoya bakın! | TED | أنا متأثرأيضا بالشعارالذي على اليمين كالشخص التالي لكنني أعني شعار أبل جهة اليسار انظروا إليه أنه قوس قزح. |
Bu sebeple Apple şunu dedi: "Bu konum verileri sizin hakkınızda değil bulunduğunuz bölgedeki kablosuz ağlar hakkındaki konum verileriydi." | TED | لذلك أبل ردت بقولها هذه لم تكن معلومات موقعية عنك كانت معلومات موقعية عن الشبكات اللاسلكية في المكان الذي كنت فيه |
Yani üçüncü taraf geliştirici, ikinci taraf Apple. | TED | الطرف الثالث هو المطور الطرف الثاني هو أبل |
Eğer çocuğumuz bir saat içinde doğmazsa onu orada yalnız bırakıp işe geri dönecek ve Apple'ın CEO'su olan işverenime yapay zekâ hakkında bir sunum yapacaktım. | TED | كنت أعرف أنه خلال ساعة واحدة، إذا لم يأتي طفلنا، سأتركها هناك وأعود إلى العمل وأقوم بتقديم عرض حول الذكاء الاصطناعي لرئيسي، الرئيس التنفيذي لشركة أبل. |
2016'nın ilkbaharında, Apple ve Federal Soruşturma Bürosu (FBI) arasındaki yasal bir savaş, tüm dünyanın dikkatini çekti. | TED | في ربيع سنة 2016، معركة قانونية بين شركة أبل ومكتب التحقيقات الفيدرالي لفتت انتباه العالم. |
Apple, mobil ürünlerine, cihazlardaki veriyi, sahibi hariç herkesten koruyan güvenlik özellikleri getirmişti. | TED | ضمت شركة أبل خصائص أمنية لمنتجاتها المحمولة تحمي البيانات على أجهزتها من الجميع ماعدا مالك الجهاز |
Bir reklamla başlıyorum, George Orwell'den esinlenerek Apple'ın 1984'te yayınladığı reklam. | TED | أود أن ابدأ بإعلان استلهم من رواية جورج أورويل أذاعته شركة آبل في 1984. |
Bir keresinde, bir günlüğüne Apple çağrı merkezinde oturma ayrıcalığını yaşadım. | TED | كان لي الشرف بان استمع الى مكالمات الدعم الفني لشركة ماكنتوش ليوم واحد. |
Bu Apple'ın aynı kutuya yorumu. | TED | هذا ما فعلته شركة ماكنتوش لنفس النافذة. |
Silikon Vadisi'nde dar görüşlü bir açıklama var, Intel, Microsoft, Apple ve Genentech'i finanse ettiği yıllara göre şimdi daha az arzulu şirketleri finanse ettiğini kabul ediyorlar. | TED | حتى لا يكون هناك تفسير ضيق في سيليكون فالي، الذي يعترف أنه قد تم تمويل شركات أقل طموحا مما كان عليه في السنوات عندما قاموا بتمويل إنتل، ومايكروسوفت، وأبل وجينينتيك. |
Bu gerçekten de eğer kültürlüyseniz, sadece İngilizce, Fransızca ve Almanca okuma yazma bilmiyorsunuz ama aynı zamanda Microsoft, Linux ve Apple dilini de biliyorsunuz demektir. | TED | يهم حقا ما إذا كنت تعرف القراءة والكتابة، وليس فقط في القراءة والكتابة باللغه الانكليزية والفرنسية والألمانية، ولكن في لينكس ومايكروسوفت وأبل. |