"atlamış" - Translation from Turkish to Arabic

    • قفز
        
    • قفزت
        
    • تخطت
        
    • فاتنا
        
    • تخطى
        
    • أغفلت
        
    • أغفلنا
        
    • فوتت
        
    • قفزوا
        
    • قَفزَ
        
    • وقفز
        
    30 yıl önce 1.5 milyon dolar nakitle, uçaktan paraşütle atlamış. Open Subtitles قفز بالمظلة من طائرة منذ 30 عام بمليون و نصف نقداً
    "Ve"...geleni kocası sanıp camdan atlamış. Open Subtitles وأعتقد انة كان زوجها لذلك قفز من النافذة
    Bir tane daha geldi. Adamın teki hareket halindeki bir taksiden gazete standına atlamış. Open Subtitles هنالك حدث آخر, رجلّ قفز من سيارة أجرة متحركة على كشّك جرائد
    ÖLÜM İLANI ANNA MORGAN, 44, ÖDÜLLÜ AT YETİŞTİRİCİSİ ...atlamış olmalı halüsinasyonlar görüyordu... Open Subtitles آنا مورجان الفائزة بجائزة أحسن مربية خيول ربما قفزت , آنا كانت تعاني من هلوسات
    Kaymış ya da atlamış ya da bir yardım almış olabilir. Open Subtitles إما أنها زلّت بها القدم وإما قفزت أو أن أحدهم قد ساعدها
    Uzun zaman önce, bir adamın annesiyle babası hastaymış, o da atlamış. Open Subtitles منذ فترة طويلة، أباء شابّ كان مريض، لذا قفز.
    Sence çarpıldıktan sonra mı atlamış önce mi? Open Subtitles هل تعتقد أنه قفز قبل أو بعد الصدمة التي قتلته؟
    Görünüşe göre gemiden atlamış git git git ayağına sarıl Open Subtitles . يبدو كما لو يكن قفز من السفينة . إذهب، إذهب، إذهب، إذهب، إذهب. إمسك قدميه
    Ondan sana atlamış olabilir ve aynı metotlar kullanılmış. Open Subtitles وقد قفز إليكِ بدلاً منها وهذه مجرد نظرية ، أو أيا كانت
    Ve tren geldiğinde, atlamış. Open Subtitles كان لديه ما يكفي، عندما كان القطار يمرّ قفز هو
    Camdan dışarı atlamış fakat intiharı işe yaramamış. Open Subtitles لقد قفز من النافذة منتحراً وباءت محاولته بالفشل
    Telefonun uzatma kablosunu kullanmış parmaklıklara bağlamış ve atlamış. Open Subtitles لقد إستعملت حبل التوصيل وقيدت السور ثم قفزت
    1981'de yaşanmış. Constance Welch, 24 yaşında, Sylvania Köprüsü'nden nehre atlamış. Open Subtitles لقد كان هذا عام 1981 كونستانس ويلش , بعمر الرابع والعشرين قفزت من على جسر سولفانيا وغرقت بالنهر
    Sonra o akşam yemeğe eski kemerle geldiğini, sen atlamış ve almıştın, bunu da hatırlıyor musun? Open Subtitles وكان لديه ذلك الحزام القديم قفزت بيننا وأمسكته أتذكر ذلك؟
    Kas yorgunluğunun derecesine bakarsak merdivenlerden tırmanıp, havuzun çitlerinden atlamış olma ihtimali yok. Open Subtitles هذا المعدل جاء نتيجة ارهاق العضلات بالتأكيد فلقد قالت أنها صعدت السلم حتى وصلت الى سياج حمام السبحاحة و قفزت
    Bu kadar yolu sırf arabanın önüne atlayabilsin diye geldi. Bunun yerine gidip okyanusa atlamış mıdır merak ediyorum. Open Subtitles لقد قطعت كل هذه المسافة إلى الجزيرة فقط لتقفز أمام سيارة اتساءل اذا ما كانت قد قفزت في المحيط بدلا من ذلك
    Lise son sınıf öğrencisi, Kız 6 dönemi atlamış. Open Subtitles إنها مستجدة في المدرسة الثانوية لقد تخطت الصف السادس
    Yazar tavşanları önemsiyordu, biz de önemsemezsek en önemli kısmı atlamış oluruz. Open Subtitles هو يهتمّ لأمرها، فعلينا أن نهتمّ أيضا وإلا فاتنا المغزى.
    Ne babadan, ne anadan değil. Bu bir iki kuşak atlamış olmalı. Bunlar olası şeyler. Open Subtitles ليس من أمك، ولا أبوك لابد أنه تخطى جيل أو جيلين
    Küçük şarap maceranı anlatırken bir şeyi atlamış olabilir misin? Open Subtitles هل حدث وأن أغفلت عن شيء مما أخبرتني إياه بشأن مغامرتك الصغيرة للنبيذ؟
    - Tuhaf, bunu atlamış olmalıyız. Open Subtitles أقسمت أنها فى العشرون من عمرها هذا مضحك يبدو أننا قد أغفلنا هذا
    Adet görmediği için pencereden atlamış. Tanrı onu bağışlayacaktır. Open Subtitles لقد قفزت من النافذة لمجرد أنها فوتت موعد دورتها الشهرية
    Tren durduğunda, 3 şüphelide raylara atlamış, tünel yolundaki yangın çıkışını kullanarak kaçmışlar, bu yüzden görgü tanığımız yok. Open Subtitles عندما توقّف القطار، مجرمينا الثلاث قفزوا من العربات، وخرجوا من النفق الشمالي، مستخدمين مخرج الحرائق، حتى لا يراهم أحد.
    Görünüşe göre, çocuk uçaktan atlamış, ve havada boğulmuş. Open Subtitles على ما يبدو، قَفزَ الطفلُ إلى الخارج طائرةِ، وهو غَرقَ في الجوّ.
    Sonra bizim Fransız erkeği kalkmış ve "YAŞASIN FRANSA!" demiş ve atlamış. Open Subtitles أخيراً وقف رجل فرنسي وقال تحيا فرنسا وقفز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more