"bölgenin" - Translation from Turkish to Arabic

    • المنطقة
        
    • منطقة
        
    • للمنطقة
        
    • المقاطعة
        
    • المنطقه
        
    • المقاطعه
        
    • المنطقةِ
        
    • الإقليم
        
    • النطاق
        
    • المحلي
        
    • منطقتك
        
    • لمنطقة
        
    • عن الحي
        
    • مانشينز
        
    • نقطة الإطلاق
        
    bölgenin güvenli olmaması ve Taliban dolu olmasına rağmen, gönderiyorlar. TED المنطقة غير امنة, وعلى العكس مليئة بجماعة طالبان, ولقد فعلوها.
    Söyle bana, yasak bölgenin ötesinde başka bir orman var mı? Open Subtitles قل لي ، إن كانت هناك غابة أخرى خلف المنطقة المحظورة
    Telleri geçmememiz gerektiğini ve o bölgenin tekin olmadığını söylediler. Open Subtitles لم يعجبهم إننا تخطينا سياجهم وأن المنطقة هناك غير آمنة
    Neler olabileceğini hayal edin, çünkü her bölgenin bir katkısı olacaktır. TED وتصور مايمكن أن يحدث، لأن كل منطقة لديها شيء تقدمه.
    Bunu yapmak için nükleer santralin etrafındaki bölgenin kaba bir topografik haritasını yaptık ve TED وللقيام بذلك، قمنا ببناء خريطة طبوغرافية للمنطقة حول محطة توليد الطاقة النووية.
    Geldiğimden beri bölgenin hayvanlarını ve bitki örtüsünü incelemek istiyordum. Open Subtitles منذ وصولنا، وأنا أتوق إلى رؤية حيوانات ونباتات المنطقة الأصلية
    Jason'ın cesedinin bulunduğu bölgenin çevresinde kazı yapan polis memurları olsun. Open Subtitles و اجعلي الضباط يحفرون المنطقة حول مكان العثور على جثة جيسون
    Birileri Los Angeles Su ve Güç Dairesi güvenlik duvarını geçmek için bu bölgenin elektriğini bilerek aşırı yüklemiş. Open Subtitles محول هذه المنطقة من الشبكة حُمّل فوق طاقته عمداً عندما قام شخص بالتحايل على الجدار الناري لوزارة الطاقة والمياه
    Gerilla kuvvetlerinin, hükümet için ayrılan güvenli bölgenin yakınlarındaki topraklar için savaştığı sırada, bölgenin karşısında şiddetli isyan başladığı bildirildi. Open Subtitles تم التبليغ عن تفشي العنف في شتى أنحاء المنطقة حيث تتقاتل العصابات للسيطرة على الأراضي التي تقع خارج المناطق المؤمنة
    Uydu görüntüsünde karanlık bölgenin her iki tarafında da birer sıradağ var. Open Subtitles صورة القمر الصناعى بها سلسلتين جبليتين على كل جانب من المنطقة المظللة
    Dünyada istediğin diğer her şey... bu bölgenin dışında kalıyor. Open Subtitles كل شيء تريده في هذا العالم موجودٌ خارج هذه المنطقة
    Bu bölgenin tümü kapatıldığı için artık neler bulacağımızı Tanrı bilir. Open Subtitles أهلكت هذه المنطقة كاملة لذا يعلم الرب ما سوف نكتشفه بها
    Bir Hunter ajanı bölgenin uydu yayını etkisiz hale getirdi. Open Subtitles وقال وكيل هنتر نائمة تعطيل استجابة الأقمار الصناعية لتلك المنطقة.
    Bu valiz tozlu, güneş rengini açmış bu bölgenin dışında bir yerde. Open Subtitles تلك الحقيبة ممتلئة بالتراب إبيضت من الشمس بعيدا عن تلك المنطقة هنا
    bölgenin başta gelen ailesinin reisi olarak önayak olmanın görevim olduğuna inanıyorum. Open Subtitles كرأس العائلة الأولى في المنطقة أعتقد أنهُ من واجبي أن أقود الطريق
    Her bölgenin önerebileceği bir şey var ve eğer bir rekabet oluşturursanız, eyaletlere ve federalizme saygı duyarsınız. TED كل منطقة لديها شيء لتقدّمه، وإذا خلقت المنافسة، التي تحترم الولايات و الفيدرالية.
    Bu sebeple güvenli olarak blirlediğimiz bölgenin sınırları daraldıkça, çocuklarımızın içinde yaşadığı dünyayla nasıl ilişki kuracağını öğrenme fırsatını yok ediyoruz. TED لذا وبقدر تناقص ما نعتبره منطقة أمان نحن نحرم أطفالنا من فرص قيمة لتعلم كيفية التفاعل مع العالم المحيط بهم
    Bu resimde inerken çekilen bir bölgenin fotoğrafı. TED و هذه صورة للمنطقة التي نزل فيها المجس.
    Sanırım bölgenin coğrafi yapısı ve tarihi hakkında bilginiz var. Open Subtitles إنك تعرف الكثير عن تاريخ و جغرافيا هذه المقاطعة على ما أتعقد
    Bu bölgenin sahip olabileceği en büyük teknoloji; deniz suyunu arıtma. TED هذه افضل تكنولوجيا يمكن لهذه المنطقه ان تمتلكها : المقطرات
    E'si, o ihtiyar, bölgenin en zengin bakır madeninin sahibi. Open Subtitles مافي ذلك انه يملك اغنى منجم للنحاس في هذه المقاطعه.
    Ama başka istekleri olan planlı bir katil o bölgenin dışına çıkmak ister. Open Subtitles قاتل مُنظَّم بالحافزِ الآخرِ سَيَتأكّدُ للضَرْب خارج تلك المنطقةِ.
    Bu yüzden onları bölgenin dışına çıkarmamak için bu kadar uğraşıyoruz Open Subtitles لهذا مِن المهم لنا ألا نغادر حدود الإقليم.
    Bu dağ sırasının üzerinde o bölgenin bütün eski şehirleri bulunuyor yani Kudüs, Beytüllahim, Hebron. TED وفي ذلك النطاق كانت تقبع كل المدن القديمة للإقليم القدس، بيت لحم و الخليل.
    Ama bölgenin şefinden bir ibret öyküsü dinledikten sonra. Open Subtitles لكن ليس قبل قصّة تحذيرية من الرّئيس المحلي.
    Yardım istasyonlarının tam listesini alabilmek için, bulunduğunuz bölgenin yerel yayınlarını takip edin. Open Subtitles إتصل بالمركز القريب من منطقتك يصلون لإنقاذك بأسرع وقت
    Uygulamakta olduğumuz teknik elimizde olduğuna inandığımız ve bugüne kadar bizlere tamamen görünmez olan evrendeki bir bölgenin resmini oluşturacağımıza inandığımız bir yöntem. Open Subtitles تمثّل هذه التقنية التي نستغلّها أفضل أمل لنا للحصول على صورة لمنطقة بالكون كانت مخفيّة تماماً عنّا حتّى الآن
    Sizi böyle karşıladığımız için özür dileriz ama gece bu bölgenin tamamında elektriği kestiler. Open Subtitles نأسف لاستقبالك بهذه الطريقة لقد انقطع الضؤ هذا المساء عن الحي بأكمله
    Bana yasak bölgenin başkanı diyebilirsin. Open Subtitles أود أن أكون عمدة "بريك مانشينز". سررتُ بمقابلة المُشيد الخاص بي.
    bölgenin üzerindeyiz, Eko Bravo 1. Open Subtitles فوق نقطة الإطلاق (إيكو برافو) واحد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more