| Ahbap ! Başardın adamım ! lşıklar muhteşemdi adamım ! | Open Subtitles | يا رجل لقد فعلتها يا رجل تلك الأضوية كانت رهيبة |
| Evet, evet, Başardın. Fakat her zaman şansa güvenemezsin. | Open Subtitles | نعم لقد فعلتها ولكنك لا يمكنك أن تثق بالحظ دائما |
| Ama eğer öyleyse beni incitip, bayağı hissettirmekse amacın gayet iyi Başardın. | Open Subtitles | و لكن اذا كنت اذا كنت تحاول ان تشعرنى بأننى رخيصة و تجرحنى فلقد نجحت برقى |
| Evet, kuşlarınla küçük bir fırtına yaratmayı Başardın. | Open Subtitles | حسنا، لقد نجحت في خلق موجه بسيطة من الإثارة بطيورك |
| Bobby, Başardın. Elbisenin içine girdin, harika görünüyorsun. Bir şeyler ye. | Open Subtitles | بوبي , لقد فعلتيها لقد عدتي الى ثوبك الان كلي شيئا |
| - Booth, Başardın. - Biliyor musun, evrenin en sıcak yerini turluyorum. | Open Subtitles | تمكنت من القدوم أنا أذهب للسياحة في أكثر المناطق حرارة في الكون |
| Bu sefer gerçekten Başardın. | Open Subtitles | ، حسناً، لقد فعلتها لنفسك هذه المرة أليس كذلك؟ |
| Cheryl yine Başardın... harika bir yıldönümü yemeği daha. | Open Subtitles | شيرل لقد فعلتها ثانياً عشاء اخر رائع بمناسبة عيد زواجنا |
| Merhaba Lamar. Seni tebrik etmek istedim sadece. Başardın. | Open Subtitles | مرحبا، لامار أنا فقط أردت تهنئتك لقد فعلتها |
| - İyi işti. - Sen Başardın dostum. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | أحسنت, لقد فعلتها يا رجل - شكرا, شكرا لك - |
| Başardın. Bu sabah geldi. - Tebrikler. | Open Subtitles | لقد فعلتها,لقد أتت الموافقة هذا الصباح تهانينا |
| - Tanrım. Çıktı. - Başardın. | Open Subtitles | حسنا , يا الهي , لقد خرج لقد فعلتها , لقد فعلتها |
| Barış ve sevgiyi getirebileceğini söylemiştin, görünüşe bakılırsa, Başardın. | Open Subtitles | قلت إنك ستجلب لهم السلام والحب ويبدو أنك نجحت في ذلك. |
| Dün gece iyileşmeyi Başardın. Bana yük olmayacaksın artık. | Open Subtitles | لقد نجحت في تجاوز الخطر الليلة الفائتة,والان لن تقع علي |
| Başardın, dostum. İşi yaptın. | Open Subtitles | إذاً لقد نجحت يا صديقي لقد قمت بعمليتك اللعينة |
| - Başardın hayatım, inanılmazdın. - Teşekkürler. | Open Subtitles | لقد فعلتيها يا عزيزتي , كان هذا رائعا شكرا |
| Çektiğin onca çileye rağmen Başardın. | Open Subtitles | حتى بعد كل هذا الهراء الذي فعلتيه. لقد فعلتيها. |
| Yolculuk rahatsız edici olsa bile, sen mışıl mışıl uyumayı Başardın. | Open Subtitles | بالرغم من أن الرحلة وعرة قليلة, أنت تمكنت من النوم جيداً. |
| Bu arada, Başardın. Artık sen de bir Fırlama Öncü'sün. | Open Subtitles | أنتِ, بالمناسبة, لقد نجحتِ, أنتِ في الفريق. |
| Yapmaya çalıştığım şeyi sen Başardın, ben başaramadım ve nasıl yaptığını bile bilmiyorsun. | Open Subtitles | فعلتِ ما كنت أحاول فعله، وأنا لم أستطع. ولا تعرفين حتى كيف فعلتيه. |
| Her şeye rağmen, muhteşem bir iş Başardın. Torunumu hak ettiği konumuna getirdin. | Open Subtitles | لقد قمت بمهمة ضخمة ، إعادة حفيدتي إلى منصبها الشرعي |
| Bunca yıl nasıl saklanmayı Başardın? | Open Subtitles | كيف استطعت الاختباء طوال كل تلك السنوات؟ |
| Başardın seninle gurur duyuyorum | Open Subtitles | يمكنك فعل ذلك. حصلت الخاص بك ح ن mndsex. تركت جزء من الرجل. |
| Amacın beni incitmekse, Başardın. | Open Subtitles | أّذا كنتي تقصدين أن تجرحينني فأنتي فعلتي |
| Başardın Sydney. | Open Subtitles | لقد فعلتِها ، سيدني أشكركِ ، لورين |
| Ve sen bunu Başardın. Bu senin başarını ikiyle, üçle katlıyor. | TED | وأنت حققت ذلك وهذا يجعلك تفوز مرتين.. بل ثلاثة مرات أكثر |
| Hepimizi buraya tekrar toplamayı Başardın, sonra da her şeyi düzelttin ki burada kalalım. | Open Subtitles | تمكنتِ من إستعاَدتنا جميعاً هنا وبعد ذلك أصلحته، لذا بقينا |
| Ama eğer benimle arkadaş olmaya çalışıyorsan bunu Başardın. | Open Subtitles | لكن إذا اردتي أن تجعليني صديقتكِ؟ فلقد نجحتي |
| Gözden kaybolmayı Başardın evet, ama soruşturmanın başında Peter Burke var. | Open Subtitles | فعلتَ عملاً جيداً , هبوط من الشبكة لكن بيتر بيرك . يدير هذه التحقيق |