"başlangıcında" - Translation from Turkish to Arabic

    • في بداية
        
    • سبيل المصادفة
        
    Fakat bu sitelerin başlangıcında insanlar bir açığın farkına vardı. TED لكن في بداية هذه المواقع، لاحظ الناس وجود عيبٍ ما.
    Eğer itiraz edecek olsaydın bunu duruşmanın başlangıcında yapman gerekirdi. Open Subtitles واذا اردت اعتراض هذا كان عليك فعله في بداية المحاكمة
    Her nesil bilinçli hayatının başlangıcında gördüğü resimleri standart olarak alır ve ekstrapole eder. TED كل جيل سيستخدم الصور التي تلقوها في بداية حياتهم الواعية كمعيار وسيستقرؤون تقدما.
    İkinci haftanın başlangıcında, hayatım daha da zorlaştı. TED في بداية الأسبوع الثاني، أصبحت حياتي أسوأ بكثير.
    Baba, ben o öyküde hiç yaşamadığın büyük maceranın başlangıcında sadece bir dipnotum. Open Subtitles أنا هامشي في تلك القصة ، أبي في سياق مغامرتك العظيمة التي لم تحدث ، ولو على سبيل المصادفة
    O insan çabası ki geçen yüzyılın başlangıcında kâşifleri Güney Kutbu'na götürdü. TED هذه الهمّة البشريّة التي حملت المُستكشفين إلى القطب الجنوبي في بداية القرن الماضي.
    Deneyin başlangıcında, bir araştırmacılar ordusu kasabaya hücum etmiş. TED في بداية التجربة، حط فريق من الباحثين في البلدة.
    Peki, iyi haber, sanırım, konuşmanın başlangıcında başladığım şey, insanların sadece zeki olmadığı, gerçekten biyolojik krallıktaki diğer hayvanları geride bırakacak kadar ilham verici şekilde zekiyiz. TED حسنا، الخبر الجيد، أظن، هو ما بدأت به في بداية المحادثة، وهي أن البشر ليسوا فقط أذكياء; هم أذكياء بشكل ملهم لباقي الحيوانات في المملكة البيولوجية.
    Gecenin başlangıcında, sesini Londra'daki açılış gecesine sakladığını söyleyeceğim. Open Subtitles سأخبره في بداية الأمسية أنكِ تحتفظين بصوتكِ لليلة الافتتاح في لندن. ممتاز, سيدي.
    Şarkının başlangıcında, şöyle diyor: Open Subtitles إنّها أغنية كئيبة حقّا في بداية الأغنية..
    Biliyor musun, ben de kariyerimin başlangıcında benzer hatalar yaptım. Open Subtitles أتعلمين، لقد إرتكبتُ أخطاء مشابهة في بداية حياتي العمليّة
    Plan, onları balina göçünün başlangıcında bulmak için buzun kenarına ulaşmaktı. Open Subtitles كانت الخطة أن يصلو إلى حافة الثلج على أمل العثور على الحيتان في بداية هجرتهم
    Bu gün Kozmos hakkında en iyi teorilerimiz bize, zamanın başlangıcında evrenin vakumdan fışkırdığını söyler. Open Subtitles اليوم، أفضل النظريات لدينا حول الكون تخبرنا أنه في بداية الزمن، نشأ الكون من الفراغ.
    Bunun nedeni zamanın başlangıcında muazzam bir patlamayla etrafa saçılmaları değildir. Open Subtitles وهذا ليس بسبب انه قد قذفت بفعل انفجار هائل ما في بداية الزمن
    Zamanın başlangıcında, tüm zebanileri yakalayabilmek için Fuxi kendi kanından insanı yarattı. Open Subtitles في بداية الزمن، ولترويض جميع الشياطين فوكسي خلق البشر من دمه.
    Evrenin başlangıcında, zamanın oynadığı rol, öyle düşünüyorum ki, Büyük Tasarımcı ihtiyacını ortadan kaldıran nihai anahtardır. Open Subtitles الدور الذي لعبه الزمان في بداية الكون, هو, كما أعتقد المفتاح الأخير لإزالة الحاجة الى مُصمم عظيم
    Bu duruşmanın başlangıcında, bir şeyde çok ısrar etmiştim: Open Subtitles لقد أصررتُ في بداية هذه المحاكمة :على أمر واحد فقط
    Tüm bunların başlangıcında insanlığını korumam gerektiğini söylemiştin. Open Subtitles في بداية كل هذه الأحداث، أنت أخبرتني أن عليّ حماية آدميتك،
    Her türlü totaliter yönetimin başlangıcında, hep sahte bir şey vardır. Open Subtitles في بداية كل شكل من أشكال الشمولية هناك شيء مزيّف
    Müzakerelerin başlangıcında bundan söz etmeliydin! Open Subtitles كان لابد أن تفصحي عن ذلك في بداية المفاوضات
    Baba, ben o öyküde hiç yaşamadığın büyük maceranın başlangıcında sadece bir dipnotum. Open Subtitles أنا هامشي في تلك القصة ، أبي في سياق مغامرتك العظيمة التي لم تحدث ، ولو على سبيل المصادفة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more