| Yardımın için minnetarım ama başlattığım şeyi ben bitirmeliyim. | Open Subtitles | أقدر أنكِ أخرجتنى لكن يجب أن أنهى ما بدأته |
| İşin doğrusu, kendi başlattığım işte arkadaşlarım her şeylerini riske atarken daha fazla işin dışında kalmaya dayanamadım. | Open Subtitles | الحقيقة أنني لم أستطع الوقوف ومراقبة أصدقائي يخاطرون بكل شيء في سبيل عمل أنا الذي بدأته |
| Bir gün, birisi benim başlattığım işi bitirecek, Wolverine! | Open Subtitles | في يوم ما سوف ينهي شخص ما بدأته ولفرين |
| Bunca yıl, benim hatam olduğunu sanmıştım ailemin benim başlattığım yangın yüzünden öldüğünü ama sen öldürmüşsün. | Open Subtitles | كلّ هذه السنوات، كنت أعتقد أنه كان خطأي بأن والداي ماتوا بسبب النار التي بدأتها لكنه كان أنت |
| Ama 34. Sokak Okulu'nda başlattığım programlar birçok yaşamı değiştirdi. | Open Subtitles | أمم, ولكني أظن بعض البرامج التي بدأتها |
| Çok eskiden başlattığım bir şeyi bitirmiş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | اشعر بأتى انهيت شيئا قد بدأته من زمن |
| Senden rica ediyorum onu bana ver ki başlattığım işi bitireyim. | Open Subtitles | لذلك أطلب منك تسليمه لي لإنهاء ما بدأته |
| Senden rica ediyorum onu bana ver ki başlattığım işi bitireyim. | Open Subtitles | لذلك أطلب منك تسليمه لي لإنهاء ما بدأته |
| Seçme şansım yok. başlattığım şeyi tersine çevirmeliyim. | Open Subtitles | لا خيار أمامي عليّ التراجع عمّا بدأته |
| Benim başlattığım bir Big Brother programından. | Open Subtitles | من برنامج الأخ الأكبر الذي بدأته.. |
| Bırakın başlattığım şeyi bitireyim. | Open Subtitles | دعوني أنهي ما بدأته فحسب |
| Arkadaşım Polly ile başlattığım banyo ürünlerinin adı. | Open Subtitles | (إنه عبارة عن منتجات حمام بدأتها مع صديقتي (بولي |