Buraya gelerek yeterince risk aldım. Sizde bana ait olan bir şey var. | Open Subtitles | لديّ الكثير على المحك هنا لديكما شيء يخصني |
Bizde kaldığın zamanlarda, bana ait olan bir şeyi yanlışlıkla almadın, değil mi? | Open Subtitles | ـ عندما كنت ساكن عندنا ، لم تأخذ شئ يخصني بالغلط ، صح ؟ |
Schneke, sanırım sende bana ait olan bir şey var. | Open Subtitles | أيتها الجميلة ، أعتقد أن لديك شيئاً يخصني |
Daha da alışılmadık bir şey yaptım. bana ait olan parayı geri almayı reddettim. | Open Subtitles | الأغرب منه إنى رفضت أن أسترجع مالاً كان يخصنى. |
Orada bana ait olan bir şey var ve öyle kolay bırakmaya niyetim yok. | Open Subtitles | إسمع لديك شيء في الداخل و هو لي و لن أتخلى عنه |
Zaten bana ait olan şey üzerinden pazarlık yapman ne kadar da tuhaf. | Open Subtitles | عجيب أن تساوميني على ما هو ملكي فعليًّا. |
Hatta daha geçen hafta kendisi, bana ait olan bir şeyi aldı. | Open Subtitles | .. في الواقع ، الشهر الماضي أخذت شيئاً يخصّني إلى منزلها |
Bana bu fikirle geldin, bende boşandıktan sonra tamamen bana ait olan bir şey yapacağım için... o kadar heyecanlandım ki. | Open Subtitles | كل ما في الامر ان اخبارك اتتني على حين غرة وبعد الطلاق كنت فقط متشوقة للغاية ان يكون لدي اخيرا شيئا يخصني وحدي |
Ortak bir tanıdığımız sana bana ait olan bir şey vermiş. | Open Subtitles | أحد معارفنا المُشتركين أعطاك شيئاً يخصني |
Sana şunu söylüyorum o kızda bana ait olan bir bilgisayar var. | Open Subtitles | ما أخبرك به هو أن "أن تلك الفتاة تحوز حاسوب محمول يخصني" |
Adrian'da bana ait olan bir şey var ve onu almadan buradan gitmiyorum. | Open Subtitles | أدريان لديه شيء يخصني و أنا لن أغادر حتى أحصل عليه |
Ve sonunda seninle de tanıştığımıza göre bana ait olan başka bir şeyi de kurtarmama yardım edebilirsin. | Open Subtitles | وبما أنّ الحظ قد حالفنا والتقينا، يمكنك مساعدتي على استعادة شيء آخر يخصني. |
Beni endişelendiren şey ise, onun dün gece bana ait olan bir şeyi taşıyor olmasıydı. | Open Subtitles | مايهمني أنه كان يحمل شياً ما الليلة الماضية وهو يخصني |
Julian, maalesef bana ait olan birisi yönünü senin bu iğrenç şehrine çevirmiş ve ben de onu geri istiyorum. | Open Subtitles | جوليان , لسوء الحظ شيء يخصني قد وجد طريقه لداخل مدينتكَ التعيسة وأريد استرداده |
bana ait olan şeyi size verdi, onu geri istiyorum. | Open Subtitles | لقد أعطتكم شيء يخصني و أنا أريد إسترجاعه |
bana ait olan ve sevdiğim" "bir şeyin, senin olmasını istedim." | Open Subtitles | ولكنى كنت اريدك ان تحمل شئ يخصنى شئ احبه |
Bak, buradan çıkmak istiyorsan bana ait olan şeyi bana vermelisin. | Open Subtitles | انت تريد الخروج من هنا , ثمّ سَتَعطينى ما يخصنى |
bana ait olan bir şeyi alan insanlara neler yapabileceğimi gördün. | Open Subtitles | لقد رأيت ما يمكنني القيام به مع الناس الذين يحاولون أخذ ما هو لي |
Eğer bana ait olan birşeyi başkasına vermek istersem! | Open Subtitles | ماذا لو أردت تقديم ما هو ملكي لأحدهم ؟ |
Çünkü sen ve kankan Dr. Stockman bana ait olan bir şeyi buldunuz. | Open Subtitles | لأنك وصديقك د. "ستوكمن" وجدتما شيئا يخصّني |
Bunlar az önce bana ait olan aynı eller, aynı kollar ve aynı yüz. | Open Subtitles | هاتين هما نفس اليدين نفس الذراعين نفس الوجه الذى كان لى منذ لحظه مضت |
- Sende bana ait olan bir şey var... | Open Subtitles | لديك شيء يخصُّني |
Tamam, o zaman bana ait olan şeyi alıp hemen yoluma gidebilirim dostum, buna ne dersin? | Open Subtitles | بالأرجح سآخذ شيئا ما ينتمي لي و سأنصرف لحالي حينها كيف يبدو هذا؟ |
Tutuklandığımda, bana ait olan her şeyi aldılar... | Open Subtitles | حينما ألقي القبض علي قامت الدائرة بالبحث و مصادرة ... جميع مقتنياتي |