Yalan söylemiyorum! Daha herkesi aramadım. Lütfen, Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | أنا لا أكذب ، لم أجرب أحداً بعد أرجوك ، يجب أن تساعدني |
Bu iş nasıl biter bilmiyorum ama Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | لا أعرف كيف انتهى بي الأمر هنا ولكن يجب أن تساعدني |
Hadi dostum Bana yardım etmelisin, tamam mı? İçim içimi kemiriyor şurada. | Open Subtitles | بحقك يا رجل ، عليك مساعدتي في هذا الأمر ، أنا أموت |
Senin taşıdığını bilmeyecek ki. Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | أنه لن يعلم بإنك تحمل النقود , هيا عليك مساعدتي |
Ben onu göremediğim için sen Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | لا أستطيع رؤيتها أو التحدث لها يجب أن تساعديني |
Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | ..ليس بإمكاني فعل شيء - يجب عليكِ مساعدتي. |
Tom, Bana yardım etmelisin. Bir basilisk var. | Open Subtitles | يجب أن تساعدني يا توم هنالك الثعبان بازيليسك |
Stres seviyeni düşüreceksek, Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | أنظر، لو أننا سنقوم بتخفيض ضغطك أريدك أن تساعدني قليلاً |
Öyleyse onarmam için Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | هذا يعني أن عليك أن تساعدني في اصلاح المكان |
Polisler geri dönmeden, cüceyi saklamam için... Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تساعدني علي إخفاء هذا القزم قبل أن يرجع الشرطة إلي هنا |
Bana yardım etmelisin, tamam mı? | Open Subtitles | يجب أن تساعدني ، هل هذا ممكن؟ فقط استخدمها ، أتعرف؟ |
Ama Bana yardım etmelisin. Yardım etmelisin. Lütfen! | Open Subtitles | لكن عليك مساعدتي ، عليك مساعدتي مايلز أرجوك |
Son on tanesi için Bana yardım etmelisin yoksa "Bay Mutlu" yorulur. | Open Subtitles | سنذهب جميعاً إلى السماء سيكون عليك مساعدتي |
Ayaklarımı zar zor hissediyorum. Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | بالكاد استطيع ان اشعر بساقي يجب عليك مساعدتي |
Tamam, ama Bana yardım etmelisin dostum. O şeyleri sakın es geçme. | Open Subtitles | حسناً ، عليك مساعدتي هنا يا رجل لا تفوت هذه الأشياء |
Tek başıma çıkaramam. Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | لا أستطيع خلع ملابسي وحدي يجب أن تساعديني |
Bana yardım etmelisin, şimdi! | Open Subtitles | أسمعي , يجب عليكِ مساعدتي الآن |
Bu çok çaba gösterdiğin anlamına gelir. Dinle Jackson, Bana yardım etmelisin adamım. | Open Subtitles | يعني انا اجهد نفسي قليلا اسمع جاكسون , يجب عليك ان تساعدني اخي |
Bilmek istediklerini anlatırım ama önce Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | سأخبرك ما تريد معرفته ؟ ولكن أولا يجب أن تساعدنى |
Anlaşmayı bozmuş oluyorum, ama öğrenmek zorundasın... çünkü buradan çıkmam için Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | أنا بذلك أكسر التعليمات ولكنك يجب أن تعلمى لأنك يجب أن تساعدينى على الخروج من هنا |
Bana yardım etmelisin. Genç ve cesursun. Kocam zayıf ve ... birazcık deli. | Open Subtitles | يجب ان تساعدنى ، كانوا صغارا و شجعان زوجى ضعيف |
Hadi ama, gitmek istiyorsan Bana yardım etmelisin. Tıbbı tedaviyi reddetme nedenini yazmam gereken kağıtlar var. | Open Subtitles | هيّا، يجب أن تُساعدني هناك العديد من أوراق العمل التي يجب عليّ كتابتها مفسراً سبب رفضكَ للعلاج الطبّي |
- Hayır Ian. Hadi adamım Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | - لا , ايان عليك مساعدتى يارجل |
Bana yardım etmelisin. Callie'nin ne kadar zeki olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | عليكِ أن تساعدينني ليس لديك فكرة عن مدى ذكاء هذه الفتاة |
Ve dedi ki, dedi ki, dedi ki, hiç kimse, hiç kimsenin bilmemesi gerekiyor bunu. Dedi ki, Bana yardım etmelisin. Ben de kabul ettim. | TED | قال, قال, قال ليس بإمكننا ان نترك اية احد ليعرف ماحدث اخبرني, عليك ان تساعديني, أوافق, أوافق |
Numarayı bulmamda Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | انت يجب مساعدتي في العثور على هذا رقم الهاتف. |
Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | إسمعنى عليك أن تساعدنى |
Adam psikiyatristin ofisine girer ve der ki "Doktor Bana yardım etmelisin Abim delirdi. | Open Subtitles | " يقول له " أيها الطبيب ، عليك مُساعدتي إن أخي مجنون ، يعتقد أنه دجاجة |