"beş yaşında" - Translation from Turkish to Arabic

    • بعمر الخامسة
        
    • في سن الخامسة
        
    • في عمر الخمس سنوات
        
    • خمس سنوات في
        
    • كنت في الخامسة
        
    • فى الخامسة
        
    • عمر الخامسة
        
    • عمره خمس سنوات
        
    • ذات خمسة أعوام
        
    • في الخامسة من العمر
        
    • في الخامسة من عمره
        
    • هي في الخامسة
        
    • كان في الخامسة
        
    • في الخامسة عشر
        
    • في الخامسة من عمرها
        
    Hazır mısınız? Bu yeryüzünde son yaptığı bir şey Heidi adındaki küçük bir kızın, beş yaşında, omurga kanserinden ölmeden önce. TED هذه الرسمة هي أخر تصرف قامت به فتاة تدعى هادي وهي بعمر الخامسة قبل أن تتوفاها المنية بسبب سرطان في العمود الفقري
    Doğru duydunuz. İki kaçak yolcu var. Biri yetişkin erkek, diğeri de beş yaşında bir kız çocuğu. Open Subtitles ما وصلك صحيح، فردين إضافيين رجل بالغ، وطفلة بعمر الخامسة
    Anna on beş yaşında, aileler arasındaki eski çatışmaları gidermek ve Alexios'un saltanatını güçlendirmek için Nikephoros Bryennios ile evlendi. TED في سن الخامسة عشرة، تزوجت آنا من نيكيفوروس برينيوس لقمع الصراعات القديمة بين عائلاتهم وتقوية عهد أليكسيوس
    Nay-Nay biz henüz beş yaşında sanat kampındayken korktuğumu görüp benimle konuşan küçük kız. Open Subtitles ناي ناي الفتاة الصغيرة، عندما كنا فقط خمس سنوات في مخيم الفنون بدأت بالتحدث لي عندما كنت خائفة
    Ben daha beş yaşında, ergenlik devrine başladım. Open Subtitles لقد توقفت عن كوني طفلاً عندما كنت في الخامسة
    Babam beş yaşında googly'leri attırmaya başlamıştı bana. Open Subtitles والدي جعلني ألعبها وأنا فى الخامسة من عمري.
    beş yaşında baleye başlamış bir hatun. Open Subtitles شريكاً كانت تأخذ دروساً للباليه منذ أن كانت في عمر الخامسة ؟
    O, beş yaşında bir çocuk büyüten bekar bir anneydi, Open Subtitles هي كانت أم عزباء , تربي طفلاً عمره خمس سنوات
    Hızlıca kaçmak zorundaydım hem de. beş yaşında bir çocukla hızlı kaçamıyorsun işte. Open Subtitles كان علي الهرب وسريعاً ولا يمكن الهرب مع فتاة ذات خمسة أعوام
    Eğer kendinize karşı dürüst olabilirseniz, aslında o sizden bile daha zeki ve daha sadece beş yaşında. TED وإن كنتم صرحاء مع أنفسكم، فستقرون بأنها أكثر ذكاء منكم أيضاً، مع أنها في الخامسة من العمر.
    Clara, şu kardeşin sanki beş yaşında bir çocuk gibi. Burada ne yapıyoruz, biliyor musun? Open Subtitles أوه كلارا، ذلك الاخ الصغير خاصتك كأنه طفل في الخامسة من عمره
    Düşününce de kırk beş yaşında, bekâr bir lojistik müdürü seni yataktan mı attı? Open Subtitles ومن ثم مديرة لوجيستية عزباء بعمر الخامسة والأربعين تقوم بركلك خارج سريرها
    Bu Jabbar; beş yaşında. Open Subtitles -أنا بعمر الخامسة أيضاً -أنا بعمر الخامسة و النصف أنا بعمر الخامسة و ثلاثة أرباع
    beş yaşında Tennessee'den oraya taşındım. Open Subtitles انتقلت إلى هناك من "تينسي" وأنا بعمر الخامسة
    beş yaşında, gökyüzünde bir cisim keşfettim ve kendisinin daha sonrasında ay olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles في سن الخامسة إكتشفت جرما سماويا و تبين لاحقا انه القمر
    Ben baban değilim, sen de beş yaşında değilsin. Open Subtitles أنا لست والدك وكما إنّك لست في سن الخامسة.
    Biz henüz beş yaşında sanat kampındayken korktuğumu görüp benimle konuşan küçük kız. Open Subtitles الفتاة الصغيرة، عندما كنا فقط خمس سنوات في مخيم الفنون بدأت بالتحدث لي عندما كنت خائفة
    On beş yaşında. On beş yaşındaki halini hatırlıyor musun? Open Subtitles أنه في الخامسة عشر تذكر عندما كنت في الخامسة عشر ؟
    Sayın Yargıç, o daha beş yaşında. Open Subtitles حضرة القاضي، هي في الخامسة من عمرها.
    Okuduğu bir kitap, beş yaşında izlediği bir çizgi film. Open Subtitles كتاب قرأه .. مسلسل كارتوني رآه منذ كان في الخامسة
    beş yaşında gibi haykırmayı kes. Open Subtitles توقفِ عن الصياح هكذا مثل فتاه في الخامسة من عمرها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more