"ben küçük" - Translation from Turkish to Arabic

    • كنت صغيرة
        
    • كنت صغيراً
        
    Ben küçük bir kızken, her yaz büyükbabamları ziyaret ederdim. TED عندما كنت صغيرة, كنت أزور أجدادي كل صيف.
    Paskalya vakti de geldi zaten. Ben küçük bir çocukken, Noel bana karmaşaymış gibi gelirdi. Open Subtitles عندما كنت صغيرة , كان عيد الميلاد وقتاً محيراً بالنسبة لىّ
    Ben küçük bir kızken sevdiğim adamı bulduğumda sonsuza kadar mutlu olacağımı zannederdim. Open Subtitles عندما كنت صغيرة... كنت أؤمن أنه حالما أجد الرجل الذي أحبه... فستحالفني السعادة..
    Ben küçük bir çocukken, yaz akşamları her evin önünde zamanın şarkılarını veya geçmişin şarkıları bir arada söyleyen gençler bulurdunuz. TED فأنا عندما كنت صغيراً .. كنت معتادا في ليالي الصيف على سماع الشبان أمام كل منزل يغنون الأغاني المعاصرة أو القديمة
    aslında, Ben küçük bir çocukken, annem .... benim sevmediğim hiç bir kelimenin olmadığını söylerdi. Open Subtitles عندما كنت صغيراً أخبرتني أمي أنه ما من كلمة صادفتها
    Ben küçük bir kızken Ateş Ulusu köydeki çiftliğimizi bastı. Open Subtitles عندما كنت صغيرة , غزت أمة النار قريتنا الزراعية
    Ben küçük bir kızken bir gün evden kaçıp bir mağaraya saklandım. Open Subtitles في يوم ما عندما كنت صغيرة هربت و اختبأت في كهف
    Ben küçük bir kız iken, bir bebeğim vardı. Open Subtitles تعرفين, عندما كنت صغيرة كانت عندي هذه الدمية
    Ben küçük bir kızken babam, ailesini ve inandığı şeyleri ne pahasına olursa olsun korumak istemişti. Open Subtitles عندما كنت صغيرة والدي أراد أن يحمي عائلته ومعتقداتهم مهما كانت
    Ben küçük bir çocukken, ne zaman büyük bir fırtına çıksa babam bizi dışarı çıkartır ve korkulacak bir şey olmadığını gösterirdi. Open Subtitles عندما كنت صغيرة, أية مرة ,كان فيها عاصفة كبيرة كان يأخذني أبي إلى قلبها ليريني بأنه لا يوجد شيء لأخاف منه
    Ben küçük bir kızken bu hikâyeyi çocukları korkutmak için anlatırlardı. Open Subtitles عندما كنت صغيرة كانوا يخبرون هذه القصة ليخيفوا الأطفال.
    Ben küçük bir kızken köyümüzde bir isilik salgını vardı ve neredeyse tüm kadınları götürdü. Open Subtitles عندما كنت صغيرة انتشر طفح جلدي في قريتنا وكاد يقتل جميع النساء
    Ben küçük bir çocukken benim de vardı böyle bir oyuncağım. Open Subtitles عندما كنت صغيرة كان عندي واحدة مثلها
    Bunu Ben küçük bir çocukken babamla birlikte yaptık. Open Subtitles هذا عملته مع أبي عندما كنت صغيرة
    Ben küçük bir kızken, babam bir balo düzenledi. Open Subtitles عندما كنت صغيرة اقام أبى حفلاً راقصاً
    Ben küçük bir kızken Guatemala'daki köyüme gelip hastane kurdu. Open Subtitles عندما كنت صغيرة جاء إلى قريتي في (جواتيمالا) وبنى المستشفى
    Ben küçük bir çocukken babam hastalandı. Open Subtitles عندما كنت صغيرة .... مرض والدى
    Ben küçük bir çocukken babam eve gelmediğinde annem çok sinirlenir ve votka içmeye başlardı. Open Subtitles انا اتذكر عندما كنت صغيراً و والدى لم يكن يعود الى المنزل لذا تغضب والدتى و تشرب الفودكا
    Ben küçük bir çocukken annem bana ne derdi biliyor musun? Open Subtitles أتعلم حين كنت صغيراً ماذا إعتادت أمّي أن تقل لي؟
    Ben küçük bir çocukken, babam bizi terk etti öldü aslında. Open Subtitles حينما كنت صغيراً تركنا أبي مات في الواقع
    Ben küçük bir çocuk iken ailem ile sonradan hayaletli olduğunu keşfettiğimiz bir eve taşınmıştık. Open Subtitles "{\pos(192,225)}مواجهات خطيرة"، برنامج لم يتم عرضه بواسطة شركة (هارتفيلد) للإنتاج عندما كنت صغيراً إنتقلت عائلتي إلى منزل اكتشفت فيما بعد أنه كان مسكوناً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more