| Zombi ilmi on yıllardır ortak bilincin bir parçası olmuştur. | Open Subtitles | كانت تقاليد الزومبى جزء من الوعي الجماعي لعقود من الزمن. |
| Etkisi bitince işe yaramaz olacaksın. Ya bilincin kapanacak yada tepki veremeyeceksin. | Open Subtitles | لن تكوني ذات فائدة بعد ذلك عقلك لن يستجيب و ستفقدين الوعي |
| Bilim nesneldir, bilinç özneldir, haliyle bilincin bilimi olamaz. | TED | العلم موضوعي أما الوعي فهو ذاتي لذا لا يمكن أن يكون هناك علم للوعي |
| Beyninde bir Tok'ra ortak yaşamı öldü, hafızan değiştirildi ve bilincin bilgisayara aktarıldı ve tekrar sana aktarıldı, ve bunlar sadece bir başlangıç. | Open Subtitles | بعض الخلايا توفيت في مخك ذاكرتك و وعيك انتقلا الى الحاسوب ومرة أخرى في جسمك وهذا فقط للمبتدين |
| bilincin bir robota kopyalandığında, bunun sen de farkına varamamıştın. | Open Subtitles | عندما كان وعيك منسوخ في انسان آلي لم تعلم ذلك على أي حال |
| Yani, bilinç öznel ve bilim nesnel olduğu için bilincin nesnel bir bilimi olamayacağına dair itiraz, bir kelime oyunu. | TED | فالاعتراض القائل أنك أنت لا تستطيع أن يكون لديك علم موضوعي للوعي لأنه ذاتي و العلم موضوعي، هذا تلاعب لفظي |
| Rüyalar da bu tanımda, bilincin bir şeklidir. | TED | الأحلام هي شكل من أشكال الوعي طبقاً لهذا التعريف |
| Tamam, bilincin diğer bir özelliği, bu inanılmaz birleşmiş bilinç alanından sonra, bilinç davranışlarımızda işlevselleşiyor. | TED | حسناً، الخاصية التالية للوعي، بعد مجال الوعي الموحد المدهش، هي أنه له دور في سلوكنا أحياناً |
| İlk söylediğim şey, bilincin var olmadığı, bir illüzyon olduğuydu. Bunu zaten cevapladım. | TED | حسناً، الاعتراض الأول كان أن الوعي ليس له وجود إنه وهم. لقد أجبت عن ذلك قبل قليل. |
| Yapılacak en doğal şey bilincin kendisini doğayı oluşturan temel bir yapı taşı olarak ele almak olacaktır. | TED | الشيء الطبيعي للقيام به هو افتراض الوعي ذاته كشيء أساسي، لبنة أساسية للطبيعة. |
| bilincin temel birşey olduğunu söyleyen ilk çılgın fikirden gelen birazcık motivasyon... | TED | بعض الدوافع تأتي من الفكرة المجنونة الأولى، وهي بأن الوعي أساسي. |
| Tononi'nin teorisine göre, bilincin de sıfırdan farklı bir derecesi olacağı kesindir. | TED | في نظرية تونوني، ستظل هناك درجات غير صفرية من الوعي. |
| bilincin ve aradığın şey arasındaki engeli kontrol et. | Open Subtitles | أنت تتحكم بالحاجز بين وعيك و ما تبحث عنه |
| bilincin transfer edilecek ve başka bir vücutta uyanacaksın. | Open Subtitles | وعيك سيتم نقله فوراً .. وستسيقظين بجسم أخر |
| bilincin zamanda her atlama yaptığında geri dönüşü gittikçe daha da zorlaşıyor. | Open Subtitles | بكلّ مرّة يثب بها وعيك تزداد عودته صعوبة مرّة تلو الأخرى |
| bilincin simulasyonda .sıkışıp kasaydı sen de temkinli olurdun. | Open Subtitles | حسناً أعتقد وجود وعيك محتجز فى محاكاه سيفعل هذا من أجلك |
| bilincin kesin özelliklerini tanımlayalım, böylece daha önce yaptığım o dört itiraza karşılık verebilelim. | TED | دعنا نحدد الخواص الدقيقة للوعي لنستطيع الإجابة عن هذه الاعتراضات الأربع التي ذكرتها |
| Tamam. bilincin diğer bir özelliği de birleştirilmiş bilinç alanlarından gelmesi. | TED | حسناً، خاصية أخرى للوعي هي أنه يأتي بمجالات وعي موحدة |
| Fakat aynı zamanda, bilincin veya kendi bilincimizin, düşündüğümüz gibi mükemmel olmadığını da size göstermeye çalışacağım. | TED | لكن سوف أحاول أيضا أن أريكم أن الإدراك ليس تماما مثل الإعجاز إدراكك ليس تماما رائع و كأنك كما فكرت به |
| - O sırada bilincin yerinde miydi? | Open Subtitles | -أكنت واعيًا بأثناء هذا؟ |
| bilincin, kocaman bir fil olan bilinçaltının üzerinde minicik bir sürücü olduğunu söyler | TED | قال ان العقل الواعي هو عبارة عن رجل صغير يجلس على فيل كبير والذي هو يمثل العقل الغير واعي |