"bir ağaçta" - Translation from Turkish to Arabic

    • في شجرة
        
    • على شجرة
        
    • فوق شجرة
        
    • فى شجرة
        
    • على الشجرة
        
    • بداخل شجرة
        
    • من شجرة
        
    • في الشجرة
        
    Hademeler ofisin dışında bir ağaçta buldular. Open Subtitles هناك شيء المفتشون وجدوه في شجرة تحت مكتبه
    Gerçekte bir ağaçta yaşadığımı düşünmedin, değil mi? Open Subtitles انت لم تظن حقاً أني أعيش في شجرة أليس كذلك؟
    Yani şeftali, erik, kayısı, nektar ve kiraz; hepsi bir ağaçta yetişiyor. TED بحيث أن الخوخ والبرقوق والمشمش والنكتارين والكرز تنمو جميعها على شجرة واحدة.
    Newman bir ağaçta kürk bulduğunu duydum ve o kürk bir arkadaşıma ait ben de ona geri vermek istiyorum. Open Subtitles علمت أنك وجدت معطفاً من الفراء فوق شجرة وأعتقد أنه يعود إلى أحد أصدقائي وأريد ارجاعه إليه.
    Senden kurtulmak için gerekirse bir ağaçta bile yaşarım. Yapmayacağımı sanma. Open Subtitles سأعيش فى شجرة إن استلزم الأمر لأبتعد عنك ولا تظن أننى لن أفعل ذلك
    Kurbanının bir ağaçta sallandığını görmek gibiydi. Open Subtitles أمسك دبوساً بقدمي أرى ضحيتك معلقة على الشجرة
    Norveç'te bir ağaçta. Open Subtitles بداخل شجرة في "النرويج"، ولسوء الحظ... لم نكن نحن من عثرنا عليه.
    Evinin yakınındaki bir ağaçta sallanırken bulunmuş. İntihar. Open Subtitles لقد وجد مُعلقاً من شجرة بالقرب من منزله ، جريمة إنتحار
    Komik çünkü insan onun bir ağaçta olmasını beklemiyor, değil mi? Open Subtitles إنها مضحكه لأنك لا تتوقّع بأنّها ستكون في الشجرة
    Eminim bir yerlerde bir kedi bir ağaçta mahsur kalmıştır. Open Subtitles أنا متأكد أنّه في مكان ما هناك قطّة عالقة في شجرة.
    Daha önce sekiz ay bir ağaçta yaşamıştım. Open Subtitles وأنا قد عشت لوحدي في شجرة لمدة ثمانية أشهر
    "Aşk olgun bir meyve, büyüyen mor bir ağaçta." Open Subtitles "الحب هو خوخة ناضجة تنمو في شجرة أرجوانية"
    "Aşk olgun bir meyve, büyüyen mor bir ağaçta." Open Subtitles "الحب هو خوخة ناضجة تنمو في شجرة أرجوانية"
    hoşçakal küçük sarı kuş, çıplak bir ağaçta rüzgarla savaşırım, esir olmaktansa altın bir kafeste. Open Subtitles وداعاً أيها الطائر الأصفر الصغير ♪ ♪ إنني أفضل البرد بشجاعة ♪ على شجرة أوراقها قد تساقطت ♪ ♪ على أن أسجن ♪
    Ayının teki beni taşıdı! Ve geceyi bir ağaçta geçirdik. Open Subtitles -لقد حملنى دب , و أقضينا الليلة كلها على شجرة
    bir ağaçta yaşayan iki küçük kuş varmış. Open Subtitles كـان هناك طـائران صغيران يعيشـان على شجرة.
    Sir Guy Robin Hood'u bir ağaçta kıstırdı. Open Subtitles حصل السّيد (غيسبورن) على (روبن هود) حاصره فوق شجرة!
    Ve 9 hafta boyunca bir ağaçta yaşadı. Open Subtitles ...وعاشت فوق شجرة لمدة تسع أسابيع
    Anladım. O bir ağaçta. Open Subtitles اظن انى فهمت انه فى شجرة
    Jay ve Justice, bir ağaçta oturup düzüşürler. Open Subtitles جاى وجاستيس يجلسون على الشجرة ي_ت_ض_ا_ج_ع_و_ن
    Okuldaki bir ağaçta asılı mıydı? Open Subtitles معلقاً من على الشجرة في المدرسة؟
    Norveç'te bir ağaçta. Open Subtitles بداخل شجرة في "النرويج"، ولسوء الحظ...
    Cesedi, bu sabah Takoma Park'ta bir ağaçta sallanır halde bulundu. Open Subtitles لقد عثر على جثته متدلية من شجرة (هذا الصباح في (تاكوما بارك
    Ağaçtaydı ve "hiçliğin ortasındaki bir ağaçta neden hopârlör olsun" dedim. Open Subtitles لقد كان هناك فقط في الشجرة ، وكنت أقول لماذا ... لماذا يوجد مكبر صوت في شجرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more