"bir hastanede" - Translation from Turkish to Arabic

    • في المستشفى
        
    • في مستشفى
        
    • في مشفى
        
    • بمستشفى
        
    • مستشفى في
        
    • في مصحه
        
    • في أي مشفى
        
    • فى المستشفى
        
    • فى مستشفى
        
    • في مُستشفى
        
    • في مستشفي
        
    • أحد المستشفيات
        
    Doug'ın hikayesi bir hastanede geçiyor. Ben de hastanelere dair bir iki şey bilirim. TED قصة دوغ تحدث في المستشفى. أعرف شيء أو شيئين عن المستشفيات.
    Amerikalıların yüzde sekseni bir hastanede veya bakımevinde hayatını kaybediyor. TED نسبة ثمانين في المائة من الأمريكيين يموتون في المستشفى أو دار للرعاية.
    Onunla Doğu Cape'de bir hastanede tanıştık ve koca bir öğleden sonrayı beraber geçirdik - etkileyici bir çocuk. TED وكنت قد قابلتها في مستشفى في مدينة كيب الغربية وقضيت كل فترة بعد الظهيرة معها .. انها فتاة رائعة
    İkamet işi hallolana kadar beklersek, sen bir hastanede olacaksın ben diğerinde. Open Subtitles إذا أنتظرنا حتى إنتهاء الإقامة فستكون في مستشفى وأنا في مستشفى آخر
    1995'te bir üniversite öğrencisi olarak, Boston'da çok yoğun bir hastanede hekimlerle aylarımı geçirdim, onlara şunu sordum, ''Hastalarınızın sağlıklı olmak için en çok ihtiyaç duyduğu şey nedir?'' TED كطالبة جامعة في عام 1995 قضيت أشهراً أخاطب المختصين في مشفى بوسطن ما الذي يحتاجه مرضاكم ليكونوا بصحة جيدة؟
    Bu bir şekilde oluyor, özellikle bir gecede 14 hasta gördüğün bir hastanede çalışıyorsan. TED الان يتطلب بعض العمل, بالاخص عندما تعمل بمستشفى ترى فيها في الليلة الواحدة 14 شخصاً.
    Babam bana onun bir hastanede öldüğünü söyledi. Open Subtitles أبي أخبرني أن أمي ماتت في مصحه
    Yetkili biri, kendisine emanet edilen bir hastanede neler olduğunu bilmeli. Open Subtitles المسؤول عليه أن يعلم كلّ ما يحدث في المستشفى المؤتمن عليه تحت رعايته.
    Şehirdeki bir hastanede iş arayacak. Güzel. Open Subtitles إنها تبحث عن عمل في المستشفى في المدينة.
    bir hastanede gönüllü olarak çalışıyorum, çünkü şu ara gönüllü kaydolma işi için bekliyorum. Open Subtitles حالياً أنا متطوعة في المستشفى لأنني أنتظر عملية إعادة التجنيد
    Simdiye kadar bir hastanede olmasini umuyordum. Open Subtitles لقد كنت أظن أنه سيكون في المستشفى بحلول هذا الوقت.
    Afganistan'a 1990'da vardım savaş gazileri için bir hastanede çalışmak üzere. TED جئت لأفغانستان في 1990 للعمل في مستشفى لضحايا الحرب.
    Dedigim su, bizim asidan sitma, AIDS'ten korunmamizdan fazlasina ihtiyacimiz var. Ben tedavi edilmek istiyorum uygun bir hastanede eger basima orada birsey gelirse TED أقول أننا بحاجة لأكثر من مجرد الأدوية، الملاريا، الإيدز، لأنني أريد أن أُعالج في مستشفى صحي إذا حدث لي أي شئ هناك.
    Tavsiye mektubu olmadan başka bir hastanede düzgün bir iş bulamam. Open Subtitles لا يسعني الحصولُ على وظيفةٍ جيدةٍ في مشفى آخر بلا خطابِ توصية
    Ya da hastayı fluoroskopu olmayan bir hastanede ameliyat etmek zorunda kalırsanız? Open Subtitles أو لو اضطررتِ للتداخُلِ في مشفى لا يملكُ منظاراً ضوئياً؟
    Başkent'te bir hastanede çalışmış ve cinayetler durduktan sonra ayrılmış. Open Subtitles اشتغل بمستشفى العاصمة، واستقال في نفس أسبوع توقّف الجرائم.
    Hepiniz hasta insanlarla ve hastalıkla dolu bir hastanede bütün gün çalışıyorsunuz. Open Subtitles ما اليوم طوال مستشفى في تعملون والأمراض المرضى حولكم
    Annemin bir hastanede öldüğünü söylemiştin. Open Subtitles أخبرتني ان امي ماتت في مصحه
    Herhangi bir yerdeki özel bir hastanede tedavi görüyor olabilir. Open Subtitles قد يكون في أي مشفى للتعافي
    Ölmüş olmam lazımdı. El Paso'da bir hastanede uyandım. Open Subtitles كان من المفترض أن أموت ثم استيقظت فى المستشفى
    Özel bir hastanede, belki de özel kasabaların birinde. Open Subtitles انه فى مستشفى خاص ربما فى بلده معينه
    Sen sadece zihinsel bir hastanede hayal gören bir adamsın. Open Subtitles أنت مُجرد رجل مُضلل يتواجد في مُستشفى للأمراض العقلية
    Büyük bir hastanede neredeyse her şeyden saklanabilirsiniz. Vicdanınız dışında. Open Subtitles في مستشفي كبير يمكنك أن تخفي كل شيء بإستشناء ضميرك
    İletişim kuramaz halde bir hastanede yattığını mı düşünüyorsunuz? Open Subtitles ماذا، هل تعتقد أنّها موجودة في أحد المستشفيات عاجزة عن التواصل؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more