O yerin kıymetli olduğunu biliyordum. O evde bir hazine var. | Open Subtitles | كنت أعرف ان هذا المكان يساوى شىء, يوجد كنز بهذا المنزل. |
Eğer o hazineyi elde edemiyorsam herhangi bir hazine elde ederim. | Open Subtitles | حسناً ، ان لم استطع الحصول على الكنز سأخذ كنز اخر |
Gus, bu torbanın DNA'larımızla dolu sahipsiz bir hazine olduğunun farkında mısın? | Open Subtitles | غاس انت تدرك أن كيس القمامة هو كنز من الحمض النووي لدينا؟ |
Ailedeki herkes muhteşem ve gizemli bir hazine olduğunu bilir. | Open Subtitles | جميع من بالعائلة كانوا يعرفون بأنّ هناك كنزاً أسطورياً عظيماً |
Benden, 19. yüzyıla ait saçma bir hazine avında ona yardımcı olmamı istiyor. | Open Subtitles | يُريدني أن أساعده في بحثٍ سخيفٍ عن الكنز في القرن الـ 19. |
Zarifçe düzenlenmiş bir yığın sayıya benziyor olabilir; fakat bu aslında matematiksel bir hazine sandığı. | TED | قد يبدو لك هذا الشكل أشبه بكومة من الأرقام المرتبة ، لكنه في الواقع، كنز رياضي قيّم جداً. |
Yani, ah, şey hakkında ah, tılsımlı bir taşın içine kilitlenmiş garip ve muhteşem bir hazine hakkında. | Open Subtitles | حسنا، آه، حول لها آه، فهو يقع في حوالي كنز غريب ورائع الذي يحبس في حجر السحر. |
Buna inanamıyorum! Kaptan, orada bir hazine bıraktık! | Open Subtitles | لا أصدق ذلك أيها الكابتن , لقد تركنا كنز بالإسفل هناك |
Mezarın çok büyük bir hazine barındırdığını, bunun ise sadece ufak bir parçası olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وقال أن المقبرة تحتوى على كنز ضخم وهذه جزء ضئيل منه. |
Aradığım şey kötü büyücünün kuleye hapsettiği bir hazine. | Open Subtitles | الذي ريده هو كنز حيث قام ساحر شرير بحبسه داخل برج عالي |
Fıçıda bir hazine olduğunu düşünmüştüm ama yanılmışım. | Open Subtitles | فكّرتُ ان الجار يحتويْ علي كنز لَكنِّي كُنْتُ خاطئَ |
Sizin, burada bulunmanız bile bizim için, bulunmaz bir hazine. | Open Subtitles | مجرد حضورك هناك سيكون فعالاً، أنت كنز للطبخ. |
Yoksa sağlığında, haram bir hazine mi gömdün toprağa? | Open Subtitles | واذا كنت فى حياتك اغتصبت كنز ودفنته داخل رحم الارض |
Onu böyle koruduklarına göre, aşağıda bir hazine olmalı. | Open Subtitles | لهم لحمايته مثل هذا , هناك يجب أن يكون كنز هناك. |
Kısır bir eş ile hayatımın alacakaranlık gökyüzü arasına bir hazine yerleştirdin. | Open Subtitles | من زوجة عاقر انه نور السماوات في حياتي لقد وهبتني كنز |
Söylesene baba, çocukken bir hazine kadar çok değer verdiğin bir şey bulsaydın nasıl hissederdin? | Open Subtitles | أبي .. لو وجدت كنز ثمين الأثر خاص بطفولتك ماذا تعتقد أنك ستكون؟ |
Söylesene baba, çocukken bir hazine kadar çok değer verdiğin bir şey bulsaydın nasıl hissederdin? | Open Subtitles | أبي .. لو وجدت كنز ثمين الأثر خاص بطفولتك ماذا تعتقد أنك ستكون؟ |
ASL öyle bol bir hazine ki aynı deneyimlere sizin de sahip olmanızı isterdim. | TED | تعتبر لغة الإشارات كنزاً ثميناُ وأود أن تحضوا بنفس التجربة. |
Şehrin her yerine ipuçları koyarak tüm şehri kapsayan bir hazine avı yapsak nasıl olur? | Open Subtitles | - ماذا عن إنشاء لعبة البحث عن الكنز في المدينة مع ألغاز توجّه الأشخاص في كل أرجاء المدينة؟ |
Bu bütün insanlık için bir hazine. | Open Subtitles | هذا هو الكنز لكل البشر |
Bu sahipsiz bir hazine. | Open Subtitles | إنه الكنز الدفين. |