"bir karanlık" - Translation from Turkish to Arabic

    • المظلمة
        
    • هناك ظلام
        
    • مظلم
        
    • الظلامَ
        
    • هنالك ظلامٌ
        
    • مظلمة في
        
    • إن ظلمة
        
    Yani biz gökadanın kendisine takılırken, esasında orada bir karanlık madde bulutu var ve bu madde gökadanın yapısını ve dinamiklerini yönetiyor. TED نحن نرى المجرة لذا نركز فيها ، بينما أنها في سحابة ضخمة من المادة المظلمة وهو ما يسيطر على بنية المجرة وحركتها.
    Banyolarını kendim yapıyorum. Kendime ait bir karanlık odam var. Open Subtitles أنا أيضاً أحمض الصور بنفسي ، لدي غرفتي المظلمة الخاصة
    Mutlak bir karanlık ve insanı ezip pelteye çevirecek bir yüksek basınç var. Open Subtitles هناك ظلام دامس، ضغط يمكنه سحق إنسان حتّى اللّب.
    İçimde bir karanlık yarattı, bunun için onu affedemem. Open Subtitles لقد وضع بداخلى جانب مظلم لن اسامحه ابداً
    Bazen koyu bir karanlık, bazen kör edici bir aydınlık bazen de isim koyamadığımız başka bir şeyi hayal ederdik. Open Subtitles نَتخيّلُ الظلامَ أَو الضوء اللأمع أَو شيء آخر ذلك ما لَمْ نَعْرفْ كَيفَ نَسمّيه
    İçinde bir karanlık büyüyor. Open Subtitles هنالك ظلامٌ ينمو بداخله
    Bu girişim görüntüntünün ortasında bir karanlık nokta olacağı anlamına gelir. Open Subtitles هذا التداخل يعني أن الصورة ستكون لها بقعة مظلمة في وسطها.
    Önünüzde bitmeyen bir karanlık yatıyor. Akça bir at. Open Subtitles إن ظلمة لا تريم مترامية قبالتكم، حصان خشبيّ.
    Esasında bu ve diğer gökadalar, görünmeyen bir karanlık madde bulutunun içinde gömülü duruyorlar. TED في الحقيقة ، فإن هذه المجرة وكل المجرات الأخرى تبدوا وكأنها محاطة بسحابة من هذه المادة المظلمة.
    Onları görmenin bir yolu, bir karanlık madde parçacığının çarpıp sekmesini ölçebilecek çok hassas saptayıcılar inşa etmek. TED لذلك فإن إحدى الطرق للبحث عنها هي عبر بناء جهاز كاشف حساس جدا لجسيمات المادة المظلمة العابرة ويصطدم بها
    Bu kadar büyük bir karanlık gücü ortaya çıkaracak kaynağımız yok. Open Subtitles ليس لدينا مصادر لأستحضار تلك القوة المظلمة
    Senin böyle bir karanlık kuyuda tıkılı kalman hiçbirimizin işine gelmez. Open Subtitles أن تختفي في بعض الحفر المظلمة بمكان ما لا يخدم أي من مصالحنا
    İçinde bir karanlık büyüyor. Open Subtitles هناك ظلام ينمو بداخله، وبمجرد أن يصل لقلبه..
    Bütün o dindarlık ve dürüstlük numarasının altında gerçek bir karanlık yatıyor. Open Subtitles خلف كل ذلك التظاهر ... بالتدين والأخلاص هناك ظلام حقيقي
    Etrafımızda bir karanlık hissettiğinizi söylediniz. Open Subtitles .افزعك .انتي قلتي هناك ظلام يحيط بنا
    Babam, Scar'ın içinde kaçamadığı bir karanlık olduğunu söylemişti. Open Subtitles أبي قال كان هناك ـ جانب مظلم في سكار لم يستطع أن يهرب منه
    O zamanın en büyük büyücüsü savaş beyinin kana susamış adamlarının başka bir karanlık efendiye bağlanacağından korkmuş ve onlara bir bağlama büyüsü yapmış. Open Subtitles الساحر الأعظم بذلك الوقت خاف ان رجال سيد الحرب المتعطش للدماء ان يصبحو مقيّدين إلى سيد مظلم الآخر فوضع نوبة ملزمة عليهم
    Senin de klasın var, ancak içinde bir karanlık da görebiliyorum. Open Subtitles وأنت راقية ولكن لديك جانب مظلم يجذبك إلى الداخل
    Bazen koyu bir karanlık, bazen kör edici bir aydınlık bazen de isim koyamadığımız başka bir şeyi hayal ederdik. Open Subtitles نَتخيّلُ الظلامَ أَو الضوء اللأمع أَو شيء آخر ذلك ما لَمْ نَعْرفْ كَيفَ نَسمّيه لكن.
    Yerleşince sana bodrumda bir karanlık oda yaparız. Open Subtitles عندما نستقر بهذا البيت، سأبني لك غرفة مظلمة في الأسفل.
    Yani basitçe ben bir karanlık ruhun onun en iyi arkadaşını ele geçirmesine yardım etmiş oldum. Open Subtitles بأنني قد ساعدت روحاً مظلمة في الأساس للسيطرة على أفضل أصدقائه
    Arkanda sonsuz bir karanlık var yalnız birisi... Open Subtitles إن ظلمة لا تريم مترامية قبالتكم، شكل أوحَد...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more