"birbirinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • بعضهم
        
    • بعضهما
        
    • بعضنا البعض
        
    • بعضها
        
    • متشابه
        
    • بعضهن
        
    Umarım bu iki daire arasında birbirinin menzilinde olan geçitler vardır. Open Subtitles الآن, نأمل ان تكون البوابات في مدي بعضهم بين هذه الدوائر
    veya birbirinin omzu üzerinden bakarak kullandıkları ekran kodlarını öğrenebiliyorlardı. TED أو يمكنهم مراقبة بعضهم البعض ليستطيعوا معرفة الرمز السري الخاص بهواتفهم.
    birbirinin boğazına yapışan iki zengin adam mı? Open Subtitles رجال أغنياء ذوو سلطة يقومون بجز رقاب بعضهم البعض؟
    Linux'un ve internetin benimsenme dönemecine bakın... kesinlikle birbirinin izlerini taşır. Open Subtitles و منحنى تبني اللينكس ومنحنى تبني الانترنت فهما يطابقان بعضهما تماما
    Öbür tarafta, hareket eden iki ön-hücremiz oldu. Bunlar birbirinin etrafında daire çizmekten hoşlanıyordu. Birlikte bir çeşit dans oluşturdular. TED على الجانب الآخر لدينا خليتين أوليتين متحركتين وتحبان الدوران حول بعضهما، وتشكلان شيئاً يشبه رقصة، رقصةً معقدة مع بعضهما البعض.
    Birlikte anlaşmak mı yoksa birbirinin önünü kesmek mi? Open Subtitles انسجام بعضنا البعض , او عرقلة مسارات بعضنا البعض ؟
    Küçük bir plastik birim olan transistör, bizi birbirinin üzerine yerleştirilmiş statik tuğlalardan alıp her şeyin interaktif olduğu bir dünyaya getirecekti. TED كان الترانزستور وحدة بلاستيكية صغيرة ستأخذنا من عالم الوحدات الثابتة مكومة فوق بعضها البعض إلى عالم حيث كل شيء تفاعلي.
    Yanlış yatta olmalıyım o zaman. Bugünlerde tüm yatları birbirinin aynısı yapıyorlar. Open Subtitles اعتقد انني قدمت الى اليخت الخاطىء كل السفن تبدو متشابه هذه الايام
    Dur bakalım. Nasıl ikisi de birbirinin götünü sikebilir? Open Subtitles كيف يستطيعون أن ينحكوا بعضهم من المؤخره ؟
    Ülkeler birbirinin boğazına sarılıp kan istiyorlar. Open Subtitles البلدان وضعوا في حناجر بعضهم البعض، نباحٌ للدم
    Pislik yapanlar... birbirinin malını çalanlar... birbirini kullananlar. Open Subtitles الناس ينامون ويتغوّطون يسرقون بعضهم البعض يتلاعبون ببعضهم البعض
    Hepsi de birbirinin ateşli vücudunu keşfediyor. Open Subtitles كل يتبادل الثقافة الجنسية من أجساد بعضهم الساخنة
    Bu sadece takım elemanlarının birbirinin kafasını koparmasın diye yaptığım bir plan. Open Subtitles إنها مجرد خطة لأحافظ على بقية فريقى من تقطيع رؤوس بعضهم
    Binlerce çift birbirinin önünde işiyor. Open Subtitles الكثير من الازواج يبولون امام بعضهم البعض
    Şimdi,şu iki adamın birbirinin canına okumalarını izleyelim. Open Subtitles والآن .. دعنا نشاهد هذان الرجلان وهما يشبعان بعضهما ضرباً
    Eşler hiçbir zaman ayrılmamalı, daima birbirine sadık kalmalı ve birbirinin yardımına koşmalıdırlar. Open Subtitles على الأزواج ان يعيشوا معاً و يخلصون لبعضيهما و يساعدون بعضهما البعض
    Daha kuzeydeki bölgede, tabakalar birbirinin üzerinde kolayca kaymaya devam ediyor. Open Subtitles إلى الشمال، تنزلق الضفيحتان تدريجيّاً عن بعضهما.
    Oy kullanma yaşının altındaki herkes birbirinin sırlarını saklar. Open Subtitles نحن تحت السن القانونية، لذلك من واجبنا أن نحقظ أسرار بعضنا البعض
    Anlaşılan hepimiz birbirinin ismini biliyor, ne güzel. Open Subtitles يبدو أننا علي علم بأسماء بعضنا البعض. لذا هذا جيد.
    Suyu itmek üzere eklemlerimizi hareket ettirince, su moleküllerinin bir kısmı geri itmek yerine sadece birbirinin yanından geçebilir. TED عندما نحرك أطرافنا لندفع في اتجاه الماء جزء من جزيئات الماء ترجع و تبعد بعضها البعض بدلا من أن تدفعنا
    Yanlış yatta olmalıyım o zaman. Bugünlerde tüm yatları birbirinin aynısı yapıyorlar. Open Subtitles اعتقد انني قدمت الى اليخت الخاطىء كل السفن تبدو متشابه هذه الايام
    Bütün bunların sebebi kadınlar birbirinin kuyusunu kazar ve yetkili olmaya çalışır. Open Subtitles أنا أعني بأن المقصد من هذا هو أن يحب الفتيات بعضهن والسيطرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more