"birlikte çalıştığım" - Translation from Turkish to Arabic

    • أعمل معه
        
    • عملت معه
        
    • أعمل معها
        
    • أعمل معهم
        
    • اعمل معه
        
    • عملت معهم
        
    • اللواتي أعمل معهن
        
    • التي عملت معها
        
    • اعمل معهم
        
    • الذين اعمل
        
    • أتعامل معه والذي
        
    FBI'da Birlikte çalıştığım bir bilim adamı var. Open Subtitles هناك عالم أعمل معه في المباحث الفيدراليه
    Bu bey, insan olduğum zamanlarda Birlikte çalıştığım birisi. Open Subtitles هذا الشخص كنت أعمل معه عندما كنت من البشر
    Şimdi bahsedeceğim yorum yakın zamanda Birlikte çalıştığım bir yöneticinin yaşadığı deneyimden. TED هذا تعليق من مدير تنفيذي عملت معه مؤخرًا يوضح تلك التجربة.
    Birlikte çalıştığım her bir yöneticinin size onlara gelen mektuplardan ve içeriklerinden bahsedebileceğini söyleyebilirim. TED أستطيع أن أقول لكم أن كل مسؤول رسمي عملت معه سوف يخبركم عن الرسائل التي تصلهم وماذا تعني لهم.
    Sizleri, son 28 yıldır doğada Birlikte çalıştığım, olağanüstü bir yunus grubuyla tanışmanız için Bahama adalarına götürmek istiyorum. TED حسنا، سنذهب إلى جزر البهاما لنلتقي مجموعةً رائعةً من الدلافين التي أعمل معها في البرية منذ ثمانية وعشرين عاماً
    Ama ne kadar paranız olursa olsun buraya gelip Birlikte çalıştığım insanların önünde beni küçük görmeye hakkınız yok. Open Subtitles ولكن كل أموالك لا تعطيك الحق في أن تأتي إلى هنا و وتشوهي سمعتي أمام الأشخاص الذين أعمل معهم
    Geçen gece hayvanat bahçesinde Birlikte çalıştığım şu adamla çıkmıştım ve her neyse, sadece bir gece içindi ama çok farklı gelmişti. Open Subtitles في تلك الليلة كنت مع الشخص الذي اعمل معه في حديقة الحيوانات على اية حال , كانت ليلة واحدة
    Aslında, hayatımdaki hiç kimse kız olduğumu bilmiyordu; ne okuldaki öğretmenlerim, ne arkadaşlarım, ne Birlikte çalıştığım yönetmenler... TED في الحقيقة، لم يعرف أحد في حياتي أني كنت بنتا ولا حتى معلميني ولا أصدقائي ولا المخرجين الذين عملت معهم.
    Aynı teknolojiyi Birlikte çalıştığım bir deliye can yeleği yapmak için kullandım. Open Subtitles إستخدمت نفس المعدات التي إستخدمتها لصناعة سترة نجاة لمعتوه أعمل معه.
    İki gün sonra, soruşturmada Birlikte çalıştığım FBI ajanı da öldürüldü. Open Subtitles عميل فدرالي كنت أعمل معه في التحقيق قُتل أيضا
    Dedim ki, "Makine" diye bir adam var Birlikte çalıştığım. Open Subtitles قلت "الماكينة"... هو الرجل الذى يجب أن أعمل معه هناك..
    Benim hergün Birlikte çalıştığım adamdan bahsediyorsun.. Open Subtitles ، تقولين أن الرجل الذي أعمل معه يوميا... .... ـ
    - Jack, CTU'dan Birlikte çalıştığım tek kişi sensin. Onları ara, bana kefil ol. Open Subtitles انظر، جاك أنت الشخص الوحيد الذي عملت معه يوماً في وحدة مكافحة الإرهاب
    Birlikte çalıştığım manyak piçin teki dolaplara saklanır, sorgunun ortasında dışarı fırlayıp heriflere sopayla dalardı. Open Subtitles أنه شخص مجنون عملت معه أنه يستعمل الخزائن لأخفائها والنهوض في منتصف العرض أقصي المتنمقين بالعصا
    Ve bu Yuyu, Birlikte çalıştığım bir dansçı. TED أنا فنان. وهذه هي يويو، و هي راقصة أعمل معها
    Birlikte çalıştığım şirketleri sürekli kötülüyorlar. TED ودائمًا ما يزدرون الشركات التي أعمل معها.
    4 sene önce, TED sahnesinde, o zaman Birlikte çalıştığım bir firmayı duyurmuştum, Odeo adında. TED قبل اربع سنوات، على مسرح تيد، أعلنت عن شركة كنت أعمل معها في ذلك الوقت تدعى أوديو.
    Yalan söyledim Birlikte çalıştığım insanlara, en çok değer verdiğim insanlara. Open Subtitles .. و كذبت على من أعمل معهم على أناس أهتم بشأنهم
    Çünkü, son iki yıldır Birlikte çalıştığım adam belki de babamı öldürdü. Open Subtitles لانه ربما الرجل الذي كنت اعمل معه للعامين السابقين هو من قتل والدي
    Birlikte çalıştığım en bilgili ajanlardan biridir. Open Subtitles إنه أحد أكثر العملاء الذين عملت معهم ذكاءً
    Bu, Birlikte çalıştığım ve tanıdığım kadın mühendisler arasında oldukça yaygın olan bir fikir.ı TED إنه تعبير شائع بين المهندسات الإناث اللواتي أعمل معهن أو اللواتي أعرفهن.
    Birlikte çalıştığım en çarpıcı hayvanlar bunlar, ve kutup ayıları. TED انها حيوانات مميزة جداً .. وافضل الحيوانات التي عملت معها وهي مميزة مثل دببة القطب
    Birlikte çalıştığım insanlar işlerinde dünyanın en iyileri. Open Subtitles الرجال والنساء الذين اعمل معهم هم الافضل في العالم
    Bay Hastings, eskiden Birlikte çalıştığım bir muhbir bana Başkan'a suikast düzenleneceğini bildirdi. Open Subtitles سيد (هيستينجز)، إنني مع مخبر كنت أتعامل معه والذي يدّعي بأنه لديه معلومة عن محاولة اغتيال الرئيس (حسّان)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more