"birlikte olduğumuz" - Translation from Turkish to Arabic

• كنا معاً
• نحن معاً
• كنا مع بعض
• التي قضيناها سويةً
• أننا مع بعضنا البعض

Birlikte olduğumuz zaman, sadece kim olduğunuzu biliyordum.
عندما كنا معاً ، عرفتُ جزءاُ منك الذي كنتَ عليه

Geçen gece Birlikte olduğumuz sırada
يجب أن تعلم أنه ,عندما كنا معاً بالأمس

Şimdi veya elli sene sonra olacaksa olsun, Birlikte olduğumuz sürece ben iyi olurum.
لو كان هناك شيء سيحدث غداً أو بعد 15 عاماً أياً كان طالما نحن معاً سأكون بخير.

Dere yatağında, çadır içinde yaşasak bile Birlikte olduğumuz sürece mühim değil.
إذا انتهى بنا المطاف بالعيش في خيمة بالقرب من النهر طالما نحن معاً ستكون الأمور على مايرام

Tabi ki, ve Birlikte olduğumuz esnada ben de evliydim.
بالطبع ، وانا كنت متزوجة عندما كنا مع بعض اجل ، ولكن هذا كان

Birlikte olduğumuz ilk gece beni önce inciteceğini sonra da bir köşeye atacağını söylemişti.
في الليلة الأولى التي قضيناها سويةً.. أخبرني أنه سيؤذيني وينبذني

Birlikte olduğumuz müddetçe.
.طالما أننا مع بعضنا البعض

# Ve sona erdiğinde hayatım # # Hatırla Birlikte olduğumuz zamanları #
وعندما تنتهي حياتي تذكر عندما كنا معاً

Birlikte olduğumuz zamanlarda ona bir miktar borç vermiştim.
أقرضتها بعض المال عندما كنا معاً

Bir zamanlar Birlikte olduğumuz gerçeğini kimse bilmemeli.
...حقيقة أننا كنا معاً يجب أن لا يعلم أحد بذلك

Birlikte olduğumuz geceyi...
الليلة التي كنا معاً ؟

Birlikte olduğumuz sürece istediğimiz her şeyi başarabileceğimize inanıyorum.
أعتقد أننا نستطيع فعل أي شيء نريد طالما نحن معاً

Orada Birlikte olduğumuz sürece.
طالما نحن معاً

Birlikte olduğumuz sürece.
طالما نحن معاً

Bu müzeden, ilk kez Birlikte olduğumuz zamandan.
تلك من المتحف عند أول مرة كنا مع بعض

Ama Birlikte olduğumuz zamandan sonra çok değiştim.
لكني تغيرت كثيرا . منذ أن كنا مع بعض