"birlikte olmamız" - Translation from Turkish to Arabic

• نكون معاً
• نكون سوياً
• نكون معا
• نكون معًا
• لنكون معاً
• ان نكون سويا
• أننا معًا
• يَكُونَ سوية
• نكون مع
• نبقى سويا
• أنّنا معاً
• أننا معاً

Bu bir tatil haftasonu birlikte olmamız önemli.
إنها العطلة و المهم هو أن نكون معاً صحيح؟

Evet. Bizim birlikte olmamız Tanrı'nın emri.
أجل, لقد كانت خطة الله لنا لكي نكون معاً

Bizim birlikte olmamız gerek. Senin için yeterince iyi olan başka kim var ki?
من المفترض أن نكون سوياً ومن سوف يكون جيد كفاية من أجلك

Yani birlikte olmamız için biraz daha beklemek senin için sorun olmaz değil mi?
اذا لن تمانعي الانتظار لوقت اطول لكي نكون معا

Yaptığımız gibi birlikte olmamız bizim için doğru değil.
ليس من المناسب ان نكون معًا بتلك الطريقة مجددًا

Tekrar birlikte olmamız için ufacık bir şans dahi varsa benim için yapmaya değer.
إذا كانت هناك فرصة لنكون معاً ثانية، فإنّها تستحقّ ذلك بالنسبة لي

birlikte olmamız için başka yol bilmiyorum. Bizi durduran bir şey var mı dedektif?
لا فقط لا اعرف اي طريقه اخرى يمكن بها ان نكون سويا ايها المحقق

Şu an önemli olan, her zaman önemli olan tek şey birlikte olmamız.
كل ما يهم الآن كل ما يهم دائمًا هو أننا معًا لذا..

Tekrar birlikte olmamız için ne olursa, ne olursa... yapacağını söyledi.
يَقُولُ هو يَعمَلُ أيّ شئُ، أيّ شئ... لِكي يَكُونَ سوية ثانيةً.

Ama birlikte olmamız gerekiyor. Ders aldık.
لكن من المفترض أن نكون معاً لقد أخذنا فصولاً معاً

Evet, belki bizim birlikte olmamız aptalca ama, Alex, ikimiz de şansımızı denemeliyiz.
أيوه .. ربما يكون من الحمق أن نكون معاً.. ولكن

birlikte olmamız gerektiğini bilmiyor musun?
الا تعلمين انه من المفترض ان نكون معاً ؟

Beni destekleyemiyorsan belki de birlikte olmamız bile anlamsız.
إن كنت لا تستطيع مساندتي، فربما لا يجب أن نكون سوياً

Beni destekleyemiyorsan belki de birlikte olmamız bile anlamsız.
إن كنت لا تستطيع مساندتي ، فربما لا يجب أن نكون سوياً

Bize birlikte olmamız gerektiğini göstermeye çalışıyordu.
لقد كانت فقط تحاول ان ترينا اننا يجب ان نكون معا

Ama tekrar birlikte olmamız için vakit çok geç değil.
ولكن لم يفت الأوان بالنسبة لنا أن نكون معا.

Hayır. birlikte olmamız gerektiğini.
لا , بل أننا عنينا أن نكون معًا

- Sadie ile birlikte olmamız gerek.
-يفترض بي و(سايدي) أن نكون معًا .

Sahibe birlikte olmamız için bize mazeret vermiş oldu.
الدومينا أعطتنا الذريعة لنكون معاً

birlikte olmamız?
ان نكون سويا ؟

Önemli olan birlikte olmamız.
الشيء الأهَم هو أننا معًا.

birlikte olmamız gerekiyor, bunu kalbimden hissediyorum ve bence bizim için en doğrusu evlenmemiz olacak.
يجب أن نكون مع بعضنا البعض وأنا أشعر بهذا بقوه وأنا أشعر كأنه من الصواب أن نتزوج

Ellie! birlikte olmamız gerektiği için değil,
إللى أنا لا أريد أن نبقى سويا لأنه يجب علينا

Önemli olan, birlikte olmamız.
أهمّ ما في الأمر هو أنّنا معاً

Önemli olan birlikte olmamız.
المهم أننا معاً