"boş zamanım" - Translation from Turkish to Arabic

    • وقت الفراغ
        
    • وقت فراغ
        
    • الوقت الفارغ
        
    • أوقات فراغ
        
    Bugünün ziyaret günü olmadığını biliyorum, ama benim tek boş zamanım... Open Subtitles أعلم أنه ليس يوم الزيارة اليوم لكنه وقت الفراغ الوحيد لدي
    Çok şey öğrendim. Biraz boş zamanım vardı Bu yüzden düşündüm ki belki aile yurduma bir uğrayabilirim. Open Subtitles أنا أتعلم الكثير، كان لدي بعض وقت الفراغ ففكرت في زيارتكم
    Meyvelerimi parlatan dört el olduğundan şimdi çok daha fazla boş zamanım var. Open Subtitles حقا ، لدي الآن الكثير من وقت الفراغ الآن لأن هناك أربع أيادي تقوم بتلميع جميع فاكهتي
    Artık çift vardiya yok, bu yüzden daha boş zamanım var Open Subtitles لا مزيد من ضعف الدوام لذلك حصلت على وقت فراغ أكبر
    boş zamanım vardı, hoşuna gideceğini düşündüm. Open Subtitles لدي وقت فراغ اعتقدت أنك ستكون سعيدا بهذا
    boş zamanım olması garip. Open Subtitles أعنى أن أنه أشعور غريبِ أن تملك كل هذا الوقت الفارغ.
    Çok boş zamanım var o yüzden, sizin ifade verdiğiniz tüm duruşma metinlerini okudum. Open Subtitles كان لدي الكثير من وقت الفراغ لذا قرأتُ كل سجلات المحاكمات حيث أنتم أدليتم بشهادتكم
    Var, ve ne kadar şanlısın ki, biraz boş zamanım var. Open Subtitles أنتَ كذلك , ولحسن حظك لديَّ بعض من وقت الفراغ
    Yeni casinoya bakıyordum. Biraz boş zamanım vardı. Open Subtitles كنت أتفقد الكازينو الجديد , لدي القليل من وقت الفراغ
    Yakalanmayacak bir suçluyla sorumlu olduğumdan boş zamanım oluyor. Open Subtitles لكنني مسؤول عن المُجرم الذي أستطيع أن أدعه و شأنه لذا لديّ بعضًا من وقت الفراغ.
    Oldukça fazla boş zamanım var. Open Subtitles نعم، حسنا، لدي الكثير من وقت الفراغ.
    ..çok fazla boş zamanım olacak gibi. Open Subtitles يبدو ان لدي الكثير من وقت الفراغ
    Ama boş zamanım olduğunda beraber gidebiliriz. Open Subtitles لكنّنا يمكن أن نذهب سوية حيث أنا عندي وقت فراغ أكثر.
    Çok fazla boş zamanım vardı kısacası sürekli pijamayla gezdim. Open Subtitles وقت فراغ كثير، جعلني مثل بذلة نومٍ بالية
    Bu aralar, oldukça boş zamanım var. Selam, Susan. Selam, Katherine. Open Subtitles حسناً ، لديّ وقت فراغ كثير هذه الأيام "مرحباً ، "سوزان "مرحباً ، "كاثرين كيف ..
    boş zamanım vardı da ondan. Open Subtitles بصراحة صادف أن وجدت وقت فراغ
    Light Kira soruşturması nedeniyle eve uzun zamandır uğramıyor. Çok fazla boş zamanım var. Open Subtitles لايت) لم يأتي للمنزل بسبب أنه يحقق في قضية (كيرا) ، لدي وقت فراغ كبير)
    - Okulla iş arasında gidip geliyorum bak, hiç boş zamanım yok. Open Subtitles ليس لدي وقت فراغ.
    Daha önce hiç boş zamanım olmamıştı. Open Subtitles لمْ يسبق أن كان لديّ مثل هذا الوقت الفارغ من قبل.
    Biraz boş zamanım var da belki yine piyano dersi verebilirim diye düşündüm. Open Subtitles وجدت نفسي بأن لدي بعض الوقت الفارغ ففكرت بأنه ربما بأمكاني ان أُعلم البيانو مرة اخرى.
    Düşündüğümden daha fazla boş zamanım var. Open Subtitles فقط لديّ أوقات فراغ أكثر مما كنت أتوقّع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more