Bunu bir yere göndermeniz için boru hattı döşemeniz lazım. | Open Subtitles | من أجل إرساله في مكان ما يجب إنشاء خط أنابيب |
Onların görüşüne göre bir şirket değil, bir boru hattı satın aldılar. | Open Subtitles | موقعهم، أنهم يَشترونَ خط أنابيب لَيسَ الشركةَ |
Tanrım, biz buradayız. boru hattı da burada. | Open Subtitles | السيد المسيح، نحن هناك وهناك خط الأنابيب |
boru hattı buradan gidiyor ve her 10 kilometreye gözlemci koymamız gerekiyor. | Open Subtitles | خط الأنابيب يمر عبر هذا الممر... ...ونحن لدينا مركزمراقبة كل 10 كيلومترات. |
boru hattı, gelecek yüzyılda Batı'nın bize destek olması için gerekli. | Open Subtitles | خط الانابيب الذي يعتمد عليه الغرب لتجهيزه للقرن القادم |
Stratejik konumlardaki kilit boru hattı altyapılarının bombalanması. | Open Subtitles | تفجير خطوط الأنابيب الرئيسية في المواقع الاستراتيجية. |
İstersen boru hattı bile döşersin kimse birşey diyemez. | Open Subtitles | بإمكانك حتى ان تشحنها فى خط أنابيب ولن يعترضك أحد |
ABD Ukrayna transit boru hattı inşaatının ilk ödemesini yapmaktan mutluluk duymaktadır. | Open Subtitles | يسر الولايات المتحدة أن تمنح الدفعة الأولى لتشييد خط أنابيب البترول السنوي الأوكراني |
emlak fiyatları, kent vergileri boru hattı inşaatı. | Open Subtitles | لكن هنالك عيوب وهي أسعار التملك مدينة ضرائب بناء خط أنابيب |
Patlayan bir doğalgaz boru hattı 8 kişinin ölümüne ve 22 metrelik bir kraterin oluşmasına yol açtı. | Open Subtitles | تمزق خط أنابيب غاز طبيعي تسبب في حُفرة يصل طولها إلى 72 قدم وأسفرت عن قتل 8 أشخاص |
boru hattı saldırınızın kod adı mı bu? | Open Subtitles | هذا هو الاسم الرمزى ل هجوم على خط أنابيب لديك؟ |
Arka bahçelerinden geçecek bir boru hattı döşemek istiyoruz ama her nedense pek hoşnut değiller. | Open Subtitles | نحن نُحاولُ مُحَاذاة خط الأنابيب خلال فنائهم الخلفي وهم لا يوافقون على ذلك لسبب ما. |
Bu boru hattı motorlu testere gibi oyuyor kıyıyı. | Open Subtitles | خط الأنابيب ذلك يمتد بطول هذا الساحل كالمنشار المنحني |
Dediğim gibi Corner Turn boru hattı eyaletin ekonomisini geliştirecek. | Open Subtitles | حسناً، كما قلت دوماً أن مشروع خط الأنابيب سيكون نعمة لإقتصاد هذه الولاية. |
Bana boşuna "Alaska boru hattı" demiyorlar. | Open Subtitles | هم لا يَدْعونَني " خط الأنابيب الألاسكي " بدون مقابل. |
Rus boru hattı kurudu gitti. Jebalia'nın dışında bir kaynakla bağlantıdayız. | Open Subtitles | خط الأنابيب الروسي جاف "اتصلنا بمصدر خارج " جباليا |
boru hattı için 25 Mart'ta ilk kazma vurulacak. | Open Subtitles | خط الانابيب هو ستعمل كسر الأرض في 25 مارس. |
Eğer orası vurulursa, 900 kilometrelik boru hattı yok olur. | Open Subtitles | إذا تعرضنا للهجوم، ستفقد 900 كيلومتر من خطوط الأنابيب. |
Ancak boru hattı acımasız altın yarasalar tarafından tıkalı. | Open Subtitles | لكن خطّ الأنابيب يُغلِق عليه خفافيشٌ ذهبيّةٌ ضارية. |
Çünkü dediğim gibi, bunu o boru hattı hayali için istifliyor. | Open Subtitles | .لأنه مثل ماقلت , خصصها لذلك الحلم |
Tehdit, boru hattı planlarınız yüzünden olmalı. | Open Subtitles | التهديدات لها علاقة لخططك حول خطوط أنابيب النفط |
Yapılması önerilen boru hattı, Kanada'dan başlayıp Meksika Körfezi'ne kadar uzanacak." | Open Subtitles | التي سيمر عبرها أنبوب النفط في طريقه من كندا إلى الخليج. |
Etrafından boru hattı geçiremez misiniz? | Open Subtitles | الا يمكنك ان تبنى خط الانابيت حول هذه المنطقه؟ |
Şimdi, arazimden petrol boru hattı geçirmek istediğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّك ترغب بإنشاء خطّ أنابيب عبر أرضي |