"bu an" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه اللحظة
        
    • هذة اللحظة
        
    • تلك اللحظة
        
    • بهذه اللحظة
        
    • وهذه اللحظة
        
    • هذه اللّحظة
        
    • لهذه اللحظة
        
    Hapse girsem bile bana daima cesaret verecek bu an var. Open Subtitles حتى و إن ذهبت للسجن ستكون هذه اللحظة معي لتمنحني الشجاعة.
    Nerede o? Ben geldim, önümde eğilin! bu an için bin yıl bekledim. Open Subtitles أشهدوا ، لقد وصلت لقد أنتظرت الالأف من السنين من أجل هذه اللحظة
    bu an için cümleler düşündüm. Open Subtitles لقد فكرت عدة مرات عما ساقولة فى مثل هذة اللحظة
    Korsanlar bu an için 5 asır beklediler. Open Subtitles القراصنة انتظروا خمسة قرون حتى هذة اللحظة
    Şimdi, hikayeyi anlatabilmek için, ABD tarihinde çok önemli bir ana geri dönmek istiyorum, bu an partiler arası anlaşmazlığın ve particiliğin doğduğu an. TED الآن، لأقول لكم القصة، أرغبُ في العودة إلى لحظة مهمة حاسمة في تاريخ أمريكا، وهي تلك اللحظة التي تم فيها ظهور الخلافات التعصبية والحزبية.
    bu an otomatik düşünme yolundan uyanma vaktinizdir. TED وفي تلك اللحظة وجب علينا ان نستيقظ من اسلوب التفكير الاتوماتيكي الذي كنا نعتمده
    bu an kimin daha büyük rüyasıydı emin değilim. Open Subtitles لست متأكدا من الذي كان يحلم بهذه اللحظة أكثر
    Ve bu an sana karşı o kadar kuvvetli ki bütün gücünü, bütün iradeni yok ediyor. Open Subtitles وهذه اللحظة بالنسبة لكِ إنه قوي جداً يسرق منكِ كل قوتكِ كل ماتبذليه من أراده
    bu an daha gösterişli olur diye düşünüyordum. Open Subtitles توقّعت أن تزامل هذه اللّحظة مراسم مزيدة.
    O yüzden AIVA'nın bu an için bir müzik bestelemesini uygun bulduk. TED لذلك سيكون ملائمًا أنْ تؤلّف أيفا قطعةً موسيقية لهذه اللحظة.
    Fakat işte bu an tam da her şeyin mümkün olabileceği bir an. TED لكنّ هذه اللحظة التي يصبح عندها كل شيءٍ ممكناً
    Geçmişle şimdi ve gelecek arasında, ve orası ile burası arasında hiçbir ayrım kalmaması sonucu, her yerde, AN la başbaşayız, bu an a artık "Dijital Şimdi" diyeceğim. TED مع تمييز لا تترك بين الماضي، في الوقت الحاضر وفي المستقبل، وهنا أو هناك، ونحن مع هذه اللحظة في كل مكان، ترك هذه اللحظة التي سوف اسمية الرقمية الآن.
    Işıklandırmada işte bu an için yaşıyorum. TED هذه اللحظة التي عشت من أجلها في الإضاءة
    bu an için çok uzun süre bekledik ve sonunda zamanı geldi. Open Subtitles لقد انتظرنا طويلاً هذة اللحظة و الوقت اخيراً الينا
    Keşke bu an sonsuza dek sürse. Open Subtitles أتمنى هذة اللحظة ان تدوم للأبد
    Milattan önce 2000 doğuş, bu an ölüm. Open Subtitles 2000 سنة قبل الميلاد الى هذة اللحظة
    Bu arada, bu an o kadar harika ki, bir önceki anı bu anla aldatıp, bununla evlenip, bir aile kurup, küçük ancıklar büyüteceğim. Open Subtitles بالمناسبة ، هذه اللحظة عظيمة جداً سأخون تلك اللحظة الأخرى من قبل أتزوج هذه ، و أربي عائلة من اللحظات الصغيرة
    Belki de bu an aşkın tamamlandığı andır. Open Subtitles تلك اللحظة يمكن أن تكون اللحظة التي يتحقق فيها الحب
    bu an olduğunda memnun olacağımı sanıyordum, ama sadece... Open Subtitles ظننت انني سوف أستمتع بهذه اللحظة
    Konu bu an burası. Open Subtitles بل يتعلّق بهذه اللحظة... . هنا بالضبط

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more