"bu kıyafetler" - Translation from Turkish to Arabic

• هذه الملابس
• تلك الملابس
• هذه الثياب
• بهذه الملابس

Neyse, benim de çamaşır atmam lazım çünkü Bu kıyafetler çok pis.
بأي حال، أحتاج أن أغسل ملابسي أيضًا، لأن هذه الملابس قذرة للغاية.

Bu kıyafetler, büyük mağaza işi değil. Gerçek bir kürk.
هذه الملابس ليست مشكلة بإدارة المتجر هذا إيرمين حقيقي

Bilirsin, seni her düşündüğümde... üzerinde Bu kıyafetler oluyor.
تعلمين كلما أفكر فيك وأنت تلبسين هذه الملابس

"Bu başörtüsü ve Bu kıyafetler bana yapmam gereken neyse onu yapma, işim için destek ve yardımı gerekli ve kritik olan kişiler ile konuşabilme özgürlüğü veriyor" der...
"هذا الحجاب و تلك الملابس" "تعطيني الحرية لأن افعل ما أحتاج أن أفعل "لأتحدث الى اولئك ممن مساعدتهم و مساندتهم هى شئ أساسي لهذا العمل.

Sana şöyle söyleyeyim; Bu kıyafetler senin yıllık kazancından daha fazla eder.
ثمن هذه الثياب أغلى مما تكسبينه في السنة

Bu boyda bir bavul, Bu kıyafetler içinde bir kadın, ...sadece bir gecelik eşyası olduğunu, ...yani tek gece kalacağını biliyoruz.
حقيبة بهذا الحجم امرأة راشدة بهذه الملابس فلايمكن إلا أن تكون حقيبةً لتمضية الليل لذا نعرف بأها ستمضي الليلة

Ama bu süre içinde, tüm Bu kıyafetler iade edilmek zorunda.
لكن بالوقت الراهن كل هذه الملابس يجب ان ترجعيها

Bu kıyafetler, o araba. Her şeyim bu.
هذه الملابس, تلك السيارة, هذا كل ما أملكه.

Tüm Bu kıyafetler yüksek derecede yanıcı sentetik fiberden yapılmış.
هذه الملابس كلها مصنوعة من الألياف الصناعية سريعة الإشتعال

Hey, beyler, Bu kıyafetler tanıdık gelmiyo mu?
يا شباب، أتبدو لكم هذه الملابس مألوفة

Tatlım, Bu kıyafetler pek bize göre değil.
عزيزتي ، لا أظن هذه الملابس تناسبنا

Bu kıyafetler bunlar olmadan beş sene dayanamayacak.
لن تبقى هذه الملابس بدونها لخمس سنوات.

- Letitia Darling, Bu kıyafetler o güzellikler, harikaydı gerçekten.
- ليتيشا دارلينغ)، هذه الملابس) .. جميلة جداً، مدهشة، حقاً

Bu kıyafetler yeni gibi duruyor.
هذه الملابس تبدوا وكأنها جديدة

Sizi Bu kıyafetler içinde görmeyeli uzun zaman olmuştu.
لم أرك وأنت ترتدي هذه الملابس منذ زمن

Bu kıyafetler yüzünden başıma neler geldi!
لقد عانيت كثيراَ بسبب هذه الملابس

Tuhaflar çünkü. Bu kıyafetler tuhaf.
إنّها غريبة هذه الملابس الغريبة

- Selam, baba. - Hayatım, Bu kıyafetler sana çok yakışmış.
مرحباً ، ياأبي - عزيزتي ، كم أُحب هذه الملابس الرائعة -

Bu kıyafetler bizim kanımızla üretilmektedir.
أعتقد يتم إنتاج هذه الملابس بدمائنا.

Bu kıyafetler değişmeli.
و يجب ان تبدلي تلك الملابس

Tasarımcılar bu günlerde gerçek kadınların Bu kıyafetler içinde olduğunu unutuyorlar.
المصممون هذه الأيام قد غفلوا أن هنالك نساء حقيقيات داخل هذه الثياب

Bu kıyafetler içinde çok göze çarpıyorsun.
إنك ملفت للغاية بهذه الملابس