"bulacağımızı" - Translation from Turkish to Arabic

    • سنجد
        
    • سنجده
        
    • سنعثر
        
    • سنجدها
        
    • نعثر
        
    • يمكننا إيجاد
        
    • قد نجده
        
    • سنجدكِ
        
    • سوف نجد
        
    • أننا سنفعل
        
    • وجودة بالحاضر
        
    • يمكننا إيجاده
        
    • سنجدهم
        
    • سنجِد
        
    Ne bulacağımızı bilmiyorum; ama o kutuların içinde ne olduğuna bakmak zorundayız. Open Subtitles لا أعلم ماذا سنجد ببحثنا, ولكن يجب أن أرى مابداخل هذه الصناديق.
    Doğuya doğru gidersek karides bulacağımızı hissediyorum. Open Subtitles أشعر أننا لو إتجهنا للشرق سنجد بعض الجمبرى، إلى اليسار إتخذ اليسار
    Kaluza ve Klein, eğer milyarlarca kez küçülebilseydik, uzayın her yerinde, çok küçük ve kıvrımlı bir boyut bulacağımızı belirtmişlerdir. Open Subtitles استطعنا أن ننكمش ملايين المرات, سنجد بُعد واحد إضافى مُلتف صغير جداً موجود فى كل نقطة فى الفضاء.
    İnsanlar bize Münir'i bulacağımızı söylüyordu. Ama asla bulamadık. Open Subtitles وكان الجميع يطمئنوننا بأننا سنجده ولكننا لم نجده أبدا
    - Daha değil, ama burada bulacağımızı sanmıyorum, operasyon odasına geri dönelim, birbirimize destek olalım, hayatta kalmanın bir yolunu bulalım. Open Subtitles ولكن أشك في أننا سوف سنجده سنعود إلى غرفة العمليات سنتكاتف معا ونجد طريقة لنربح
    Türler arası yaratığı birlikte bulacağımızı söylemişti. Open Subtitles قال أننا سنعثر علي الكائن متحور الأنواع معاً لا أبه للصفقة التي عرضها عليكَ
    Karadul olsun, olmasın galiba o kadını nasıl bulacağımızı buldum. Open Subtitles حسناً، أرملة سوداء أم لا، أعتقد أنّي أعرف كيف سنجدها.
    Çocuklar, kurdu ya da artık neyse... Nasıl bulacağımızı biliyor musunuz? Open Subtitles اذا،يارفاق هل حقا تعرفون كيف نعثر على الذئب ام ماذا ؟
    Bayan Doyle'un kamarasında bulacağımızı hiç sanmıyorum. Open Subtitles أشك اننا سنجد شيئا فى كابينة السيدة دويل
    Gördüğüm şu ki; idamdan önce,suçlu olmadığına dair kanıt bulacağımızı umarsak,sadece daireler içinde koşturup durmuş olacağız--- yapmadığına dair kanıt. Open Subtitles فمن وجهة نظري نحن ندور حول أنفسنا إن ظننا أننا سنجد دليل لتأجيل الحكم قبل تنفيذ الإعدام دليل على أنه لم يرتكب الجريمة
    Buradan gidince güvenli bir yer bulacağımızı söylebilseydim keşke. Open Subtitles اتمنى ان يكون بمقدورى اخباركم اننا سنجد ميناء امن بعد مغادرتنا هنا
    Zaman bulacağımızı düşünerek erteledik durduk, ve--ve şimdi zaman bulacağız. Open Subtitles , أجلنا الامر لأننا ظننا أن امامنا وقت . . و الآن سنجد وقت
    Cesedini bulacağımızı biliyordu. Daha derin araştıracağımızı biliyordu. Open Subtitles كانت تعرف بأننا سنجد جثتها و سنقوم ببحث أعمق
    Eninde sonunda bir yol bulacağımızı biliyorum Open Subtitles حسنا من الجيد معرفة هذا التقدير لديك جياد للعرض ولديك جياد للعمل وأنا متأكد أننا سنجد طريقة لنمضي بها
    Her yere girebilir. Sadece onu nasıl bulacağımızı bilmiyorum. Open Subtitles يمكنه الوصول إلى أي مكان لكن لا أعلم أين سنجده
    Yani katilin kurbanı orada bıraktığını ve bizim onu bulacağımızı bildiğini, söylüyorsun. Open Subtitles اذن الذي تقوله بانه ترك هناك, مع عمله بأننا سنجده.
    Gideceğimiz yerlerde ne bulacağımızı bile bilmiyoruz.... ...ve attığımız her adımı anlık kararlar vererek atmak zorundayız. Open Subtitles . و نحن لا نعلم عما سنجده بأي مكان نذهب إليه . و ايضاً علينا الإرتجال يومياً خُطوة بخُطوة
    Ben yaşadığım sürece başka kral bulacağımızı sanmıyordum. Open Subtitles لم أعتقد أننا سنعثر على ملك جديد في حياتي كلّها
    Onu bulacağımızı biliyordu. Open Subtitles كان يعرف اننا سنجدها هناك شىء واحد متاكد منة
    Nehri tarayacağız, ama bu akıntıyla cesedi bulacağımızı pek sanmıyorum. Open Subtitles سنقوم بمسح النهر, ولكن مع تيار المياه الحالية قد لا نعثر على الجثة
    Beraber beni normale döndürmenin bir yolunu bulacağımızı biliyorum. Open Subtitles أعرف أننا سوية يمكننا إيجاد طريقةً لجعلي طبيعية
    Şimdi bulacağımızı nerden çıkardın? Open Subtitles وما الذي يجعلك تظنين بأننا قد نجده الآن؟
    Kadim Parşömenler, sizi bugün bu kasabada bulacağımızı söylüyordu ve işte buradasınız. Open Subtitles اللـّفيفة المُقدسة ، أخبرتنا أننا سنجدكِ فى هذهِ المقاطعة اليوم ، و ها أنتِ.
    Sam, babamı bulacağımızı biliyorsun değil mi? Open Subtitles سام أنت تعلم أننا سوف نجد والدنا أليس كذلك؟
    bulacağımızı biliyorum. Open Subtitles -أعلم أننا سنفعل
    Tüm bunlar iyi güzel de, ama onun şu anda bulunabileceği yerler hakkında... daha işe yarar bir bağlantıya ihtiyacımız var... ve onu nerede bulacağımızı biliyorum. Open Subtitles هذا حسنآ وجيد لكن نتطلّب صلة أكثر للعملية أين مكان وجودة بالحاضر
    Tüm istediğimiz O'nu nerede bulacağımızı bilmek. Open Subtitles كل ما نريد معرفته هو أين يمكننا إيجاده
    Onları nasıl bulacağımızı biliyorum. Open Subtitles أعرف كيف سنجدهم.
    Çünkü deliği ve çakmağı bulacağımızı biliyorlardı. Open Subtitles لأنّه علِم بأننا سنجِد مكانه أسفل المنزل وفيه الولّاعة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more