"burada ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • هنا و
        
    • هنا وفي
        
    • و هنا
        
    • هنا وهي
        
    • هنا والآن
        
    • هنا وهو
        
    • حاضر ومستعد
        
    • هنا وسوف
        
    • هنا وقد
        
    • هنا ولم
        
    • هنا وهناك
        
    AWAC'a göre düşman burada, burada ve burada pozisyon almış. Open Subtitles التقارير تفيد أن عدونا يتواجد هنا و هنا و هنا
    Ben geldiğimde barda seninleydi ve şimdi burada ve sanırım bizi bekliyor. Open Subtitles كان معك عندما وصلت و الآن هو هنا و أعتقد بأنه ينتظرنا
    burada ve burada... l5 bölgesindeki spinal arteri aşındırdığını görebilirsin. Open Subtitles انظر هنا و هنا واضح وجود تآكل في العمود الفقري
    burada ve evde onu korursan, .ve bunu fark ederse, altın gibi kıymete binersin. Open Subtitles إبقي بسجلّه نظيفاً هنا وفي المنزل وبصراحة إن رأى هذا فيك فانت ذهبٌ خالص
    burada ve burada... l5 bölgesindeki spinal arteri aşındırdığını görebilirsin. Open Subtitles انظر هنا و هنا واضح وجود تآكل في العمود الفقري
    burada ve burada konuşlandığını düşündüğümüz en az 10 koruması var. Open Subtitles هناك عشرة حراس على الأقل بتلك النقاط، هنا، هنا و هنا
    Elimizden gelen her şeyi burada ve şimdi yapacağız. Bu en önemli vazifemiz. Open Subtitles والشيء الذي يمكننا فعله هو هنا و الآن هذا هو الشيء الأكثر أهمية
    "Larissa Antipova hala burada ve ona hayranlığım artıyor. Open Subtitles لاريسا انتيبوف ما زالت هنا و مازلت أحترمها أكثر فأكثر
    Dünya güreş şampiyonu burada, ve bayağı heybetli biri, tamamen kırmızılar içinde. Open Subtitles ,بطل العالم فى المصارعة هنا و هو هادئ جداً
    Ve eğer sizler... Eddie Kirk burada ve birazdan Ray Conniff şarkısını çalacağız. Open Subtitles ايدى كيرك هنا و راى كونيف جوبلى قادمون خلال لحظات قليلة
    11:00'de tekrar geri geldim ve 11:15, burada ve burada. Open Subtitles لقد راجعته عند الحادية عشر و في الساعة 11: 15 ، هنا و هنا
    burada ve burada atıcılar var. Open Subtitles عندنا رماة هنا و هنا سأقول لكم خدعة قديمة
    Onumuz burada ve en küçüğümüz evde babamla birlikte. Open Subtitles اننا 12 , 10 هنا و في البيت أبينا و أخينا الأصغر
    Ama burada ve sağlıklı büyük bir ihtimalle taktığınız koşum yüzünden. Open Subtitles ولكنه هنا وفي صحة في الأغلب بسبب أداة الإستعباد التي وضعتوها عليه
    Günümüzde kutup bölgelerinin daha farklı bir önemi var çünkü artık biliyoruz ki burada ve kuzeyde olan her şey gezegenin neresinde olursak olalım hepimizi etkiliyor. Open Subtitles اليوم، صارت المناطق القطبية ،تعكس مدلولاً آخراً فأصبحنا الآن نعي أنّ ما يحدث هنا وفي الشمال له تأثيرات ،على كل فردٍ منا
    Annem burada ve tanımadığım biriyle evlenmemi istiyor. Open Subtitles أمّي هنا وهي تُريدُني إلى تزوّجْ شخص ما بإِنَّني حقاً لا أَعْرفُ.
    burada ve şu anda iğne yatakta. Open Subtitles ومن الحاضر. ومن هنا والآن وإبرة في كومة قش.
    Birazdan yanında olacağım ama Paul burada ve diyor ki-- Open Subtitles أنا بالطريق لمقابلتك لكن بول هنا .. وهو يقول لي
    burada ve bunu sordunuz, Bay Kıvırcıktüy. Open Subtitles حاضر ومستعد, مستر(وولينسوورث). أخ!
    Eğer gerçekse, burada ve açılıyor. Open Subtitles هذه قصة خرافية لو أنه حقيقي، فهو هنا وسوف يُفتح
    Tüm kayıtlar burada ve tüm detayları da e-postayla yolladım. Open Subtitles وجميعِ السجلاتِ هنا وقد أرسلتُ لكـَ جميعَ التفاصيلِ إلكترونياً
    Okulun aletleri uzun süredir burada ve daha önce böyle bir şey hiç kaydetmedik. Open Subtitles المدارس تملك نفس المعدات الموجودة هنا ولم نسجل أبدا ً شيئا ً كهذا
    burada ve orada yapacağın tek şey, ufak tefek işlerdir. Open Subtitles كل ما عليك القيام به هو عمل بسيط هنا وهناك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more