"camlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • النوافذ
        
    • الزجاج
        
    • زجاج
        
    • نوافذ
        
    • والنوافذ
        
    - camlar bekleyebilir! - Tam da yoğun olduğum dönem bu. Open Subtitles ـ النوافذ يُمكن أن تنتظر ـ أنظرى ، إنه موسمى المشغول
    Bunlar akım pencereleri, tüm pencereleri, modern versiyonlu boyalı camlar ile Soho`da, Londra`da bir sergide değiştirdik. TED هذه النوافذ، حيث استبدلنا كل النوافذ في معرض بلندن، في حي سوهو، بهذا الإصدار الحديث من الزجاج الملون.
    insanlar bağrışıyor, camlar şangırdıyordu ve o tuhaf yumruklama sesi... TED الناس يصرخون، و أصوات الزجاج يتكسر، وهناك أصوات فرقعة غريبة.
    Babam korkunç olduğunu düşündü. Bir şaheserin kalın camlar arkasında olmasının. Open Subtitles لقد كان أبي مستاء لوجود هذه التحفة خلف ذلك الزجاج العازل
    Seraların dışındaki camlar gibi mi ya da yalıtımlı battaniyeler gibi mi? TED أهو مثل زجاج الدفيئة، أو مثل بطانية عازلة؟
    - Otomatik vites, otomatik... camlar otomatik fren, yeni oto-pilot sistemi... Open Subtitles -مقود، نوافذ تحكّم بالفرامل والمرايا السيارات الحديثة ستجعلك أشبه براكبٍ تقريباً
    Ben 3 yıl önce oradayken camlar kırıktı ve duvarlar dökülüyordu ama herşey olduğu gibi bırakılmıştı. TED عندما كنت هناك منذ ثلاث سنوات، كانت النوافذ مكسورة والحوائط مقشرة، ولكن كل شيء كان متروكاً كما هو.
    camlar kapalıydı ve jaluziden geçen güneş havadaki tozları görünür hale getiriyordu. Open Subtitles النوافذ كانت مغلقة و شعاع الشمس كان يدخل خلالها الحاجبات الفينيسية أظهرت التراب فى الحجرة
    camlar çalışmıyordu. Hep aynı mesele, ha? Open Subtitles النوافذ ما كانت تعمل بشكل صحيح أليست هذه دائما حالتها؟
    Pencereler çok yüksekti... ve eğimli camlar vardı... öğretmenin ucu kancalı... uzun bir sopayla açabildiği en tepedeki ikisi hariç. Open Subtitles النوافذ كانت عالية وكان لوح زجاجها مشطوفا ما عدا اللوحين العلويين
    Yan camlar bir dokunuşla kurbağa gibi zıplıyordu. Open Subtitles النوافذ الخلفية كانت تغلق مثل قفزة الضفدع في بركة من الديناميت
    camlar bir dokunuşla, dinamit havuzundaki kurbağa gibi zıplıyordu. Open Subtitles النوافذ الخلفية كانت تغلق مثل قفزة الضفدع في بركة من الديناميت
    İçinde dağınık halde bulunan renkli camlar aynadan yansıyıp belli açılar oluşturuyor ve tüpün sonunda gördüğümüz şekilleri ortaya çıkarıyor. Open Subtitles يحتوي علي قطع من الزجاج الملوّن مُنعكس بمرايا في نفس الزوايا الذي يُشكّل أنماطاً عند النظر إليه من خلال الأنبوب
    Danimarka'da bir müzenin üzerinde koşu ya da yürüme pisti. etrafını renkli camlar sarıyor. TED وهناك نوع من مسار تشغيل ، أو جسر للمشاة ، على قمة متحف في الدنمارك، تم صنعه من الزجاج الملون، يغطي كل المساحة.
    Ön cam - kurşun geçirmez. yan ve arka camlar gibi. Open Subtitles الزجاج الأمامى ، مضاد للرصاص كذلك الجوانب والنوافذ الخلفية
    Endişe duyduklarım bunlar; tüm sütunlar ve camlar. Open Subtitles هذا ما يثير قلقي، هذه العارضات وهذا الزجاج
    Ayrıca duvarında kırık camlar ve çivi uçları var. Open Subtitles للجدران زجاج مكسّر و مسامير بارزة تمنعكِ من الخروج.
    Her türlü kalkışmayı görecektir. camlar da kurşun geçirmez. Open Subtitles سيرى أي حركة تحدث زجاج النوافذ مضاد للرصاص
    Şu kurbanın fırlatıldığı, tabakalanmış ısı camlar... 6,38 mm kalınlığında... kırılması zor bir malzemeymiş. Open Subtitles ذلك الزجاج الصلب الذي تم رمي الضحية خلالهُ هو بسمك 6.38 ملم و هو زجاج قوي جداً
    Kurşun geçirmez camlar üst kapak karosiyeri. Open Subtitles نوافذ لا يخترقها الرصاص وكذلك الجانبان والغطاء
    Yatak odalarındaki camlar için yeterince tahtamız yok. Open Subtitles هناك نوافذ كثيرة جدًّا في غرف النّوم ليس لدينا الواح كافية
    Müzik setini direksiyondan ayarlama, elektrikli camlar, elektirikli tavan açıcısı. Open Subtitles تتحكم بالمسجل من المقود, والنوافذ الكهربائيه, والسقف الكهربائي الذي يفتح

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more