Gördün mü? Sorumu kolayca cevapladı. | Open Subtitles | لقد أجاب هذا السؤال على أيه حال كان سهلا |
cevapladı,... .."Beni güverteye çıkar, deniz sakinleşecektir... ..biliyorum ki bu berbat fırtına benim hikayem yüzünden üzerine geldi." | Open Subtitles | أجاب : القيني خارج السفينة والبحر سيهدئ لك لتعلم أن هذه العاصفة الفظيعة حلت عليك بسببي |
Senin sorunu cevapladı ancak sen onun sorusunu cevaplamadın. | Open Subtitles | لقد أجاب على أسئلتك ولكنك لم تجيب عل أسئلته |
Juana, karmaşık denklemlerden felsefik sorgulara her türlü soruyu başarıyla cevapladı. | TED | لكن جوانا أجابت بنجاح عن كل التحديات، من المعادلات المعقدة إلى الاستفسارات الفلسفية. |
Sorunu cevapladı, denyo. | Open Subtitles | لقد جاوبت على سؤالك ايها الغبي |
Kafatasını açıp beyni parıl parıl parlarken bile ne sorsam cevapladı! | Open Subtitles | حتى عندما فتحتُ رأسه وجعلت مخه يتدلَّى... . عندما كنت أقوم بسؤاله، فإنه كان يجيب على الفور. |
Eugene MacIntost az önce Joe Bey tarafından gönderilen maili cevapladı. | Open Subtitles | لقد أجاب يوجين ماكينتوش لتوه الرسالة التي أرسلها جو باي |
Herneyse Tanrının sevgi kulu bilmeceleri doğru bir şekilde cevapladı. | Open Subtitles | علي أيّ حال ، بنعمةٍ من الإلة أجاب على كل الألغاز بالشكل الصحيح |
Herkes şu soruyu cevapladı, "Evet, ben daha iyi araba sürüyorum." | TED | أجاب الجميع عن ذلك السؤال، "نعم، أقود السيارات أفضل". |
"Sonunda, diye cevapladı tembel hayvan, 'yavaş olduğum doğru, sessiz ve sıkıcıyım da. | TED | "أخيرًا: أجاب الكسلان، صحيح أنني بطئ وهادئ وممل. |
"Bir erkeğin böyle yapması gerekir." diye cevapladı delikanlı. | Open Subtitles | " هذا ما على الرجل أن يفعله " " " أجاب الصبى |
Tanık bu soruyu zaten cevapladı. | Open Subtitles | لقد أجاب الشاهد على هذا السؤال بالفعل |
Soruyu çoktan cevapladı. | Open Subtitles | اعتراض، لقد أجاب السؤال سلفاً. |
Biliyorum ama mektup yazdım ve cevapladı. | Open Subtitles | أعرف، لكني كتبت بعد ذلك وهو أجاب. |
Doğrulanmamış bilgiler doğrultusunda, bu olayın Ballard Lisesi olayı ile bir ilgisi olup olmadığı sorusunu ise Beyaz Saray sözcüsü yorum yok diyerek cevapladı. | Open Subtitles | وعندما سئل هل مصدر الهجوم مرتبط بحادثة اختطاف "أولاد مدرسة "بالارد أجاب المتحدث بإسم البيت الأبيض "لا تعليق" |
- Hayır, sadece rutin bir iş. Listedeki tüm soruları cevapladı mı? | Open Subtitles | هل أجابت على كل الأسئلة التى فى القائمة ؟ |
Ona sorduğun her soruyu o zaten daha önce cevapladı. | Open Subtitles | المشكلة أن كل سؤال قد سألته لها هى بالفعل قد أجابت عليه من قبل |
Ve itirafları, babamın bütün sorularını cevapladı. | Open Subtitles | أجل ، وإعترافاته أجابت .. علي الأسئلة .. التي كان يطرحها أبي ولكنني لست مقتنعة |
Bay Schmidt, sorunuzu cevapladı. | Open Subtitles | يا سيّد (شميدت)، لقد جاوبت على أسئلتك.. |
- Sorunu cevapladı mı bu? | Open Subtitles | أهذا يجيب على سؤالك؟ |
Buda O'na "O'nu ne kadar seviyorsun?" diye sordu ve O cevapladı 500 yıllık bir taş köprüye dönüp 500 yıl rüzgara 500 yıl gün ışığına ve 500 yıl yağmura dayanabileceğini söyledi. | Open Subtitles | و "بوذا" سأله ما مدى عشقك لها؟ فأجاب إنه سيصبح جسراً حجرياً |