"condé" - Translation from Turkish to Arabic

    • كوندي
        
    • كونديه
        
    • لكوندي
        
    Lola ve John'u Condé'ye verme planından, vazgeçmiş, yalnız bir şekilde bulduk. Open Subtitles مجروح خلال القتال وقد أعترف لنا بالخطه مقايضة لولا وجون مقابل كوندي
    Condé'nin kaderine karar verince, neden oğluna, kralına karşı geldin? Open Subtitles تتحدين أبنك,وملكك عندما عرفتي بأن مصير كوندي قد تقرر بشأنه؟
    - hatta hareket edebilseydi. - Ve sen Condé'nin yeğeni - Emile'in bunu yaptığını mı söylüyorsun? Open Subtitles أو يتحرك، وتعتقد ان ابن أخت كوندي اميل فعل هذا به؟
    Condé Nast'ten mesaj geldi. Open Subtitles "كونديه ناست"؟ تلقيت للتو رسالتهم التي تفيد بتأجيل موعدي ثانية.
    - Aramızda çok fazla şey yaşandı. Ve şimdi de Condé' ye gitmek istiyorsun. Open Subtitles على العلاقه بيننا والان تريدي الانتقال لكوندي
    Condé bir Protestan, evet, ama aynı zamanda zengin, ve kardeşi de bir kral. Open Subtitles كوندي بروتستانتي، صحيح لكنه غني، وأخيه ملك
    Mary'nin Prens Condé'ye itaatsizliğine tanıklık etmeden önce onları araştırmak istedim. Open Subtitles أردت أن أدربهم قبل أن يشهدوا على خيانة ماري مع الامير كوندي.
    Condé ile bir ilişki, hayatını ve ülkemizin menfaatlerini tehlikeye atar. Open Subtitles علاقه غير شرعيه مع كوندي ستجعل حياتك في خطر وايضآ خطره على التحالف بين بلدينا
    Soylular senin ve Condé'nin, kellesini ister ve ikinizi de koruyamam. Open Subtitles لانه عندها سيطالب النبلاء برأسك وبرأس كوندي ولايمكنني ان اعد بأني سأستطيع حماية اي منكم
    Condé ile birlikte benim korumam altında kalabilirsin. Open Subtitles بأمكانك ان تبقي في القصر مع كوندي تحت حمايتي
    Condé'deki evime davet ettim onu, o da kabul etti. Open Subtitles قمت بدعوتها الى ملكيتي في كوندي,وقد اجابت بالموافقه
    Eğer Condé gider de ardından biz de gitmek zorunda kalırsak daha çok kan dökülür. Open Subtitles لو غادر كوندي واردنا ان نسع خلفه يمكن ان تسكب الكثير من الدماء
    Sence Condé mi yaptı bunu? Open Subtitles تعتقد بأن كوندي يحاول ان يعتم على القضيه؟
    Mal sahibi bir kere Condé ve Frederic'i beraber görmüş. Open Subtitles في احد المناسبات,رأى المالك كوندي مع فريدريك يعملون بجديه على امر ما
    Condé ile benim korumam altında yaşayabilirsin. Open Subtitles بأمكانك ان تبقي في القصر مع كوندي تحت حمايتي
    Ama Prens Condé etrafta dolanıyor burada olması için hiçbir neden yokken. Open Subtitles صدمه كبيره ولكن الامير كوندي مازال ملتصقاً بالقصر
    Eğer Condé bu yolculuğunda destek olamazsa, onu affet, yanında tut. Open Subtitles ولو كان كوندي ذا عون لك في هذه الرحله فلتسامحيه ولتبقيه الى جانبك
    Condé'nin kampina dogru gittigini gören adamlarin var. Open Subtitles رجالك شاهدوها تمتطي صهوة جوادها تجاه مخيم كوندي
    Condé Nast için teklifim hâlâ geçerli. Open Subtitles وبخصوص "كونديه ناست"؟ ما زال عرضي للمساعدة قائماً.
    Baban benim için Condé Nast'le konuşmaya hâlâ gönüllü müdür? - Tabii ki. Open Subtitles أما زال عرض أبيك سارياً بتزكيتي للعمل في "كونديه ناست"؟
    Condé'nin yaşamasını istiyorsan sana pahalıya patlayacak. Open Subtitles لو أردت لكوندي أن يحيا, سيكلفك هذا أكثر مما تعرض.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more