"dünyanın bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • من العالم
        
    • من عالمك
        
    • فى العالم
        
    • في العالم كله
        
    • مُنتصف العالم
        
    • ما في العالم
        
    • في العالمِ
        
    • على العالمِ
        
    Bir özellik, dini ikiliğin geleneği: Bilinç, fiziksel dünyanın bir parçası değildir. TED الخاصية الأولى هي الثنائية الدينية، يعني: الوعي ليس جزءاً من العالم المحسوس
    Ruha aittir, ve ruh fiziksel dünyanın bir parçası değildir. TED الوعي ينتمي للروح و الروح ليس جزءاً من العالم الحسّي
    ...dünyanın bir kısmında işe yarıyor ve kalan kısmında da yaramıyor. Open Subtitles تعمل في جزء من العالم ومن بقية العالم حيث لا تعمل
    - dünyanın bir parçası olmak istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أريد أن أكون جزءاً من عالمك
    Kızlar..dünyanın bir numaralı sincap meşhur edicisine geldiniz Open Subtitles يا فتيات, يا فتيات, يا فتيات أتعلمون من هو أول معجب بكم فى العالم كله
    dünyanın bir numaralı yeni yıI partisine hoş geldiniz. Open Subtitles مرحباً بكم في أمسية العام الجديد الأولى في العالم كله.
    Canım, dünyanın bir ucundan seni görmeye geldim. Open Subtitles عزيزتي، لقد عبرت مُنتصف العالم لكي أراكِ، أليس كذلك ؟
    dünyanın bir ucundaki bir yere bir katili göndermek... biraz zamanımı aldı. Open Subtitles يأخذ بعض الوقت لترسل قاتل في المكان الى الجهة الاخرى من العالم
    Onlar senin de eskiden parçası olduğun dünyanın bir parçası. Open Subtitles لنهم جزء من العالم الذى استخدمته لكى تكون جزء منه
    dünyanın bir yerinde o adamın ismi ile bir kurşun var. Open Subtitles في مكان ما من العالم يوجد رصاصة تحمل إسم ذلك الرجل
    Eğer bunların hiçbirisinin geçerli olmadığı dünyanın bir noktasında yaşıyorsanız, o zaman alternatif bir eğitime ihtiyacınız olmayacaktır. TED إذا صدف أنك تعيش في جزء من العالم حيث لا ينطبق أي من هذا، عندها فأنت لا تحتاج لتعليم بديل.
    Böyle bir şey nasıl gerçek dünyanın bir parçası olabilir?" TED كيف يمكن لهذا الشيء أن يوجد كجزء من العالم الواقعي؟"
    Bu teknoloji hayat ile bağlantıda kalmamı, zihinsel olarak aktif olmamı ve kendimi dünyanın bir parçası gibi hissetmemi sağlıyor. TED هذه التكنولوجيا تسمح لى أن أبقى متفاعلًا، نشطًا ذهنيًا، وأشعر أنى جزء من العالم.
    dünyanın bir yerinde her erkek için doğru bir kız bulunur. Open Subtitles تعلمين ، في مكان ما من العالم توجد الفتاة المناسبة لكل فتي
    Bir insan yalan söylediği zaman dünyanın bir bölümünü öldürüyor demektir. Open Subtitles عندما يكذب شخص, فإنه يعذب جزءا من العالم
    Gerçek dünyanın bir parçası olmaktan gurur duyarlardı. Open Subtitles لقد كانوا فخورين بكونهم جزء من العالم الحقيقي
    İlk defa, Coalwood'un dış dünyanın bir parçası olduğunu hissettim. Open Subtitles لأول مرة أشعر أن كولوود جزء من العالم الخارجى
    # Senin dünyanın bir parçası Open Subtitles جزءاً من عالمك.
    dünyanın bir numaralı Matadoru olduğumu söyledi. Open Subtitles وقال ، إننى الرجل الأول فى العالم
    Hayatım seni görebilmek için dünyanın bir ucundan geldim, yetmez mi? Open Subtitles عزيزتي، لقد عبرت مُنتصف العالم لكي أراكِ، أليس كذلك ؟
    Daha sonra, atalardan kalma haritalarımızın, dünyanın bir başka yerinde yapılmış dijital haritalarla eşleşip eşleşemeyeceğini görmek istedik. TED وعندها أردنا أن نرى سواء يمكننا مطابقة خرائط أسلافنا مع الخرائط الرقمية التي صُنعت في مكان ما في العالم.
    İlla ki dünyanın bir yerinde saat 5'i geçmiştir. Open Subtitles هو يُوْصَلُ إلى يَكُونُ بعد 5: 00 في مكان ما في العالمِ.
    Anlamadın. "Güzellik dünyanın bir lanetidir." Carver kurbanlarına bunu söyler. Open Subtitles "جمال لعنة على العالمِ." ذلك الذي يَقُولُ النَحاتَ إلى ضحاياه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more