| Ve sosyal çevremizde böyle davranan insanları başka insanlar gördüğünde ne oluyor? | TED | وسبب ما يحدث للبيئة الإجتماعية عندما يرى الناس آخرون يتصرفون حولهم بهذه الشاكلة ؟ |
| Tuhaf davranan her insan deli değildir. | Open Subtitles | كل الأشخاص الذين يتصرفون بغرابة ليسوا مجانين |
| Cliff'in arkadaşı gibi davranan bir katil olmadığını nereden biliyorsun? | Open Subtitles | كيف تعرف أنه ليس قاتل محترف يتظاهر بأنه صديق ؟ |
| Olağandışı birini ya da olağandışı davranan birini gördünüz mü? | Open Subtitles | هل رأيتَ أيّ شخص غير مألوف؟ أيّ شخص يتصرّف على نحو غير مألوف؟ |
| Hayvanlara kötü davranan serseriler boğulmalılar. | Open Subtitles | اﻷوغاد الذين يسيؤون معاملة الحيوان يستحقون أن يُغرقوا |
| Wagner dediğin en iyi arkadaşım Meyebeer ile kötü davranan çocuk. | Open Subtitles | فاغنر هو ذلك الطفل الذي يتصرف بشكل سيء مع أفضل صديق لي, ميربير |
| Zaten sana böyle davranan, bu şekilde konuşan bir çocuksa değmez... | Open Subtitles | على اي حال الشاب الذي يعاملك كذلك و يتحدث اليك بذلك |
| Onlara eşit bir şekilde davranan bir yerde yaşamak istemişler, hamburger salonlarıyla dolu olan bir yerde. | Open Subtitles | أرادوا العيش في أرض يعاملون بها كغيرهم أرض مليئة بالبرغر |
| Bir de bana vebalıymışım gibi davranan güzel kız arkadaşını hatırlarım. | Open Subtitles | وأتذكر صديقتها الجميلة التي عاملتني وكأن بي الطاعون |
| İnsan gibi davranan canavarlar vardır ve canavar gibi davranan insanlar. | Open Subtitles | ،هناك مسوخ يتصرفون كالبشر وهناك بشر يتصرفون كالمسوخ |
| Sadece götlek gibi davranan hocalar işlerine devam edebilirler. | Open Subtitles | فقط الأساتذة الذين يتصرفون كالأوغاد سيبقون في وظائفهم |
| Şaklaban gibi davranan insanları ödüllendiriyoruz. | Open Subtitles | نحن نكافئ الناس لكونهم يتصرفون كالمهرجين |
| Kasabanın dışında, karargahtanmış gibi davranan biri var. | Open Subtitles | . لديهم شخصا ما خارج المدينة يتظاهر بالاتصال من مركز القيادة |
| Kurt kılığında, kral gibi davranan bir çocuk o sadece. | Open Subtitles | إنه مجرد صبي يتظاهر بأنه ذئب يتظاهر بأنه ملك |
| Oğlumun davranacağını düşündüğüm şekilde davranan birini gördüm diyelim. | Open Subtitles | فلنقل أنّ أحدهم يتصرّف كما أتوقّع أن يتصرف. |
| Sanki hiç var olmamış gibi davranan bir çocuğunun olması nasıl bir şey bilemezsin. | Open Subtitles | ليست لديك أي فكرة أن يكون لديك ابناً يتصرّف وكأنك لست .موجوداً |
| Erkekler, kendilerine iyi davranan kadınları çekici bulmazlar. | Open Subtitles | انها كانت تجربتي التي هي من أقل جذب الرجال للنساء اللواتي معاملتهم معاملة حسنة |
| Şüpheli davranan herkes hemen sorguya alınacak. | Open Subtitles | أي شخص يتصرف بشكل مريب يجب أن يعتقل ويحضر فوراً للإستجواب |
| Size insanmışsınız gibi davranan biriyle iş yapmak hoşunuza gider sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت أنّك ترغب في التعامل مع شخص ما الذي يعاملك كإنسانٍ. |
| Onlara eşit bir şekilde davranan bir yerde yaşamak istemişler, hamburger salonlarıyla dolu olan bir yerde. | Open Subtitles | أرادوا العيش في أرض يعاملون بها كغيرهم أرض مليئة بالبرغر |
| istedim...özür dilerim... ilk kez bana... bana bir ninja gibi değil de bir kadın gibi davranan ilk kişisin. | Open Subtitles | أردتُ الإعتذار منك. كانت المرة الأولى. عاملتني كإمرأة عادية، ليس إمرأة نينجا، متذوّقة سمّ. |
| 50 yıldır bana bu kadar iyi davranan biri olmamıştı. | Open Subtitles | لا أذكر أن عاملني شخصاً بهذا اللطف طيلة خمسين عاماً |
| Tek kızına, sizin gibi davranan birinin ancak bir ahmak olabileceğini buradan biliyorum. | Open Subtitles | هكذا أعرف بأنّ الرجل الذي يعامل ابنته كما تعاملها أنت هو رجل معتوه |
| Farklı davranan bir ajan veya aday dikkatini çekti mi? | Open Subtitles | هل لاحظت أي عميل أو مرشح يتصرف بطريقة مختلفة؟ |
| Erkeğe ihtiyacı yokmuş gibi davranan bekar kadınlarla dolu bir masa bulurum. | Open Subtitles | وابحث عن مكان ملئ بالفتيات الذين يتظاهرون بعدم احتياجهم الى رجل |
| Şimdi de bana iyi davranan koyduğumun bir adamını hayatımdan uzaklaştırıp sikip mi atacaksın? | Open Subtitles | و الآن تود أن تسلب الرجل الوحيد الذي كان يُعاملني جيداً؟ |