Dinle, daha fazla delile ihtiyacın var mı? | Open Subtitles | استمعي، ماذا تريدين دليلاً أكثر من هذا ؟ |
Yerel savcı cinayetle ilgili açık bir delile rastlamamış ve kalıntıları bir kaç dokuları ve toprak örneklerini jeffersonian'a göndermiş, onu teşhis edebilecegimizi düşünmüşler. | Open Subtitles | لم يجد المحقق في أسباب الوفيات المحلي دليلاً واضحاً على عمل إجرامي و أرسل البقايا, بعض المواد الاصطناعية, و عينات من التربة إلى معهد جيفرسونيون على آمل أن نستطيع تحديد هويتها |
'delile İngilizcede kanıt denir. | Open Subtitles | "تماماً كما تسمى العلامة دليلاً بالإنجليزية". |
Onu soygunla ilişkilendirecek küçücük bir delile ihtiyacım var, hepsi bu. | Open Subtitles | أحتاج لدليل آخر صغير كي أربطهُ بالجريمة |
Nedderman, somut delile ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نيدرمان نحتاج لدليل |
delile ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج برهاناً حقيقياً |
- delile kimin ihtiyacı var? | Open Subtitles | ! مَنْ يَحتاجُ برهاناً ؟ |
Bir takım delile ulaştığı için öldürüldüğünü düşünüyorum. | Open Subtitles | أشك بأنه قُتِل لأنه وجد دليلاً |
Bu yeterli değil. Doğrudan bağlantılı olduklarına dair... delile ihtiyacımız var. | Open Subtitles | هذا لا يكفي، نريد دليلاً |
Bu Olson'la ilgili sağlam delile ihtiyacımız var, bir an önce. | Open Subtitles | أريد دليلاً قويّاً على شخصيّة (أولسون) هذه، وبسرعة |
Seni suçlarım ve delile de ihtiyacım olmaz... | Open Subtitles | ...سأشك بكِ ولن أحتاج لدليل |