demeye çalıştığım, ağzınla kuş tutsan babamı memnun edemezsin. Kaçınılmazdır bu. | Open Subtitles | ما أحاول قوله أنه لا يوجد شيء يمكن أن يفعله أي أحد و لن يخيب ظن الوالد |
demeye çalıştığım... demeye çalıştığım buydu. | Open Subtitles | هذا كل ما أحاول قوله هذا كل ما أحاول قوله |
demeye çalıştığım, bu hiçbir şeydi. Oğluma veda etmenin zorluğu yanında hiçbir şey. | Open Subtitles | ما أحاول قوله أنّه كان لا يقارن بتوديع ابني |
demeye çalıştığım şey bunlar rastgele değil. | Open Subtitles | قصدي هو أن تلك الأمور ليست تصادفية |
demeye çalıştığım şey hayatın kolay kazanılabilir olduğunu sanma. | Open Subtitles | ما أحاول أن أقوله هو لا تعتقد أن الحياة هي أشياء لديك، لأنه ليس كذلك |
Biliyorsun, demeye çalıştığım sadece, kaç tane profesyonel kadın fotoğrafçı tanıyorsun? | Open Subtitles | ما أقصد قوله هو كم مُصوِّرة احترافية تعرفينها؟ |
Bak, demeye çalıştığım şey herkesin kendine göre avantajları var. | Open Subtitles | حسناً, ما أحاول قوله هو... أن كل شخص لديه أفضليته... |
demeye çalıştığım şey, gelişebilir bir ilişkiyi, anlamsız bir sayıya dayandırarak fırlatıp atmak çok aptalca. | Open Subtitles | الذي أحاول قوله من السخيف أن تنهرب من علاقه جيده معتمدا ً على عدد فارغ |
Esasen demeye çalıştığım bu yüzleri isimlerinizle eşleştirebilmek çok güzel. | Open Subtitles | ما أحاول قوله هو من الجيد جمع كل هذه الأسماء مع بعضها |
demeye çalıştığım, işte tam o gözlerini açtığı an o an gerçek aşktır. | Open Subtitles | ,ما أحاول قوله هو ,و في اللحظة التي تفتح عينيها . هذا هو الحب الحقيقي |
demeye çalıştığım şu ki, Bon ve Jer, ...daima diğer kişiyi önde tutun. | Open Subtitles | لذا ما أحاول قوله بوني وجيري دائما ضع الشخص الآخر أولا |
Hayır, demeye çalıştığım şey herhangi bir şeyi onaylamadan önce onun iyi bir fikir olup olmadığını tartmamız gerektiği. | Open Subtitles | لا، ما أحاول قوله هو أنّه قبل ،أن نسمح بأيّ شيء علينا أن نرى إن كانت هذه فكرة جيّدة من الأساس |
demeye çalıştığım... Sen ilişki insanısın. | Open Subtitles | ما أحاول قوله هو أنك تميلين إلى العلاقات |
demeye çalıştığım şu ki; | Open Subtitles | ما أحاول قوله هو ان عندما تحصل إلى منتصف الليل... |
demeye çalıştığım şey şu ki, hiç bir süse ihtiyacım olmayacak... eteğe filan... | Open Subtitles | ...ما أحاول قوله هو ...لن يكون هناك موضوع أحتاج لـ |
demeye çalıştığım senin için yapabileceğim her şeyi zaten yaptım. | Open Subtitles | ما أحاول قوله أنني فعلت ما أستطيع لأجلك |
demeye çalıştığım şey eğer Jackie hakkında ciddiysen, onun bundan haberi olmasını sağla. | Open Subtitles | -ما أحاول قوله ، إذا كنت جادة مع (جاكي)، أبلغيه الآن |
Bay Karsten, demeye çalıştığım şey... | Open Subtitles | سيد كارتسن ...ما أحاول قوله هو |
demeye çalıştığım, şu kağıtları çevirdiğimizde per çıkarsa senin canına okuyacağım. | Open Subtitles | .... ما أحاول أن أقوله هو إذا قلبنا هذه الكروت و وجدنا أن لديه ورقتان متاشابهتان |
- demeye çalıştığım cesaretin göğsümü kabartıyor. | Open Subtitles | ما أحاول أن أقوله هو.. |
demeye çalıştığım, bu İnciltopya fikrini onun süper araya girmesi olmasaydı asla bulamazdım. | Open Subtitles | أقصد أنني لم أفكر ابدا بــ بايبل توبيا بدون تدخل إلاهي |