| Ve bütün bu deneyleri tekniğimizin sınırlarını anlayana dek çözümledik, çünkü bu sınırları anlayınca, nereye kadar zorlayabileceğimizi öğreniriz. | TED | وقمنا بتحليل كل هذه التجارب حتى فهمنا فعلا حدود تقنياتنا وما أن فهمنا هذه الحدود فقد عرفنا كيف نوسعها |
| Kendi ideal toplumlarını kurmuşlar ve çeşitli deneyleri uygulamaya çalışmışlar. CC: | Open Subtitles | قاموا بإنشاء عالمهم المثالي الخاص و قاموا بعمل شتى أنواع التجارب |
| Bu, bu deneyleri analiz etmede kullanılan anahtar oldu. | TED | وكانت هذه الفكرة هي التي قامت عليها تلك التجارب في التحليل |
| Zzyzx yapay üreme deneyleri yapıyordu ve iki denek üretti: | Open Subtitles | تجارب زايزكس مع الانتاج الصناعي وأنتجت اثنان من الأصول الأساسية |
| Dedektif, Kuzey Koreliler beyin yıkama deneyleri sırasında Amerikan savaş esirlerini kullanıyorlar. | Open Subtitles | استخدمت كوريا الشمالية , أسرى الولايات المتحدة خلال تجارب عمليّات غسل الدماغ |
| deneyleri bir süreliğine işe yaramış ama on yıl sonunda ekipmanlar bozulmaya başlamış. | Open Subtitles | لقد عملت تجاربه لفترة، لكن بعد عشرة سنوات. التقنية الحيوية بدأت في الفشل. |
| Peki şunu merak ediyor olabilirsiniz: Bunlar çok hoş laboratuvar deneyleri, bunlar cidden gerçek yaşamımızda geçerli oluyor mu? | TED | ربما انتم الآن تقولون : هذه التجارب المخبرية تبدو مثيرة للإهتمام .. لكن هل يمكن تطبيق هذا على أرض الواقع؟ |
| Sonra bütün bu deneyleri işaretlenmiş karıncalarla tekrarladık. | TED | وبعد ذلك فنحن نقوم بإعادة كل هذه التجارب مع النمل المميز بعلامة. |
| Önceki nesiller bu deneyleri hiçbir suretle yapamadılar. | TED | الأجيال السابقة لم يكن بمقدورها القيام بهذه التجارب. |
| Bu deneyleri yıllar boyunca yaptık ve her zaman aynı sonucu elde ettik. | TED | قمنا بهذه التجارب على مدى عدة سنوات، ودائما حصلنا على نفس النتائج. |
| Atomlar ya da elektronlar gibi küçük nesneler ise fizik deneyleri ile ölçülebilecek kadar büyük dalgaboyludurlar. | TED | الأشياء الصغيرة كالذرات أو الإلكترونات يُمكن أن يكون لها أطوال موجية كبيرة بما يكفي لقياسها في التجارب الفيزيائية |
| dedik. Ve ülke ve dünya çapında yapılan bu güzel, küçük pilot deneyleri bulduk. | TED | ووجدنا هذه التجارب الرائدة الصغيرة والجميلة في جميع أنحاء البلاد وفي جميع أنحاء العالم. |
| Huni grafiği, ortadan kaybolan ufak negatif deneyleri saptamak için çok iyi bir yöntemdir. | TED | وهذه طريقة ذكية جداً جداً في كشف ما إن كان هناك تجارب سلبية تم إخفائها أثناء إصدار البحث. |
| Bu yapay yaşam deneyleri cansız sistemlerden canlı sistemlere doğru olası bir geçiş yolunu tanımlamamızda bize yardımcı olmaktadır. | TED | لذا فإن إجراء تجارب الحياة المصطنعة هذه يساعدنا على تعريف السبيل المحتمل بين الأنظمة غير الحية والحية. |
| Düşünün, bir lise olarak bir hafta boyunca bir uyduya erişiminiz olabilir ve uyduda uzay deneyleri yapabilirsiniz. | TED | لذا تخيل، إذا كنت كمدرسة ثانوية لتمتلك القمر الصناعي لمدة أسبوع و يمكنك عمل تجارب فضائية باستخدامه. |
| deneyleri bizim anlayabileceğimiz şekilde oluştururlar. | TED | تحتوي على تجارب يمكننا نحن أن نتعلم منها. |
| deneyleri vitalizminkiler gibi geçersiz sayılmasına rağmen, bu teori popüler kültüre kadar devamlılığını sürdürmüştür. | TED | رغم أن تجاربه قد فقدت مصداقيتها مثل باقي تجارب النظرية الحيوية، فإن آثار نظريته لازالت موجودة في الثقافة الشعبية. |
| Buna gruplandırma deneyleri deniyor. Biz ABD'de burada buna takip diyoruz. | TED | وتسمى هذه بالتجارب الانسيابية. كما نسميهن بالتتبع هنا في الولايات المتدة |
| Uzun hikâye ama bu oysa deneyleri bu yüzden durdurmuş olmalılar. | Open Subtitles | قصّة طويلة، لكن إن كنت محقّة، فلهذا السبب أقفوا تجاربهم عليّ |
| Tımarhanede kalanlarla yaptığın deneyleri biliyorum. | Open Subtitles | أعلم عن تجاربك على المرضى .في مصحتك للأمراض العقلية |
| Katılımcı bütçe ile ilgili yapılan deneyleri düşünün. Her vatandaşın şehrin parasının nasıl harcanacağına dair karar verilmesinde karar sahibi olduğunu. | TED | فكر بتجارب وضع ميزانية تشاركية، حيث يتسنى للمواطنين كل يوم أن يخصصوا ويقرروا بشأن توزيع أموال المدينة. |
| NASA'daki görevimiz, deneyleri ve modelleri analiz edip daha iyi bir kapalı fotobioreaktör karşımı elde etmektir. | TED | عملنا في ناسا هو إجراء الأعمال التجريبية و الحاسوبية و القيام بدمج أفضل للمفاعلات المغلقة. |
| Merhum Nikola Tesla'nın meçhul nesneleri, ekipmanı, deneyleri ve araştırmaları. | Open Subtitles | موضوعات غير معروفة، معدات وتجارب وبحوث لنيكولا تيسلا |
| Taslaklar, istatistikler, saha deneyleri, fotoğraflar. Bracewell icat etti onları. | Open Subtitles | المخططات والإحصائيات والتجارب الميدانية والصور هو من إخترعهم |
| Çünkü, onları deneyleri için seçmeye geldiğinde onunla iş birliği yapmalarını istiyordu. | Open Subtitles | لأنه أرادهم أن يتعاونوا عندما جاء لإختيارهم لتجاربه |
| deneyleri yaparken genellikle bir grubun diğer gruptan daha farklı bir performans göstermesini bekleriz. | TED | وحين نجري التجارب، نتمنى عادة أن تتصرف مجموعة بخلاف الأخرى. |