"deniz kabuğu" - Translation from Turkish to Arabic

    • صدفة
        
    • الصدفة
        
    • شيل
        
    • أصداف البحر
        
    • المحارة
        
    • الأصداف
        
    • صدفات
        
    • صدفته
        
    • الصدفه
        
    • الصدفية
        
    Annemin bana uzun zaman önce verdiği, eski çağlara ait bir deniz kabuğu. Open Subtitles هذه صدفة قديمة أعطتني إياها أمي منذ وقتِ بعيد
    Herkes yerini alınca, deniz kabuğu çalınacak. Open Subtitles سيدخل من هناك حالما يتواجد الجميع في المكان، صدفة محار ستنفتح
    Sahilde ilk karşılaştığımızda bulduğumuz deniz kabuğu. Open Subtitles الصدفة التى وجدناها فى اول يوم ذهبنا الى الشاطىء
    İşinizi yapmak için buraya yerleşmek zorunda olduğunuzu biliyorum ama eğer sizin için sıkıntı olmazsa deniz kabuğu yerinde kalabilir mi? Open Subtitles أدري أنك ستلقي عصاك هنا وما إلى ذلك، لذا خُذ راحتك، إنما اترك الصدفة مكانها.
    Cevap ver Sektör 6. Duyuyor musun deniz kabuğu? Open Subtitles تم التأكد من رؤيتهم أيها القطاع ستة هل تسمعني يا شيل
    Bak, babacığım, deniz kabuğu. Open Subtitles ألهي. أووه. أنظر أبي, أصداف البحر.
    deniz kabuğu! Deniz kabuğunu tutuyor olman lazım! Open Subtitles المحارة يجب أن تكونوا ممسكين بالمحارة
    deniz kabuğu ve yosun da kum yapımında kullanılan biyolojik bileşenlerdir. Open Subtitles الأصداف والطحالب هي المكونات البيولوجية التي تشكل الرمال
    Bana bir deniz kabuğu daha bulabilir misin? Open Subtitles أتعتقدين أنّه في إمكانك إيجاد صدفة أخرى لي؟
    Ve gece yarısı yatakta uzanırken biri kulağına deniz kabuğu tutuyormuş gibi bir ses duyarmış. Open Subtitles "و عندما كان يستلقي في السرير في منتصف الليل" "كان يسمع ضجة وكأن أحداً يحمل صدفة بحريه في أذنه"
    Hiç kulağına bir deniz kabuğu yapıştırmayı düşündün mü? Open Subtitles ألم تفكر قط و لو صدفة في أن تقوم بلصق صدفة ... في المكان حيث كانت أذنك
    deniz kabuğu telefonu. Bir benzeri de benim evimde var. Open Subtitles هاتف صدفة لديّ واحدة مثلها في منزلي
    deniz kabuğu gitmemiz gerektiğini söylüyor. Open Subtitles تخبرني الصدفة ان علينا الاستمرار في التحرك
    Bekleyin. deniz kabuğu her yerde bubi tuzağı olduğunu söylüyor. Open Subtitles انتظر لحظة هذه الصدفة تخبرني ان هذا المكان مفخخ بشكل جنوني
    deniz kabuğu, ateşte sörf yapmazsak başka bir yol bulmamız gerektiğini söylüyor. Open Subtitles تقول الصدفة انه اذا لم نتزلج على النار سيكون علينا ايجاد طريق اخر حولها
    deniz kabuğu, ben Tiwaeno. Acil durum var. Tamam. Open Subtitles أنا تيوانو يا شيل لدينا حالة طارئة, انتهى
    Ila, ben deniz kabuğu. Tamam. Open Subtitles أنا شيل يا إيلا إنتهى
    Cevap ver deniz kabuğu! Open Subtitles إدخل يا شيل إدخل يا شيل
    Hayatım boyunca atlayıp zıplayan deniz kabuğu sütyeni takmış olağanüstü denizkızlarıyla tanışma umuduyla geceleri hiç uyuyamadım. Open Subtitles إستلقيت ليلا مستيقظة طوال حياتي و أنا أفكر باليوم الرائع الذي سألتقي فيه بداريل هانا ذات الذيل المتحرك وحمالات الصدر من أصداف البحر
    Çocukların niye deniz kabuğu verdin anlamıyorum. Open Subtitles لم أفهم سبب كُل شخص بحوزته تلك المحارة.
    Sahile gidelim ve deniz kabuğu toplayalım, denizatı yakalayalım... Open Subtitles لنذهب الى الشاطي ونختار الأصداف ، ونصطاد فرس البحر...
    Annenle deniz kabuğu buldunuz mu bakalım? Open Subtitles هل عثرت مع أمّك على صدفات البحر؟
    Bana büyük, pembe bir deniz kabuğu verdi ve... Open Subtitles قرّر إحضارى إلى هنا و أعطانى صدفته القرنفليّة الكبيرة
    Öldüğünde elinde bu deniz kabuğu vardı. Open Subtitles كان ممسكاً بتلك الصدفه عند موته
    Hatta toplu olarak gezen, deniz kabuğu desenli çekiç başlı köpekbalıkları bile. Open Subtitles حتى مسافرو المحيط مثل قروش رؤوس المطارق الصدفية يتجمّعوا في الأعداد الضخمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more