"diye bir şey yoktu" - Translation from Turkish to Arabic

    • لم يكن هنالك
        
    • ليس ثمّة شيء يُدعى
        
    • يوجد شيء اسمه
        
    • لم يكن هناك وجود
        
    Aslında anlaşma diye bir şey yoktu. Öyle değil mi, senatör? Open Subtitles لم يكن هنالك اتفاق البتّة، صحيح، حضرة السيناتور؟
    Aslında anlaşma diye bir şey yoktu. Öyle değil mi, senatör? Open Subtitles لم يكن هنالك اتفاق البتّة، صحيح، حضرة السيناتور؟
    Sadece cezanı çekmek diye bir şey yoktu 2088. Ya avcı olursun ya da yem. Open Subtitles ليس ثمّة شيء يُدعى قضاء المُدّة، إنّما أنتَ مُخيّرٌ بين كونكَ ضارٍ أو طريدة.
    Sadece cezanı çekmek diye bir şey yoktu 2088. Ya avcı olursun ya da yem. Open Subtitles ليس ثمّة شيء يُدعى قضاء المُدّة، إنّما أنتَ مُخيّرٌ بين كونكَ ضارٍ أو طريدة.
    Ama mükemmel erkek diye bir şey yoktu, değil mi? Open Subtitles انتظري قليلا, لا يوجد شيء اسمه رجل كامل اليس كذلك؟
    Bu adam icat edene dek Hepatit V diye bir şey yoktu. Open Subtitles لم يكن هناك وجود للإلتهاب الكبدي في، حتى إبتدعه ذلك الرجل.
    O zamanlar işçi sınıfı diye bir şey yoktu. Open Subtitles لم يكن هنالك طبقة عمّال قبل ذلك.
    En iyi beş diye bir şey yoktu zaten. Open Subtitles لم يكن هنالك خمس مرشحين
    Atlas Okyanusu diye bir şey yoktu. Open Subtitles لم يكن هناك وجود للمحيط الأطلسي.
    Beş yüzyıl önce, postmodern feminist diye bir şey yoktu buna karşılık bugün bir tanesi yanınızda oturuyor. Open Subtitles قبل خمسمائة سنة، لم يكن هناك وجود لما ...بعد العصرانيين المؤمنين بالمساواة بين الجنسين رغم ذلك أحدهم... يجلس بجانبك تماماً اليوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more