"doğmadı" - Translation from Turkish to Arabic

    • يولد
        
    • تولد
        
    • يلد
        
    • تُولد
        
    Yani tam olarak bu gezegende doğmadı diye, hiçbir hakkı yok, öyle mi? Open Subtitles إذن لأنه لم يولد على هذا الكوكب ليس لديه أى نوع من الحقوق
    Ama bu bebeğin şimdiden 3 ebeveyni var hem de onu en çok kim seviyor diye birbirleriyle mücadele eden kişiler ve bebek daha doğmadı bile. Open Subtitles وهذا الطفل لديه ثلاثة آباء كاملين الذين يهتمون لدرجة القتال على من يحبه اكثر ولم يولد بعد
    David'in hiç doğum günü partisi olmamıştı çünkü hiç doğmadı. Open Subtitles لم يحظ دايفد بعيد ميلاد لانه لم يولد قط.
    Beni yaralayacak bir boğa daha doğmadı. Open Subtitles لم تولد أى بقرة بعد ، والتى يمكنها ولادة الثور الذى يستطيع إصابتى
    Daha çocuk doğmadı bile ve ben şimdiden ona nasıl bakacağımı, bunları nasıl ödeyeceğimi düşünüp endişeleniyorum. Open Subtitles الطفل لم يولد بعد وأن قلق حول مأكله وكيف سأدفع لهذا ولذاك
    Çocuk daha doğmadı ama şimdiden hayatını berbat ettim. Open Subtitles الطفل لم يولد بعد, وأنا أفسد حياته من الآن
    Çocuk daha doğmadı bile, ama ben geceleri ayaktayım. Open Subtitles الطفل لم يولد بعد وانا أصبحت مستيقضاً طوال الليل
    Diyor ki, bu evrende, Frank Sinarta asla doğmadı, ve bu nedenle, Kennedy'nin seçilmesinde etkisini kullanmada aciz kaldı. Open Subtitles في هذا العالم لم يولد فرانك سيناترا وبالتالي لم يستطع التأثير على العالم حتى يقومو بانتخابه
    İsa, Noel'de doğmadı gününü değiştirmişler. Open Subtitles لم يولد المسيح في رأس السنة الميلادية لأنهم عبثوا بالتقويم الميلادي
    İsa, Noel'de doğmadı gününü değiştirmişler. Open Subtitles لم يولد المسيح في رأس السنة الميلادية لأنهم عبثوا بالتقويم الميلادي فعيد رأس السنة ليس إلا إحتفالاً جاهلياً
    Ve düşünecek olursan, bir sonraki karım henüz doğmadı bile. Open Subtitles وإذا كنت تفكر في ذلك، زوجتي القادمة حتى لا يولد بعد.
    Anladın mı? 25 yıldır bir tane bile doğmadı. Open Subtitles لم يولد ولا حتى واحدًا منذ 25 سنة، لم يحدث أبدًا
    25 yıldır doğmadı. Hiçbir yerde. Open Subtitles ‫لم يولد واحد جديد منذ ٢٥ سنة، ‫ولا في أي مكان
    25 yıldır bir tane bile doğmadı. Hiçbir yerde. Open Subtitles ‫لم يولد واحد جديد منذ ٢٥ سنة، ‫ولا في أي مكان
    Beni öldürebilecek bir boğa daha doğmadı. Open Subtitles الثور الذى يستطيع قَتلى ، لم يولد بعد
    Bana mantar yedirecek adam daha anasından doğmadı! Open Subtitles لم يولد بعد من يجعلني آكل الفطر
    Chaka bu çeşit bir evcilleştirmede doğmadı. Open Subtitles شاكا لم يولد لهذا النوع من التدجين
    Kraliçe'nin maskesini giymeye onun hakkı yok! O bizim ırkımızda doğmadı! Open Subtitles ليس لديها الحق أن ترتدي قناع الملكة إنها لم تولد في قبيلتنا
    Sana denilenin aksine, annen genetik bir anormallikle doğmadı. Open Subtitles خلافاً لِما تم إخبارك ِبه لم تولد والدتكِ مع طفرة جينية
    Ama biri - belki şimdi ilkokulda belki de henüz doğmadı - fiziği, en sonunda tamamen yeni bir bakış açısıyla görmemizi sağlayacak ve belki de yanlış soruları sorduğumuzu bize gösterecek. TED لكن شخص ما ، ربما لا تزال في المدرسة الأن ، ربما لم تولد بعد قد تقودنا لنرى الفيزياء بطريقة مختلفة كلياً ، ولتشير انه ربما نحن نسأل أنفسنا الأسئلة الغلط .
    Başkalarının bebeklerini karnında taşıyan kadınlara denir, ama bizimki doğmadı. Open Subtitles هي المرأة التي تحمل طفلاً بإتفاقية لكن طفلنا لم يلد
    Doğaüstü doğmadı, ısırılmadı, yaratılmış olması lazım. Open Subtitles إذا لم تُولد هكذا أو تمّ عضها فلابد أنها صُنعت.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more