Size göre Majesteleri, uluslararası dostluğun genel görünümü nedir? | Open Subtitles | وماذا , من وجهة نظر سعادتكِ عن الصداقة بين الأمم ؟ |
Bu dostluğun düşüncelerimi bulandırmasına izin verdim. Yaptıklarım bağışlanamaz. | Open Subtitles | ولقد تركت تلك الصداقة تؤثر على قراراتي وأعمالي التى لاتغتفر |
Aslında sizin anlam veremediğiniz tek şey Charles Norstadt ve benim gibi biri arasındaki dostluğun ardında ne olduğu. | Open Subtitles | الحقيقة هي أنكم لم تدركوا التفهم البسيط وكيف يمكن لأحد مثلي أن يقدم الصداقة لصبي مثل تشارلز نورستاد؟ |
Tek istediğim dostluğun Emilio. İyi bir adamsın. | Open Subtitles | كل ما أريده هو صداقتك يا إيميليو أنت رجلا طيب |
Bu gecenin, sizin kuşakla, bizim kuşak arasındaki dostluğun, güzel bir örneği olması dileğiyle. | Open Subtitles | 32,033 لتكن هذه الليلة مثالا للصداقة بين جيلكم وجيلنا |
Bu güzel bir dostluğun başlangıcı olabilirdi demeyeceksin değil mi? | Open Subtitles | لن تقولى " هذه سوف تكون بداية صداقة جميلة " اليس كذلك ؟ |
Kan bağından daha kuvvetli bir dostluğun öyküsü bu. | Open Subtitles | هذه قصة حقيقة عن الصداقة التى تجرى داخل الدم |
Gerçek dostluğun göstergesidir bu. | Open Subtitles | في أغلب الأحيان قد يكون اختبار الصداقة الحقيقي |
dostluğun ardından sevgi, sevda, aşk ve muhabbet gelir. | Open Subtitles | بعد الصداقة يأتي الحب الرومانسية ، العشق ، الغراام |
Görevin yanında dostluğun hiçbir anlamı yoktur, albay. | Open Subtitles | الصداقة لا تعني شيئاً إذا ما قورنت بالواجب، كولونيل |
Yeni dostluğun için tebrik ederim, Shivraj. | Open Subtitles | تهانئي من أجل الصداقة الجديدة يا شيفراج. |
Muhtemelen kuralları aşıyordur ama bölümler arasında dostluğun ne sakıncası olabilir ki? | Open Subtitles | ربما بشكل أقوى من الحد القانوني و لكن ما خطب القليل من الصداقة بين الأقسام ؟ |
Bu, Almanlar ve Japonlar arasındaki dostluğun çok güzel bir ifadesi olacaktır. | Open Subtitles | إنه تعبير متناغم عن الصداقة بين الشعوب الألمانية واليابانية |
Ama senin dostluğun, bitmek bilmeyen desteğin bana her zaman dayanma gücü veriyor. | Open Subtitles | لكن صداقتك ودعمك المستمرّ، دومًا ما يمدّاني بالقوّة للمواصلة. |
dostluğun için teşekkür ederim, duaya karşı azimli bağlılığın için de. | Open Subtitles | شكراً لك على صداقتك وعلى إلتزامك الشديد بالصلاة لى |
Senin dostluğun hayatımdan daha önemli ama senin ordun çok güçlü. | Open Subtitles | صداقتك أغلى عندى من حياتى ولكن جيشك قوى |
dostluğun,empatinin ve sevginin korkunç sonuçlarına bakın. | Open Subtitles | العواقب الرهيبة للصداقة والتعاطف والتعلق الغاطفي |
Ve bana, dostluğun ve cesaretin gerçek anlamını öğrettin. | Open Subtitles | وعلمتني المعنى الحقيقي للصداقة والشجاعه |
"Bu, çok güzel bir dostluğun başlangıcı olabilir." Anlamıyorum. | Open Subtitles | "ربما هذه تكون بداية صداقة جميلة". لا أفهم. |
İşte bu uzun vadeli anlayış ve dostluğun ilk adımı oluyor. | Open Subtitles | هذه أول خطوة عملاقة لصداقة تفاهم لمدى بعيد |
Brick'e o derin ve gerçek dostluğun aslında yalan olduğunu gösterecektim. | Open Subtitles | سأجعل بريك يعرف أن صداقتهم العميقة لم تكن سوى كذبة كبيرة |
Sen dostluğun üçüncü kuralını kırdın. | Open Subtitles | لقد كسرت القاعده الثالثه في الصداقه |