"duruşmasında" - Translation from Turkish to Arabic

    • محاكمة
        
    • جلسة
        
    • بجلسة
        
    • مُحاكمة
        
    • مُحاكمته
        
    Dört beyaz polisin duruşmasında görevli 12 jüri üyesi günlerce düşündükten sonra bir karara vardılar. Open Subtitles لقد عاد الإثنى عشر المحلفين فى محاكمة الأربع ضباط ومعهـم الحكـــم بعد مداولة إستمرت لعـدة أيام
    B1-66ER'in cinayet duruşmasında avukat bir mülkün sahibinin onu yok etme hakkını tartışıyordu. Open Subtitles B 1 -66ER محاكمة قتل المحكمة وافقت للذين لهم الحق فى تحطيم الملكيه
    Babamın duruşmasında delil olarak kullanmak için yalan makinesine girmemi istiyor ama ben istemiyorum. Open Subtitles يريديني أن أخضع لاختبار كشف الكذب لاستخدامه كدليل في محاكمة والدي ولكنّني لا أريد ذلك
    Ayrıca geçen hafta şartlı tahliye duruşmasında da ifade verdim. Open Subtitles لقد تحدثت أيضاً في الأسبوع الماضي في جلسة الاستماع المشروط
    Dün sıradan bir ruhsat duruşmasında kargaşa çıktı. Open Subtitles جلسة استماع روتينية تحولت إلى فضيحة يوم أمس
    Öyleyse bunu duruşmasında belirtmelisin. Open Subtitles إذن عليك قول ذلك بجلسة .الإستماع الخاصّة به
    Yüzyılın duruşmasında suçlular rezil oldu, FBl halk kahramanı rolünü sağlamlaştırdı. Open Subtitles مُحاكمة القرن... تمّ فضح المُجرم، وتمّ تبجيل مكتب التحقيقات كبطل الدولة.
    Cinayet duruşmasında, arkadaşlık yoktur. Open Subtitles لا توجد هناك صداقة في محاكمة جرائم القتل هذه محكمة مقاطعة فيدراليّة
    Arkadaşımın sahte duruşmasında tanığım. Open Subtitles في الواقع ، أنا لست موكلة أنا شاهدة في محاكمة تصويرية لصديق شيء واحد إذا وقعت في مشكلة
    Megan Berlin'in ifade verdiği sırada da, Jason Dooley'nin duruşmasında da.... ...ve senin burada olduğun zaman da salonda olan tek biri var. Open Subtitles كان هناك شخص واحد حضر في جلسة ميغان برلين و محاكمة جيسون دولي و كان هنا في وقت محاكمتك
    Beş yıl önce müvekkilimin duruşmasında bu gösterilmedi. Open Subtitles هذا لم يُعرض في محاكمة موكلتيّ، منذُ 5 أعوام.
    Bu da Milosevic'in duruşmasında kullanılan video görüntüsü, erkek çocukları ve adamların etrafını çevreleyip onları öldürmeden önce Ortodoks bir rahip tarafından kutsanan bir Sırp akrep birimini baştan sona gösteriyor. TED هذه لقطات فيديو استخدمت في محاكمة ميلوسيفيتش، التي من الأعلى إلى الأسفل تعرض وحدة العقرب الصربية التي يقوم بتكريمها قسيسٌ أرثوذوكسي قبل محاصرة الأولاد والرجال وقتلهم.
    Yani ben yaptığımı bir ceza duruşmasında davalı üzerinde çalışmak gibi değil, juri üzerinde çalışmak gibi görüyorum. TED و لذا أفكّر فيما أعمله ليس كثير من ك دراسة المدّعى عليه في محاكمة جنائيّة، لكنّ دراسة هيئة المحلّفين .
    Yaklaşan cinayet duruşmasında da önemli bir tanıktır. Open Subtitles إنّه شاهد رئيسي في محاكمة قتل قادمة
    Kral'ın duruşmasında bana yargıçlık teklif ediyorsun. Open Subtitles ستجعلني أجلس كقاضي في محاكمة الملك
    Safford'un kapasite duruşmasında uzman tanık olarak tanıklık edeceğim. Open Subtitles أنا سأقوم بالشهاده كشاهد خبيره في جلسة سماع لمقدرات السيد سافورد
    Senatör Brewster'ın duruşmasında daha da rahatsız olacaksın. Open Subtitles أعتقد أنّك ستكون أقل راحة في جلسة السّيناتور بروس
    Gelecek ay, bir kongre duruşmasında. Open Subtitles جلسة استماع المجلس التشريعي الشهر القادم
    Gelecek ay, bir kongre duruşmasında. Open Subtitles جلسة استماع المجلس التشريعي الشهر القادم
    Yapabileceğim, kardeşinin şartlı tahliye duruşmasında, konuşmanı sağlamak. Open Subtitles أفضل ما يمكنني القيام به هو ترتيب جلسة إستماع لإطلاق سراح شقيقكِ
    Luria, kefalet duruşmasında, bizi bilgilendirecek. Open Subtitles (لوريا) متعلقة بجلسة إطلاق سراح، ستبقينا على اطلاع
    Lacey'in duruşmasında yeminliyken yalan söylediğin için anlaşmayı hemen çekmişler. Open Subtitles و قالوا إنهم تخلوا عن إتفاقك لأنك كذبت تحت القسم في مُحاكمة (ليسي).
    Evet, Jason ve Val her ikisi de 2008'deki cinayet duruşmasında şahitlermiş. Open Subtitles أجل، (جايسون) و(فال)... كِلاهما قدّما شهادتهما في مُحاكمته بجرائم القتل عام 2008.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more