"duyduğun" - Translation from Turkish to Arabic

    • سمعته
        
    • تسمعه
        
    • تسمع
        
    • سمعتيه
        
    • سمعتها
        
    • تسمعها
        
    • تسمعين
        
    • تسمعينه
        
    • تسمعينها
        
    • تسمعيه
        
    • سمعتِ
        
    • سمعتَ
        
    • تسمعي
        
    • وسمعت
        
    • سمعتيها
        
    Günün birinde duyduğun en doğru şey olduğunu fark edeceksin. Open Subtitles يوماً ما ستدرك أن هذا أصدق شيء سمعته على الإطلاق
    Dikkatli dinle. Günün birinde duyduğun en doğru şey olduğunu fark edeceksin. Open Subtitles يوماً ما ستدرك أن هذا أصدق شيء سمعته على الإطلاق
    duyduğun çatırdama var ya, şu an üzerinde durduğun buzun sesi. Open Subtitles ذلك الصوت المتصدّع الذى تسمعه أنه الثلج الذي أنت تقف على
    Tanrı'dan, Onun güzelliğinden, günahından bahseden, kara toprağın sesini duyduğun için mi? Open Subtitles بسبب أنك تسمع أن الأراضي المظلمة تتحدث عن الله وجمالهُ وخطاياه ؟
    Tüm duyduğun sesler, ...ve Clarie'in gördükleri, Ernie'nin ölümü, ...hepsi birbirine bağlı Mercy. Open Subtitles هذا الكلام الذي سمعتيه الذي رايته كلير , موت ايرني كله متصل ميرسي كله مترابط
    Hayatın boyunca duyduğun en iyi filmler değil mi? Open Subtitles أليس أنها أفضل الأفلام التي سبق وأن سمعتها طوال حياتك؟
    Okuduğun, duyduğun ya da çalıştığın gerçekler üç ana adımlı bir süreçten geçerek anılar hâline gelir. TED فالحقائق التي تقرأها أو تسمعها أو تدرسها تتحول إلى ذكريات بثلاث خطوات رئيسية.
    Bir yerlerde duyduğun bir şey ya da içinde sakladığın duygular olabilir. Open Subtitles قد يكون شئ قد سمعته من شخص آخر أو شعور لديك في أعماقك
    Öncelikle duyduğun her şeyi unut, gördüklerin hakkında biraz düşün. Open Subtitles و الرموش الطويلة و ما الى ذلك قبل أن ترفض الأمر فكر فيما رأيته و سمعته
    duyduğun ses çığlıktan daha mı düşüktü yoksa yüksek mi? Open Subtitles الصوت الذي سمعته كان أعلى أم أقل من صرختها؟
    Bu şehirde uğraşıyor ve suçla çarpışıyorsun ve tüm duyduğun, Sherlock Holmes hakkında. Open Subtitles انت تحاول و تحارب الجريمة فى هذه المدينة وكل ما تسمعه هو عن شارلوك هولمز
    Şimdi duyduğun da o sesler değil mi? Open Subtitles و الأصوات هي ما تسمعه الآن ، أليس كذلك ؟
    Alarmı kurdum, duyduğun zaman onu beslersin. Open Subtitles لقد شغلت جهاز التنبيه عندما تسمعه يتوقف، شغله
    Hayır. Ama her duyduğun hastalığın sende olduğunu düşünmen niye? Open Subtitles لا.لكن لماذا تعتقد ان لديك كل مرض تسمع عنه؟
    Bu günlerde duyduğun tek şey, bir şey değil bir isim yapan insanlar. Open Subtitles كل ما تسمع عنه الآن هو أناس تصنع أسماء و ليس أشياء
    Buna rağmen telsizde duyduğun şeyin illüzyon olduğu manasına gelmez. Open Subtitles و مع ذلك, فلا يعني أن ما سمعتيه على اللاسلكي كان وهماً
    duyduğun gürültü kablodaki kuşların sesiydi. Open Subtitles الضوضاء التي سمعتها للتو هي فقط طيور حطت على السلك
    Burada senin şimdi duyduğun gibi sesler duydum. Open Subtitles لقد سمعت الأصوات هنا كما تسمعها أنت الآن
    Üst katta herkesin alabildiğine eğlendiğini duyduğun zaman... herhalde kendini yalnız hissediyorsundur. Open Subtitles تبدين وحيده هنا إذا كنتِ تسمعين لكل شخص يحظى بوقت طيب بالطابق العلوي
    Ya dışarı çıkarsın ya da duyduğun bir sonraki ses, onun doğruca cehenneme postalanış sesi olur! Open Subtitles إما أن تخرجي أو أن الصوت التالي الذي سوف تسمعينه هو صوت إطلاقنا النار عليه ذاهبا للجحيم
    Bir saniye sürmez sana duyduğun... en muhteşem yalanı uyduracaktır. Open Subtitles حتى يخترع ويُلفق أكاذيب لم تسمعينها من قبل
    Ayrıca "mağrur" gibi az duyduğun bir kelime. Open Subtitles وأنت لم تسمعيه في أغلب الأحيان، مثل المغرورِ.
    Benimle aynı gece yağmur yağdığını duyduğun oldu mu? Open Subtitles هل سمعتِ المطر ليلة واحدة عندما سمعت ذلك ؟
    Yeni bir şey duyduğun zaman bana gelmeyi unutma. Open Subtitles إنّه عربون أعلمني إذا سمعتَ أيّ شيء
    duyduğun her "ding" sesi bir kişinin partiye katıldığı anlamında. Open Subtitles كل مرة تسمعي فيها الجرس يعني ان شخصاً آخر قادم لحفلتنا
    Öncelikle duyduğun herşeyi unut, gördüklerin hakkında biraz düşün. Open Subtitles قبل ان تصرف نظر عن الامر فكر فيما راْيت وسمعت
    Mekânı güzelleştirmek için otobüs olayını yaptık yani bu duyduğun vinç sesi yeni otobüs taşıyor anladın mı? Open Subtitles إننا نعمل على مجموعة حافلات لم نكن راضين عن الموقع لذا تلك الرافعة التي سمعتيها تنقل الحافلات لمكان جديد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more