"elçiler" - Translation from Turkish to Arabic

    • السفراء
        
    • المرسلين
        
    • سفراء
        
    • الرُسل
        
    • المُرسلين
        
    elçiler Norveç'ten döndü kralım. İyi haberlerle. Open Subtitles رجع السفراء يامولاى الكريم من نرويج فرحين مبتهجين
    Dostum, eğer tüm elçiler güzel bir kadın olsa, ülkeme hem gündüz hem de gece hizmet ederdim. Open Subtitles يا صديقي, لو كان كل السفراء نساء جميلات لقمت بخدمة بلادي في الليل والنهار
    Hünkâr'ım elçiler kuyrukta. Tebriklerini sunmak için huzura kabulü beklerler. Open Subtitles ‫السفراء هنا، ينتظرون أن تدعوهم لتهنئتك‬
    Sürekli elçiler ve 12 Maymun hakkında konuşup duruyorlar. Open Subtitles يستمرون في الحديث عن هؤلاء المرسلين و أولئك الإثنا عشر قردا
    Son sekiz ayda yani elçiler makineyi kullandigindan beri spektrumda çok büyük ani voltaj degisikleri gözlemliyoruz. Open Subtitles ، في الثمانية أشهر الماضية منذ أن قام المرسلين باستخدام آلتنا أصبحت هناك تموجات هائلة .عبر الطيف الزمني
    Calibos'un laneti şehrin üzerine yağınca kraliçe kör cadılara elçiler göndermişti. Open Subtitles عندما أبتليت المدينة بوباء كاليبوس... أرسلت الملكة سفراء لزيارة...
    Siz kıyamet meleklerisiniz diğer bir deyişle elçiler. Open Subtitles أنتم ملائكة نهاية العالم المعروفون باسم الرُسل
    elçiler'in var olmasını en başından engelleyebilir paradoksları, her şeyi durdurabiliriz. Open Subtitles يمكننا منع المُرسلين منالتواجدأصلاً.. إيقاف المفارقات الزمنية، جميعها.
    Grandük de dahil olmak üzere tüm elçiler burada olacak. Open Subtitles كل السفراء سيكونون هنا وبالتأكيد معهم الدوق الأكبر
    Sorun değil, ama şu elçiler var ya,... Open Subtitles انها ليست مشكلة لكن بشأن تلك "السفراء" ؟
    Ziyaretinizden büyük onur duyduk, elçiler. Open Subtitles لنا الشرف بزيارتكم أيها السفراء.
    - elçiler rampada karşılıyor. Open Subtitles سيلاقيه السفراء عند سلّم الطائرة.
    Biri hariç bütün elçiler şehir dışındaydı. Open Subtitles -فكل السفراء عدا احدهم كانوا بالخارج
    Pers krallığına elçiler göndermişti. Open Subtitles . أرسل السفراء إلى بلاد فارس
    elçiler girmenin bir yolunu bulduysa biz de buluruz. Open Subtitles حسنا، إذا استطاع المرسلين إيجاد طريقة للدخول، فإن باستطاعتنا فعل ذلك أيضا
    elçiler'in hedeflerinden birini biliyoruz. Open Subtitles البشرية كلها ستفنى أعرف واحدا من أهداف المرسلين
    Sıradaki Önemliyi bulmalı ve elçiler'i onu öldürmeden önce durdurmalıyız. Open Subtitles علينا أن نجد الرئيسي التالي و نوقف المرسلين من تدميرهم أجمعين.
    Jones'a söyle, elçiler hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Open Subtitles أخبر جونز... بأني لا أعلم شيئا عن المرسلين
    elçiler, rahipler, maiyetimdekiler. Open Subtitles من سفراء ورجال الدين حاشية... انهم جميعا يفسرون الحقائق
    müzakere... elçiler... Open Subtitles نتفاوض.. سفراء.
    Çünkü Vera elçiler yadsınamaz bir sebepten dolayı başarısızlığa uğruyor. Open Subtitles لأنه يا (فيرا)، الرُسل يفشلون لسبب واحد لا يُمكن إنكاره
    Sen, Erin ve diğerleri tıpkı sizden önceki elçiler gibi işaretleri takip etmelisiniz. Open Subtitles ... أنت و(إيرين) والآخرون عليكم أن تتبعوا الإشارات مثل الرُسل الذين سبقوكم
    Sana elçiler'le başa çıkman ve Önemli'yi bulup paradoksu durdurman için fazla fazla zaman veriyorum. Open Subtitles سيعطيكَهذاسبقاًعلى المُرسلين.. "والوقتالكافيلتجد"الرئيسي.. وتمنع المفارقة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more