| Elimden gelenin en iyisini yaptım beyler, buranın evlerle doldurulmuş olduğunu nereden bileyim. | Open Subtitles | تذكرت ما بوسعي يا فتى لكن لم أعلم أن المكان سيكون مليئاً بالمنازل |
| Elimden gelenin en iyisini yapıyorum. Hala bu insanlara yardım etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أفعل أفضل ما بوسعي حقاً، هنا لازلت أحاول مساعدة هؤلاء الناس |
| Evet, ve eğer bir hasar olursa, onu kontrol etmek için Elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | نعم ، وإذا كان هناك ضرر حقيقي سأبذل قصارى جهدي للسيطرة عليه |
| Sonunda dinledim ve bu gece bir şeyi anladım ki ben Elimden gelenin en iyisini yaptım. | Open Subtitles | حسناً , أخيراً استمعت ولقد أدركت نوعاً ما في وقتِ ما الليلة فعلت أفضل ما أستطيع |
| Mümkün olduğunca geçirdiğim travmayı aklıma getirmiyor ve Elimden gelenin en iyisini yapmayı deniyorum, bir ninja olarak kalabilirim! | Open Subtitles | اجل,طالما أنني نسيت صدمتي وفعلت افضل مابوسعي أستطيع البقاء كننجا |
| Elimden gelenin en iyisini yaptım fakat belli ki Maggie'nin yarışı bitti. | Open Subtitles | لقد فعلت ما بوسعي لكن مثل ما هو واضح حملة ماغي انتهت. |
| Sana kol kanat gerdim, Elimden gelenin en iyisini yaptım, seninse tek yaptığın sızlanmak! | Open Subtitles | رعيتك وفعلت ما بوسعي وكل ما تفعله هو النحيب والتذمر |
| Hala, davada Elimden gelenin en iyisini yapamadığımı biliyorum. | Open Subtitles | مازلت أعلم بأنني لم أفعل ما بوسعي في القضية |
| Siz çocuklar elinizden gelenin en iyisini yapın ben de Elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | أنتم يا أطفال افعلوا ما بوسعكم وسأفعل أنا ما بوسعي. |
| Sanırım bir milyoner olmak için Elimden gelenin en iyisini deneyeceğim. | Open Subtitles | أظن أنني سأفعل ما بوسعي لأعتاد على كوني مليونير متعدد |
| Elimden gelenin en iyisini yapıp buranın can damarına tekrar can verme cesaretini göstermek. | Open Subtitles | و أن أعمل ما بوسعي لأعيد القلب لمكانه الصحيح |
| Elimden gelenin en iyisini yapacağım. Teşekkür ederim, efendim. | Open Subtitles | سأبذل قصارى جهدي شكراً يا سيدي |
| Elimden gelenin en iyisini yapacağım. Teşekkür ederim, efendim. | Open Subtitles | سأبذل قصارى جهدي شكراً يا سيدي |
| Seni mutlu etmek için Elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | سأبذل قصارى جهدي , كي اجعلك سعيدة |
| Elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | احاول أن أكون أفضل ما أستطيع ان أكون علية |
| Söz verebileceğim tek şey, Elimden gelenin en iyisini yapacağımdır. | Open Subtitles | كل ما أستطيع أن أعد به هو أن أبذل أفضل مابوسعي |
| Elimden gelenin en iyisini yapmak için sana söz veriyorum! | Open Subtitles | كثلاجةٍ لكِ أتعاهد بالقيام بأفضل ما أستطيع |
| Ve seni temin ederim, Elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | وأوكد لك أننى سأبذل ما بوسعى |
| Elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | سوف أبذل قصارى جهدي |
| Ben, dengeli hayat için Elimden gelenin en iyisini yaptım. | TED | لقد بذلت قصارى جهدي أن أحافظ على التوازن في الحياة. |
| Her zaman İmparatorluğa sadık oldum. Ölüne kadar Elimden gelenin en iyisini yaparım. | Open Subtitles | أنا أبذل قصارى جهدي وأنت توافقني أن هذه أفضل طريقة بل الطريقة الوحيدة للنيل من (تـشـــن) كما اقترح |
| Bu gece için Elimden gelenin en iyisini deneyeceğim, tamam mı? | Open Subtitles | سأحاول الليلة، ذلك أفضل ما يمكنني فعله. حسناً؟ |
| Ama o zamana kadar, kendimi kaptırıp, kuru ve paslı boğaza karşı... verdiğim savaşta, Elimden gelenin en iyisini yapmaya devam edeceğim. | Open Subtitles | بهذه الأثناء سأواصل تدليل نفسي و سأستمر بعمل أفضل مالدي بالمعركة الجيدة ضد التعفن الجاف والصدأ |
| İşteyken Elimden gelenin en iyisini yapıyorum ama dikkatimi veremiyorum işte. | Open Subtitles | انا احاول ان ابذل قصارى جهدى هناك و لكنى لا استطيع التركيز فحسب |
| Eve gelip Elimden gelenin en iyisini yapmak için ilham almıştım | Open Subtitles | ذلك ألهمني للعودة إلى الوطن وبذل المزيد من الجهد |
| Burada canımı dişime takmışım, Elimden gelenin en iyisini yapıyorum. | Open Subtitles | أنا اعمل بجد هنا وأقوم بأفضل ماأستطيع القيام به |
| Çok teşekkür ederim, efendim. Elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً، سيدي أنا أَفْعلُ ما بمقدوري. |