"ellerine" - Translation from Turkish to Arabic

    • يديه
        
    • يديك
        
    • يد
        
    • أيديهم
        
    • يدي
        
    • أيدي
        
    • يديكِ
        
    • بيديك
        
    • يديها
        
    • يداك
        
    • يديّ
        
    • ليديك
        
    • ليديه
        
    • يده
        
    • الأيدي
        
    Çocuk çocukken yere düşen tüm kirazlar sanki ellerine düşüyormuş hissi verir. Open Subtitles عندما كان الطفل طفلا، تساقط التوت فقط مثلما يسقط التوت على يديه
    Ellerimi ellerine koymama izin ver, ve sana başarının sırrını fısıldayayım. Open Subtitles دعيني اضع يدي في يديك وسوف اهمس في اذنيك بسر النجاح
    Kimse kendi elini göremez. Diğerlerinin ellerine bakarak bahse girilir. Open Subtitles لا أحد يرى يده وكل فرد يراهن على يد الآخر
    İnsanlar sorguluyorlar, insanlar kendilerini idare ediyorlar, kendi işlerini yönetmeyi öğreniyorlar, geleceklerini kendi ellerine alıyorlar. TED يطلب الناس العلم وينظمون أنفسهَم بأنفُسهم. ويتعلمون إدارة حياتهم بأنفسهم. فهم يمتلكون مستقبلهم بين أيديهم.
    Yapmaya çalıştığım şey, hayatını adadığı bir ilacı kaynakları onu tamamlamak için yeterli olan bir şirketin ellerine bırakmak. Open Subtitles ما أرغب بفعله هو وضع العقار الّذي كرّس حياته من أجله في أيدي الشّركة الّتي تملك مصادر كافية لإنهائه
    Ellerin kızarırsa ellerine sürebileceğin bir ilacım var. Grace! Open Subtitles و إذا أحمرت يديكِ قليلاً،حسناً،سأمنحكِ شيئاً ما تستطعين به أن تنظيف يديكِ.
    Kalan sosyal hayatını onunu ellerine teslim etmek istemezsin Open Subtitles إنّك لا تريد وضع حياتك الإجتماعية كلها بين يديه.
    Hayatımı yeri gelince ellerine emanet edebileceğim birini zorlamaktan hoşlanmam. Open Subtitles عامة , لا أحب إجبار أحد خاصة إن كان شخص قد تنتهي حياتي على يديه
    Senin yetenekleri ellerine her şeyi bırakabileceğimi biliyorum. Open Subtitles كنت أعرف أنني أستطيع أن اترك كل شيء في يديك القادرة.
    -Saçma. Maçı senin ellerine bıraktım. Sense korktum. Open Subtitles لقد وضعت المباراة في يديك وانت كنت خائفا
    Şehrimizin geleceğini ölen bir adamın ellerine bırakmak ne kadar akıllıca? Open Subtitles لن يكون من الحكمة وضع مستقل مدينتنا في يد رجل يحتضر?
    Haydi, gidiyoruz. Ülkemin kaderini bir amatörün ellerine bırakmaktan nefret ediyorum. Open Subtitles هيا دعونا نذهب , أكره أن أترك مصير بلدنا معلقاً في يد ممثلٍ هاوي
    Ve sen ağlarken ben de, çalınan tutar için bir çek göstererek hiddetli küçük ellerine sıkıştırır ve perişan bir koca olarak suçlamaların düşmesi için, özel bir iyilik isterim. Open Subtitles وبينما تبكين بحرقه، أظهر شيك بالمبلغ المسروق أضعه في أيديهم وأطلب كإحسان خاص إلى زوج مذهول سحب التهمة
    ellerine silah alıp savaşmaya... cesareti olmayan bir halk özgürlüğü hak etmez. Open Subtitles والناس اللذين ليس لديهم الشجاعة ليمسكون بالسلاح في أيديهم للقتال لا يستحقون حريتهم
    Ne yani, şimdi kaderimizi böyle bir adamın mı ellerine bıraktın? Open Subtitles ماذا، قمت تواً بوضع أقدارنا بين يدي رجل عصابة مدان سابق؟
    Bin yıl sonra yer altından alınıp Naziler'in ellerine düştü. Open Subtitles خرج من الأرض بعد آلاف السنين إلى أيدي النازيين مباشرة
    Fakat bu benim üçüncü vukuatım, ve hayatımı bir sağırın ellerine teslim ederken gerçekten kendimi rahat hissetmeyeceğim. Open Subtitles لكن هذه جولتي الثالثه وانا حقا لا استطيع ان ارتاح بوضع حياتي بين يديكِ
    O kadar uzun süre ellerine hakim olabiliceğini düşünüyor musun? Uykumda. Open Subtitles هل تعتقد يمكنك ان تحتفظ بيديك لك طوال تلك الفترة ؟
    Şu an son ihtiyacım olan şey bu. İnanmıyorum, ellerine bakın. Open Subtitles هيا، هذا آخر شيء أحتاجه اليوم. يا إلهي، انظروا إلى يديها.
    Şehrin kaderini senin tecrübesiz ellerine neden emanet edelim ki? Open Subtitles لماذا يعهد مصير المدينة الى يداك المفتقدان للخبرة ؟
    Ben de her ne yaptıysam, günah çıkartanların merhametli ellerine bıraktım. Open Subtitles إذاً فقد تركت خطيئتي بين يديّ أبتي الشافيتين
    Bir silahşör ne kadar iyi olursa olsun, yine da ellerine ihtiyaç duyar değil mi, Django! Open Subtitles مهما كنت سريعا بالسلاح ستحتاج ليديك جانجو
    ellerine dikkat ettim de, tırnakları her zaman çok temiz. Open Subtitles لقد انتبهت ليديه إنه يحافظ على أظفاره نظيفة للغاية
    Yani sen, terin gözüne kaçmasını, ellerine kramp girmesini ya da adrenalin yüzünden, parmaklarının titremesini hesaba katmıyor musun? Open Subtitles لذا لا تأخذ بعين الاعتبار العرق الدخول في عينيه أو ممثله الأيدي إلى أعلى أو التشنج الأدرينالين الوخز للبرميل؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more