| Şato eski ev gibi değil. Şato büyük insanlar için. Yer yok farelere. | Open Subtitles | القلعة ليست مثل البيت القديم القلعة للكبار وليست للفئران |
| Belki de o eski ev kayıplarını hissettiğin ve artık olmayan bir şeylerle tekrar yakınlık kurabildiğin tek yerdi ölü ağabeyinle ve anılarınla. | Open Subtitles | ربما كان البيت القديم المكان الوحيد الذي كنتَ تستطيع أن تطلق العنان لنفسك بأن تشعر بخسارتك |
| Bu eski ev haricinde kilometrelerce bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء لأميال بهذا المكان سوى هذا البيت القديم. |
| eski ev neredeyse mobilyasız, ama rahat bir yatağı var. | Open Subtitles | المنزل القديم لا متاع كثير به لكن غرفة نومك وثيره |
| eski ev birkaç hafta daha bizde oraya gidip toplanacaktım. | Open Subtitles | نحن نملك المنزل القديم لمدة إسبوعين كنت سأذهب لأحزم اشيائنا |
| Babamın neden bu eski ev resmine bakmamı istediğini anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لماذا يريد والدي مني أن أحظى بهذه الصورة لهذا المنزل القديم. ؟ |
| Ve sen, tutunduğun bu eski ev kesinlikle sonsuza dek süremez, değil mi? | Open Subtitles | وأنت و هذا البيت القديم التي تتمسكين به بالطبع لن تعيشوا للأبد , أليس كذلك ؟ |
| eski ev sayesinde bile kazanabiliriz. | Open Subtitles | قد أربح حتى في البيت القديم أيضاً |
| Düşünüyorum da bu eski ev.. | Open Subtitles | حسنا، أعتقد أن هذا البيت القديم |
| Ne kadar sen bu küf eski ev kaçırdı. | Open Subtitles | حول كم فاتك هذا البيت القديم عفن. |
| Hoşçakal eski ev. | Open Subtitles | وداعاً أيها البيت القديم |
| özellikle de eski ev telefonundan aradığına. Marcia ayrıldığında beri pek çalmıyordu. | Open Subtitles | وخصوصا عندما اتصلت على خط البيت القديم (لم يكن يرن كثيرا منذ رحيل (ماركيا |
| eski ev çatırdıyor işte. | Open Subtitles | و هناك صرير في البيت القديم |
| Helikopter, o eski ev, ikisini de paravanın paravanının paravanı bir şirket almış. | Open Subtitles | الطائرة ، المنزل القديم لقد تم الدفع مُقابلهم عن طريق شركات وهمية لصالح شركات وهمية ومن شركات وهمية |
| Gördüğünüz gibi bu eski ev parçalara ayrılıyor. | Open Subtitles | كما ترى ، هذا المنزل القديم يتداعى |
| Şu tepedeki eski ev değil mi? | Open Subtitles | لا تقل انه المنزل القديم عند التل؟ |
| eski ev orada. | Open Subtitles | هذا المنزل القديم |
| Onu eski ev'e götürün. | Open Subtitles | أعيدوه إلى المنزل القديم |
| - O eski ev bir baş belası! | Open Subtitles | ! ذلك المنزل القديم يحتضر- ماذا ؟ |
| eski ev. Senin bir... | Open Subtitles | المنزل القديم أليسلديك.. |
| Bu eski ev güzel olmasına güzel de duvarlar çok ince. | Open Subtitles | أنه منزل قديم جيّد، لكن الجدران ليست سميكة. |