"ettiğimiz" - Translation from Turkish to Arabic

    • التي كنا
        
    • التي قمنا
        
    • الذي كنا
        
    • دمرنا
        
    • واصلنا
        
    • نكرهه
        
    • الذي نحوناه
        
    Hayal ettiğimiz bazı şeyler gerçekleşmeye başlamıştı ve biz bunları gerçekten klinik şartlarda görebiliyorduk. TED فبعض الأشياء التي كنا نتخيلها قد بدأت تؤتي ثمارها، وقد بدأنا نرى هذا في سياق العمل الطبي السريري.
    1950'lerde nükleer silahları test ettiğimiz iki mil derin çukura. Open Subtitles حفرة عمقها ميلان التي كنا نختبر الأسلحة النووية بها في الخمسينات
    Analiz ettiğimiz DNA miktarı her yıl iki katına çıkıyordu. TED كمية بيانات الحمض النووي التي قمنا بترتيبها تضاعف كل عام
    Bu bizim analiz ettiğimiz uluslararası şirket ağı. TED هذه هي شبكة الشركات الانتقالية التي قمنا بتحليلها.
    Soruşturmamız göstermiştir, ki takip ettiğimiz şüpheli zan altında kaldığı hiç bir suçun faili değildir. Open Subtitles يخلص تحقيقنا. المشتبه به الذي كنا نتبعه لبعض الوقت
    Doğayı yok ettiğimiz için insanlığın sonu geldi ve gezegen, evrimsel aberasyonlar tarafından istila edildi. Open Subtitles إنقرضت البشرية لأننا دمرنا البيئة وتم السيطرة على الكوكب من قِبل إنحرافات تطورية
    Çünkü, John az önce eşime bir mesaj göndermiş, operasyona devam ettiğimiz takdirde, bir çok insanın öleceğini söylüyor. Open Subtitles لأن جون أرسل رسالة لزوجتي قائلاً، إنه إذا واصلنا فعل ذلك فإن الناس سيموتون
    Bizim beğendiğimiz her şeyden nefret ederler ve bizim nefret ettiğimiz her şeyi beğenirler. Open Subtitles , إنهم يكرهون كل شيء نحبه ويحبون كل شيء نكرهه
    ...önceleri idare ettiğimiz bu kapalı tutumun bize karşı çalışmasından korkuyorum. Open Subtitles ولكنّ المنحى المتكتّم الذي نحوناه في التعاطي والأمر، أخشى أن يكون ضدّنا
    Gün boyunca takip ettiğimiz olayda son dakika gelişmesi. Open Subtitles في أخبارٍ عاجلة للقصة التي كنا نغطيها هذا الصباح
    Hizmet ettiğimiz aile vebadan vefat etti. Open Subtitles العائلة التي كنا نعمل لديها دمرها الطاعون
    Şu eşyalara bak ya. Şerefsizler bizim hak ettiğimiz çocukluğu yaşıyormuş. Open Subtitles أولئك الأطفال الملاعين نعموا بالطفولة التي كنا نستحقها
    Bilinçaltı, unutmayı tercih ettiğimiz işleri bize hatırlatan dikkat çekici bir yolu vardır. Open Subtitles اللاّوعي يمتلك وسيلة رائعة لتذكيرنا بالأشياء التي كنا ننساها
    Son 10 yılda finanse ettiğimiz şirketlerin gelişen dünyadaki en iyi medya şirketleri olduğuna inanıyoruz. TED نحن نعتقد أنه في السنوات العشر الأخيرة مَثَّلت الشّركات التي قمنا بتمويلها أَفضل شركات وسائل الإعلام في العالم النامي.
    Baskında teşhis ettiğimiz hastane çalışanı bu. Open Subtitles هذا الطاقم الطبي الذي تعرفنا عليه من الغارة التي قمنا بشنّها
    Ufacık bir teknik değişimle bizim teklif ettiğimiz şeyin aynısı. Open Subtitles إنها الصفقة التي قمنا بعرضها مع مجرد تغيير بسيط
    Demek oluyor ki, sekiz yaşımızdan beri yapmayı hayal ettiğimiz şeyi duymayı istemiyorsun? Open Subtitles اذا انت غير مهتم في معرفة الشيء الذي كنا نَحْلمُ بعمل منذ كُنّا في الثامن من عمرنا؟
    Dans ettiğimiz yerin yakınında, Yaralı Diz'de oldu. Open Subtitles لقد كان في وندد ني بجانب المكان الذي كنا نرقص فيه
    Söz veriyorum her zaman hayal ettiğimiz balayını yapacağız. Open Subtitles أعدك... سنقضي شهر العسل... بنفس الشكل الذي كنا نتمناه.
    Jametz'i yok ettiğimiz takdirde Alman birliklerine giden, cephane akışını ciddi şekilde keseceğimizi söylememe gerek yok herhalde. Open Subtitles ،لست بحاجة لأخبركم (أننا لو دمرنا (جاميتز فسنخفض بشدة تدفق الذخيرة إلى القوات الألمانية
    - Geceni berbat ettiğimiz için çok üzgünüm. Open Subtitles أنا اسفه لقد دمرنا ليلتك
    Bunun gibi adamları seçmeye devam ettiğimiz sürece hiçbir şey değişmeyecek. Open Subtitles لا شيء قد يتغير لطالما واصلنا انتخاب رجلاً كهذا لا شيء قد يتغير لطالما واصلنا انتخاب رجلاً كهذا
    Sevdiğimiz ve nefret ettiğimiz şeyler biliyoruz. Open Subtitles نعرّف ما الذي نحبه وما الذي نكرهه.
    ...önceleri idare ettiğimiz bu kapalı tutumun bize karşı çalışmasından korkuyorum. Open Subtitles ولكنّ المنحى المتكتّم الذي نحوناه في التعاطي والأمر، أخشى أن يكون ضدّنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more