"farklı görünüyor" - Translation from Turkish to Arabic

• يبدو مختلفاً
• تبدو مختلفة
• يبدو مختلف
• يبدو مختلفا
• أبدو مختلفاً
• أبدو مختلفة
• تبدو مختلفه
• يبدو مختلفًا

Şempanzenin gülüşü bizimkinden farklı görünüyor, ama aynı kas hareketlerinden bazılarını kullanıyor.
ضحك الشمبانزي يبدو مختلفاً عن ضحكنا، لكنه يستخدم بعضاً من نفس حركة العضلات.

Hayır ama artık bir masanın arkasında oturunca, dünya farklı görünüyor.
لكن الآن, بعدما جلستُ خلف المكتب العالم يبدو مختلفاً

Sorun şu ki saat 5 ve 6 arası farklı günlerde farklı görünüyor.
المشكل هي، مابين الخامسة والسادسة مساء تبدو مختلفة مع اختلاف الأيام.

ve hepsi birbirinden farklı görünüyor ama ben bu yolların tamamının kendi kaderini tayin etme hakkıyla döşeli olduğuna inanıyorum.
جميعها تبدو مختلفة جدًا، ولكنني أؤمن بأن كل واحد يمهد له الطريق الصحيح لتقرير مصيره.

Her şey bana farklı görünüyor, şuradaki resim bile.
كل شىء يبدو مختلف الىّ حتى تلك اللوحه هناك

Çünkü sen etrafındayken farklı görünüyor.
لأنه يبدو مختلفا عندما تكون قريبا

Sana farklı görünüyor muyum?
هل أبدو مختلفاً لكِ؟

- Bugün farklı görünüyor muyum?
هل أبدو مختلفة اليوم؟

Otelde ona ilk baktığım sefere kıyasla şimdi çok farklı görünüyor.
تذكرني بتلك اللحظات عندما اجتمعنا في الفندق إنها تبدو مختلفه جدا

Ekseni değiştirebiliyorum ve başka bir açıdan görüntüleyebiliyorum. Bu aynı şey, sadece biraz daha farklı görünüyor.
وأستطيع أن أغير المحاور، و أستطيع أن أعرضه من وجهة نظر مختلفة، لكنه نفس الشيء، ولكنه يبدو مختلفًا قليلًا.

Bu sabah göründüğünden çok daha farklı görünüyor, değil mi?
المعرض يبدو مختلفاً كثيراً مما كان يبدو عليه في صباح اليوم، أليس كذلك؟

Ama her şey bana farklı görünüyor.
لكن كل شيء يبدو مختلفاً تماماً بالنسبة لي الآن

Tek sorun kayıtların biraz eski olması. Şu an biraz farklı görünüyor olabilir adam.
المشكلة الوحيدة أن تلك السجلات قديمة نوعاً ما، قد يبدو مختلفاً الآن

25 sene önce Bradley'le beraber onu labirente gömdüğünüzden biraz farklı görünüyor.
على الأرجح يبدو مختلفاً قليلاً عما كان عليه عندما دفنتماه أنت و"برادلي" في المتاهة قبل 25عاماً.

İçinden kurşunlar fırlamadığında farklı görünüyor.
تبدو مختلفة بدون شخص يحمل سلاح آلي يخرج منها

Hayatın farklı görünüyor çünkü tüm hayatını evin, kocan ve çocukların dolduruyor.
حياتك تبدو مختلفة لأنها مملوءة بالمنازل والأزواج والأطفال.

Ama çok farklı görünüyor tanınamaz bir hale gelmiş.
ولكنها تبدو مختلفة لم يمكنني التعرف عليها

Bilmiyorum..çok farklı görünüyor
هذا غريب جدا لااعرف , يبدو مختلف

Her şey farklı görünüyor.
كل شيئ يبدو مختلف للغاية

- Şu an herşey farklı görünüyor. - Bana bunu söyleme!
كل شيء يبدو مختلفا الأن لا تبدا معي

- farklı görünüyor. - Bu birinci sınıf bir kurt köpeği.
يبدو مختلفا عن الكلاب العادية - هذا هو الضربة القاضية ، انه الذئب الكلب -

Otelde ona ilk baktığım sefere kıyasla... şimdi çok farklı görünüyor...
تذكرني بتلك اللحظات عندما اجتمعنا في الفندق إنها تبدو مختلفه جدا

Yani, şu an biraz farklı görünüyor ancak yine de orada korkmuş bir çocuk var.
أنا لست قلقا، أعني أنه يبدو مختلفًا قليلا الآن ولكنه لا يزال صبي مرتعب